| Bu olay tam olarak bir yerel şiddet vakası da değil. | Open Subtitles | طبعا لا، ولكن هذه ليست قضية عنف أسري على نحو صحيح |
| Belki de bu, yakın geçmişte en çok konuşulan polis şiddeti vakası. | Open Subtitles | ربما هي أشهر قضية سيئة السمعة لعنف الشرطة , في الأعوام الأخيرة |
| Kaçırma vakası, bir ölüm cezası vakasıydı. | TED | وقضية الاختطاف هي قضية عقوبتها الاعدام. |
| Komşu 3 eyalette yarım düzine şaibeli kayıp vakası olmuş. | Open Subtitles | في منطقة الولايات الثلاث هناك حوالي 6 حالات لأشخاص مختفين |
| Sınır Devriyesi, sınırın bizim tarafında çoklu cinayet vakası tespit etmiş. | Open Subtitles | حرس الحدود إكتشفوا حادثة قتل جماعية في هذا الجانب من الحدود |
| Üç kere aşırı doz vakası yaşadım. | Open Subtitles | ثلاثة قُرْب جُرَع زائدةِ ' قضيّة freebase. |
| James vakası oldukça iyi görünüyor, olumsuz bir işaret yok. | Open Subtitles | تبدوا قضية " جيمس " واعدة لا مؤشرات سلبية واضحة |
| Lybien vakası da altı ay almıştı. Ama sonunda onu yakalamıştık. - Hem de sessizce! | Open Subtitles | قضية الليبي، استغرقت 6 أشهر وقبضنا عليه في النهاية، وبدون ضجة، صح؟ |
| Kesin bir cinayet vakası varken, neden bu ikisi içki kaçakçılığı yapıyordu? | Open Subtitles | لماذا نجهد أنفسنا بالتهريب و لدينا قضية واضحة لجريمة قتل |
| Birkaç ay önceki bir kundakçılık vakası. | Open Subtitles | تلك قضية الحرق المتعمد التي حدثت قبل بضعة أسابيع |
| - Evet. Sağlık görevlileri, şüpheli ölüm vakası olarak düşünmüş. | Open Subtitles | يبدوا بأن الإسعاف أعتقد بأنه قضية طب شرعي |
| Jordan, Loretto polisi ile temas kur ve bize Kaylee Robinson vakası için danışmanlık daveti al. | Open Subtitles | جوردان اتصلي بقسم شرطة لوريتو واحصلي لنا على دعوة للاستشارة في قضية كايلي روبينسون |
| Soruşturma tamamlanmadan otopsi raporlarını yayınlamayız ve bu da kendini Philadelphia Polis Departmanı'na adamış bir polis vakası için de geçerlidir. | Open Subtitles | نحن لا نعلن عن نتائج التشريح حتى ينتهي التحقيق كاملا ومؤخرا ليس في قضية لـعضو مكرس من قسم شرطة فيلادلفيا |
| Ve her şeye bakmamız gerekiyor: Daha fazla AIDS vakası, grip vb. | TED | وقد قمنا بالنظر على كل شيء حيث ازدادت حالات الإيدز, الزكام , إلخ |
| İlginçtir ki, Madeira'da bu haşereler ilk 2005'te görüldü ve şimdi, bir kaç yıl sonra, ilk dang vakası. | TED | المثير للاهتمام أن البعوضة ظهرت أولًا في ماديرا في سنة 2005، وها نحن الآن بعد بضع سنين مع أول حالات حمى الضنك. |
| Aksi halde bu tedavi edilmemiş birçok kanser vakası demekti. | TED | تلك حالات كثيرة من السرطان التي كان من الممكن ألا يتم علاجها. |
| Sürekli kulakları çınlıyor. Büyük ihtimalle, çocukken yaşadığı boğulma vakası sebep olmuştur. | Open Subtitles | رنين دائم في الأذن، أغلب الظنّ أن حادثة إغراقه طفلاً هي المُسبب. |
| Sürekli kulakları çınlıyor. Büyük ihtimalle, çocukken yaşadığı boğulma vakası sebep olmuştur. | Open Subtitles | رنين دائم في الأذن، أغلب الظنّ أن حادثة إغراقه طفلاً هي المُسبب. |
| Bir bıçaklanma vakası vardı ve yaralı yanlış isim vermiş. | Open Subtitles | وقعت حادثة طعن قبل أيام وأعطانا الضحية اسماً زائفاً . |
| Çok önemli bir kapkaç vakası üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل على قضيّة نشل حقيبة هامّة جدًا |
| Tüm birimler, 10-46. 207, çocuk kaçırma vakası. | Open Subtitles | إلى كل الوحدات المتاحة، لدينا حالة 207، إختطاف طفل. |
| Oturma odasında olası bir 211 vakası. | Open Subtitles | محتمل الـ211 مستمرّ في غرفةِ الجلوس. |
| Yeni bir çağrı aldık. İkinci bir kaçırma vakası varmış. | Open Subtitles | لقد تلقينا مكالمة تفيد بأن هناك حالة اختطاف أخرى. |
| Tüm birimler, muhtemel bir soygun vakası var... | Open Subtitles | إلى جميع الوحدات لدينا عملية سرقة قائمة |
| Yani, bu sadece basit bir reflü vakası. | Open Subtitles | أعتقد أنه لديها مجرد أرتجاع بالمرئ |
| Şu an bir vakası yok. | Open Subtitles | ليست لديه أية حالة راهنة |