| Burda onlara yaz ve kış boyunca yetecek miktarda yiyecek bulunuyor. | TED | حيث يتوفر لها الطعام هناك طوال فصلي الصيف والشتاء |
| Geriye bu kadar kişi kaldık ve kış dondurucu soğuğuyla yaklaşıyor. | Open Subtitles | ... هذا كل ما تُرك لنا ... والشتاء سيأتى بالرياح الباردة |
| Genç müzisyen için sonbahar ve kış aylarında | Open Subtitles | لذا، يقوم بهذه الجولة لأغاني الشباب في الخريف والشتاء |
| Sığır fiyatları düşmeye devam ediyor ve kış hiç bitmeyecekmiş gibi sürüyor. | Open Subtitles | . سعر الماشية مستمر فى الهبوط . ويبدو أن الشتاء لن ينتهى |
| Sığır fiyatları düşmeye devam ediyor ve kış hiç bitmeyecekmiş gibi sürüyor. | Open Subtitles | . سعر الماشية مستمر فى الهبوط . ويبدو أن الشتاء لن ينتهى |
| ve kış Bahar ile Yaz'ı es geçerek Sonbahar'a döndü. | Open Subtitles | و الشتاء ترك الصيف و الربيع و ذهب مباشرة للخريف |
| Burası dağların arasında ve denizden uzak olduğundan yaz ve kış arasındaki sıcaklık farkı epey çoktur. | Open Subtitles | ،طالما أن هذه المنطقة تقبعُ بين الجبل و المحيط البعيد .فثمةَ اختلافٌ كبير بين الصيف و الشتاء |
| Kalkın lordum. Evden çok uzaktasınız ve kış geliyor. | Open Subtitles | تعال يا مولاي، أنت بعيد عن موطنكَ، والشتاء قادم. |
| Yaklaşık bin adam kaybettik, şehre giremiyoruz ve kış geliyor. | Open Subtitles | لقد فقدنا ما يقارب الألف رجل، لا يُمكننا اختراق المدينة والشتاء قادم. |
| Veba salgını, hem de bu zamanda... ve kış da geliyor. | Open Subtitles | الطاعون والوباء حتى الأن والشتاء قادم. |
| Önce ilkbahar ve yaz gelir... ama sonra... sonbahar ve kış. | Open Subtitles | أولاً يأتي الربيع والصيف وبعد ذلك... الخريف والشتاء... |
| - Sonbahar ve kış bitiminde ama bahar gelince Sigrblót'tan sonraki ilk dolunayda iş için sahilde toplanacağız. | Open Subtitles | - الخريف والشتاء سينتهون - لكن ، يأتي الربيع عند أول قمر كامل سنتقابل لأجل العمل على الشاطئ |
| -Sonra da sonbahar ve kış. | Open Subtitles | -و الخريف والشتاء ؟ |
| Güz ve kış Sevgi ve kahkaha | Open Subtitles | ♫*.الخريف و الشتاء ، الحبّ و الضحك ♪ |