Çocuk yaptığını söylerken... onun gözlerine bakıyordum. | Open Subtitles | كنت أنظر في عينيه عندما أخبرني أنه فعلها |
Yani bu kabadayı senin yumruk atacağını düşündüğü zaman, sen onun gözlerine balçık atacaksın! | Open Subtitles | المرة القادمة التي يظن فيها المشاغب أنك ستلقي لكمة، تلقى كرة من الطين في عينيه! |
onun gözlerine bakmak... sadece bir saniyeliğine, beni görmesi için... yaptıklarını ve nedenini öğrenmek. | Open Subtitles | ...أن أنظرَ في عينيه للَحظَةٍ واحِدَة ...و أجعلهُ يَراني ما فَعَلَه بي. |
onun gözlerine bakıp aynen şunu dedim "Ben çantamda baharat taşımam ki". | Open Subtitles | نظرت مباشرة فى عينيها و قلت "أنا لا أحمل توابل فى محفظتي" |
Özür dilemek istiyorum. onun gözlerine bakmak ve ... | Open Subtitles | أريد أن أعتذر، أريد أن أنظر فى عينيها و... |
Zaten onun gözlerine yeterince toz atmadınız mı? | Open Subtitles | ألم تلقى ما يكفى من الغبار فى عينيه ؟ |
Sen sadece buradan yürüyeceksin, onun gözlerine bakacaksın ve onun kim olduğunu- | Open Subtitles | عليك فقط الدخول الى هناك النظر في عينيه وتريه من هو... |
onun gözlerine baktığında gördüğün kendi hislerinin yansıması. | Open Subtitles | ...عندما تنظر في عينيه ترى أنعكاس مشاعرك عليهما |
# Cevaplar için onun gözlerine bakıyorsun # | Open Subtitles | وأنت تبحثين عن ♪ الجواب في عينيه ♪ |
Sana söyledim, sadece onun gözlerine bakmak istiyorum. | Open Subtitles | قلت لك، أريد فقط أن أنظر في عينيه |
# Sadece onun gözlerine bak # | Open Subtitles | فقط أنظر في عينيه |
onun gözlerine baktı ve; | Open Subtitles | : ثم حدق في عينيه وقال |
Her gün onun gözlerine bakarım. | Open Subtitles | أنا أنظر في عينيه كل يوم |
- Boşuna anlatma. onun gözlerine bakan sen değildin. | Open Subtitles | أنت لم تنظر فى عينيه. |
- Boşuna anlatma. onun gözlerine bakan sen değildin. | Open Subtitles | أنت لم تنظر فى عينيه. |