Olay esnasında yukarıda ofisindeymiş. | Open Subtitles | لقد كان في مكتبه بالأعلى هناك عندما حدث ما حدث |
Olay esnasında fark ettiysen biraz meşguldüm. | Open Subtitles | لقد كنت مشغول عندما حدث ذلك.. كما تعرفين. |
Ama eşiyle yeğenin Olay esnasında CTU'ya getiriliyorlardı. | Open Subtitles | ...لكن زوجة أخيك وإبنه كانا فى الطريق إلى الوحدة عندما حدث ذلك |
Olay esnasında komşuma ders anlatıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أدرس عند جاري عندما حدث غيبة جيد |
Bu mümkün değil. Dr. Goldman Olay esnasında burada bile değildi. | Open Subtitles | هذا مستحيل، الدكتور (غولدمان) لم يكن في المقر عندما حدث هذا |
Beyaz Saray'dan bir lamba kaybolsa ve Olay esnasında oradaki herkesin listesini yapsalar, Başkan da o listede olur. | Open Subtitles | ولو فُقد مصباحًا من البيت الأبيض، وسيقومون بإنشاء قائمة بالجميع من كان في البيت الأبيض عندما حدث ذلك، الرئيس سيكون على تلك القائمة. |