"أبداً فى" - Translation from Arabic to Turkish

    • asla
        
    • hiç
        
    İngiliz yaratıcılığı, asla ölüm deme, tüm bu tarz şeyler. Open Subtitles البراعة الأنجليزية, لا تقل موت أبداً, فى جميع هذه الأشياء
    Pierre'in karanlık işlere asla bulaşmayacağını söyledim. Open Subtitles قلت له أن بييار لن يتورط أبداً فى أى شىء مشبوه
    Sen asla, hayatında mutlu olamayacaksın. Open Subtitles فقط تذكر بأنك لن تكون سعيداً أبداً فى حياتك
    Tıbbi kariyerimde hiç o kadar korkmuş görünen bir ceset görmemiştim. Open Subtitles إننى لم أرى أبداً فى مهنتى الطبية نظرة الرعب هذه التى كانت على وجهه
    Bunu hiç aklından geçirmediğine yemin edebilir misin? Open Subtitles أتستطيع أن تقسم إنك لم تفكر أبداً فى ذلك؟
    Bir Larrabee balosu gecesinde asla yağmur yağmazdı, Open Subtitles لم تمطر السماء أبداً فى أمسيات حفلات عائلة لاريبى
    - Onları asla senin yüzüne vurmadım. Open Subtitles أنا لم القهم أبداً فى وجهك بدأ الأمر فى الصباح عنما تباهيت بمقالاتك الغبية
    Vurduğumuzda inşallah görünür hale gelir yoksa asla bulamayız. Open Subtitles أتمنى أن تصبح مرئية فقط لو لمرة واحدة غير ذلك لن تكون قادر أبداً فى العثور عليها
    Çünkü asla sensiz hiçbir yerde olmak istemiyorum. Open Subtitles لأنني لا أُريد أنا أكون أبداً فى أي مكان بدونك
    Söylenenlere göre savaşta asla yenilmemiş. Büyük savaşçıymış. Open Subtitles لقد قيل، أنه لم يهُزم أبداً فى معركة وقيل أيضا، أنه محارب عظيم
    asla 40- yıllık koçluk kariyerimde oyuncularım beni hiç bu kadar utandırmamıştı! Open Subtitles لم يحدث أبداً فى الأربعون سنة التى أمضيتها فى التدريب و كنت خجلاً من لاعبىَّ بهذا الشكل
    Bir şeyleri onarmaya çalışmak için asla geç değildir. Open Subtitles نعم ، حسناً ، إن الأوان لا يفوت أبداً فى محاولاتنا لإصلاح الأمور
    Duyduğuma göre konsül adayı olduğunda asla pazar yerine halkın arasına çıkmayacak, kendisini alçakgönüllü gösteren o elbiseyi giymeyecek, yaralarını insanlara göstererek onların pis kokan ağızlarından övgü sözleri almayacakmış. Open Subtitles سمعته يقسم إنه لو اصبح قنصلاً إنه لن يظهر أبداً فى السوق أو أن يرى جراحه للناس
    Ama, bunu asla düşünmedim. Gel. Open Subtitles و لكنى لم افكر أبداً فى ذلك ، هيا
    Eğer eşyalarımı kurcalamamış olsaydın en baştan beri hamile olduğumu asla öğrenemeyecektin. Open Subtitles و إذا لم تكن تنظر إلى أشيائى بعمق ..... لم لتكن لتجدنى حبلى أبداً فى المقام الأول
    Benim önümde bu lanet şeyi asla takma! Open Subtitles لا تُنزل هذا الشئ اللعين أبداً فى وجهى
    asla yoluna çıkmadım, delikanlı. Open Subtitles أنا لم أكن أبداً فى طريقك, يا ولدى
    Dediklerine göre savaşta hiç yenilmemiş. Open Subtitles لقد قيل، أنه لم يهُزم أبداً فى معركة وقيل أيضا، أنه محارب عظيم
    hiç öldürme talimatlarına karşı geldiniz mi? Open Subtitles ألم تفكر أبداً فى أنك يجب أن ترفض قتلهم ؟
    hiç oturup bir şarkının bitmesini beklemedin mi? Open Subtitles ألا تجلسين أبداً فى انتظار انتهاء الأغنية؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more