| Ama odasına üç erkekle paylaşan hoş bir kız görüyorum. | Open Subtitles | لكني أرى فتاة جميلة تشارك ثلاثة شبان في الغرفة |
| Ben, az önce ev kirasını bir arabanın arka koltuğundan çıkaran bir kız görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة قبضت أجرتها للتوّ في المقعد الخلفي للسيارة |
| Sana baktığım zaman, her şeyi içinde tutan bir kız görüyorum. | Open Subtitles | لماذا عليها أن تصمت؟ عندما أنظر إليكِ، أرى فتاة تخفي الكثير بداخلها |
| Her nedense, ağlayan bir kız görmek beni üzer. | Open Subtitles | لا أعلم لماذا اشعر بالحزن الشديد حين أرى فتاة تبكي |
| Ben de sörf yapan siyah bir kız görmemiştim. | Open Subtitles | حسناً, أنا لم أرى فتاة سوداء تركب الأمواج مِن قبل |
| Önceden Palm Springs'te üstüne sıçtığım bir kızı gördüm de. | Open Subtitles | أرى فتاة تغوطت عليها في "بالم سبرينغز" مرة |
| Texas'ın her yerini gezdim... ..ama senin kadar güzel bir kız görmedim. | Open Subtitles | أسمعي, لقدكنتفي كل تكساس. ولم أرى فتاة بجمالك. |
| Burada siviller var. Küçük kızı görüyorum. Yaşıyor. | Open Subtitles | لقد وجدنا مدنيين هنا ، أرى فتاة صغيرة و هي على قيد الحياة |
| Kendi başının çaresine bakabilecek sağlam bir kadın görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة سيئة على وشك الانطلاق من تلقاء نفسها |
| Ne zaman aynaya baksam, küçük bir kız görüyorum. | Open Subtitles | في كُل مرة أنظر إلى المرآة .أرى فتاة صغيرة |
| İyi bir nedenden dolayı yorgun ve üzgün küçük bir kız görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة صغيرة متعبة ومنزعجة لسبب جيد |
| Sahilde bir kız görüyorum. - Kız derken? | Open Subtitles | أرى فتاة على شاطئ - ماذا تعنين بالفتاة ؟ |
| Güzel bir kız görüyorum, 18'li yaşlarında. | Open Subtitles | أرى فتاة جميلة في الثامنة عشر تقريبا |
| Uyduruk hayâlleri olan küçük bir kız görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة صغيرة مع أحلام عقيمة تلائمها |
| Babasından gizlenen bir kız görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة تتوارى من والدهـا |
| Her nedense, ağlayan bir kız görmek beni üzer. | Open Subtitles | لا أعلم لماذا اشعر بالحزن الشديد حين أرى فتاة تبكي |
| Daha önce otobüse binen beyaz bir kız görmemiştim. | Open Subtitles | لم أرى فتاة بيضاء, تركب حافلة مِن قبل |
| Ben kızı gördüm. | Open Subtitles | أرى فتاة. |
| Senin kadar çok yiyen bir kız görmedim. | Open Subtitles | ـ لم أرى فتاة من قبل تأكل بهذه الشراهة |
| Burada siviller var. Küçük kızı görüyorum. | Open Subtitles | لقد وجدنا مدنيين هنا ، أرى فتاة صغيرة و هي على قيد الحياة |
| Çok rahatsız genç bir kadın görüyorum. | Open Subtitles | أرى فتاة شابة عقلها مضطرب. |