| Ve ailemin büyük kısmı ve sevdiklerim eyalette bile değiller, bu yüzden... | Open Subtitles | و مع ذلك معظم أفراد عائلتي أو من أحبهم . . ليسوا في هذه الولاية , لذا |
| Bak, içlerinde sevdiklerim var, hatta hayran olduklarım. | Open Subtitles | إنظري، هناك بضع أشياء أنا أحبهم بل يمكنك القول مفتوناً بها |
| Hayatım ve tüm sevdiklerim üzerine yemin ederim ki bugünden itibaren gereksinimlerimi asla bu kutsal tarikattan önce tutmayacağım. | Open Subtitles | أقسم بحياتي وحياة جميع من أحبهم أنه بدءًا من اليوم وصاعدًا أنه لن أقدم احتياجاتي على احتياجات هذه المنظمة المقدسة |
| Ama o gün yapsaydım, sevdiklerim hala hayatta olurdu. | Open Subtitles | ولو كنت قد فعلتها، لكان مَنْ أحببتهم مازالوا على قيد الحياة |
| Herkes orada. Dünyada en çok sevdiklerim. | Open Subtitles | جميعهم هناك, الأشخاص الذين أحببتهم في هذا العالم. |
| Ne yaparsam yapayım ne kadar çabalasamda bedelini hep sevdiklerim ödeyecek. | Open Subtitles | مهما أفعل مهما بذلت من جهد فإنّ أحبائي سيدفعون الثمن دائماً |
| Ne yaparsam yapayım, Ne kadar uğraşırsam uğraşayım sevdiklerim, bundan zarar görücek. | Open Subtitles | لا يهم ما فعلته , لا يهم كم حاولت بصعوبة . الشخص الذي أحبه , سيكون هو دائما من يدفع الثمن. |
| Arkadaşlarım tedaviyi istiyor ve ben onu almalarını istiyorum. Ve sevdiklerim istediklerini elde edemeyince oldukça üzülüyorum. | Open Subtitles | أصدقائي يودّون الترياق، وأريدهم أن يجدوه وأنزعج جدًّا لمّا أعجز عن مساعدة أحبّائي |
| Rex, daha önce birçok yarışa şahit oldum ama önümüzdeki etapların en sevdiklerim olacağı kanaatindeyim. | Open Subtitles | حسنا يا ريكس, لقد شاهد الكثير من المسابقات في نهاري ـ ـ ـ لكن الأحداث القليله التالية سوف تكون المفضله لدي |
| Her iki halde de, sevdiklerim sadece öcümü almakla yetinirken o beni kurtarmak için canını dişine taktı. | Open Subtitles | وفيكلتاالحالتين،قاتلمثلالكلب .. بينما من أحبهم مقتنعين بالانتقام لي. |
| Her iki halde de, sevdiklerim sadece öcümü almakla yetinirken o beni kurtarmak için canını dişine taktı. | Open Subtitles | وفيكلتاالحالتين،قاتلمثلالكلب .. بينما من أحبهم مقتنعين بالانتقام لي. |
| Ben sevdiklerim için ölüyüm. | Open Subtitles | بالنسبه إلى كل من أحبهم يا يشوع ... فأنا ميته فعلا |
| Ben sevdiklerim için ölüyüm. | Open Subtitles | بالنسبه إلى كل من أحبهم يا يشوع ... فأنا ميته فعلا |
| Ve sevdiklerim istemediğim bedeller ödediler. | Open Subtitles | وهو كلف من أحبهم أكثر مما أردت |
| sevdiklerim için seve seve ölürüm. | Open Subtitles | أنا مستعد لأن أموت في سبيل من أحبهم |
| Bütün sevdiklerim orada sürgünde olmalı gidip orada Socrate ve Galilée'yi bulmalı. | Open Subtitles | فكثير ممن أحببتهم يعيشون بمنفاهم هناك سأرى (سقراط)... |
| Beni dinleyin sevdiklerim. | Open Subtitles | إسمعونى،يامن أحببتهم... |
| Durum sevdiklerim mi, ben mi olduğunda hangi tarafı seçeceğimi biliyorum. | Open Subtitles | آلت المفاضة بيني بين قتل أحبائي و أدركتُ بالخيار الذي يجدر إنتقائه |
| "birzamanlar sevdiklerim şimdi bana yabancı gibi geliyor" | Open Subtitles | أحبائي يبدون غرباء لي |
| Bu şehir tasarımları benim en çok sevdiklerim. | TED | وأكثر شيء أحبه هو تصاميم هذه المدينة. |
| Benim sevdiklerim yok. | Open Subtitles | ليس لدي أحد أحبه. |
| sevdiklerim için dövüşmem gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | -أعرف أنّ عليّ القتال لأجل أحبّائي |
| En sevdiklerim. Onları atmamışsın. | Open Subtitles | المفضله لدي انت لم ترمها |