"أعدائك" - Translation from Arabic to Turkish

• düşmanların
• düşmanlarını
• düşmanın
• Düşmanlarınız
• düşmanlarının
• Düşmanlarınla
• düşmanlarından
• düşman
• düşmanınız
• düşmanının
• düşmanlarınızı
• düşmanlarına
• Düşmanını
• Düşmanlarınızdan
• düşmanları

Bu gece git, yarın düşmanların buraya doluşsun. Bırakıp gitme.
لو رحلت الليلة أعدائك سيكونوا هنا غدا فى هذه الغرفة

Meziyetlerin, sen daha onlarla karşı karşıya gelmeden düşmanların tarafından bilinecek, dostum!
شيمتك ستكون معلومة لدى أعدائك وتسبقك قبل أن تلتقى بهم يا صديقى

"Dostlarını yakın tut ama düşmanlarını daha da yakın tut" diye öğretti.
علمنى هذه الحكمة " ابق أصدقائك بقربك و أعدائك على مقربة أكثر"

Çünkü bütün düşmanlarını öldürürsen... seninle savaşacak düşmanın kalmaz.
لأنك لو قتلت جميع أعدائك فإنه لن يتبقى أحد ليحاربك

Evet, kaybedilen hayatlar gözönüne alındığında, onlar şu anda sizin de Düşmanlarınız.
- إذا كنت قلقا بشان الأرواح التي أزهقت -تذكر أنهم أعدائك الآن

Eğer nehir kenarında oturup, yeterince beklersen düşmanlarının cesetlerinin akıp gittiğini görürsün.
إن جلستِ بجانب ضفة النهر وإنتظرتِ لوقت كافي فسترين جثث أعدائك تطفو عليه

Düşmanlarınla karşılaştığında, korkusuz ol.
لا تخش شيئا فى مواجهة أعدائك وكن شجاعا وليس مغرورا عسى أن يحبك الله

Tam tanrı değiliz, ama seni düşmanlarından kurtarmak için cennetten geldik.
لسنا آلهة بالضبط لكن السماء أرسلتنا لتسليمك من أعدائك

Meziyetlerin, daha sen onlarla karşı karşıya gelmeden düşmanların tarafından bilinecek, dostum!
شيمتك ستكون معلومة لدى أعدائك وتسبقك قبل أن تلتقى بهم يا صديقى

Umarım düşmanların burayı bulamazlar. Seni öldürmek için her şeyi yaparlar.
آمل ألا يكتشف أعدائك هذا المكان، قد يفعلون أيّ شيء لقتلك

Savaşta, en az düşmanların kadar, dostlarına da baskı yapmak zorundasındır.
في الحربِ، عليكَ أن تُجبر حُلفاءك على الطّاعةِ مثل أعدائك تمامًا.

Bütün eski düşmanlarını biliyorum ama ondan asla bahsetmedin.
أعرف كل شيء بشأن أعدائك الآخرين لكنك لم تذكره من قبل أبداً

Bütün eski düşmanlarını biliyorum ama ondan asla bahsetmedin.
أعرف قصص كل أعدائك الآخرون لكنّك لم تذكره ابدا

Benden daha iyi bilirsin sen. düşmanlarını tanımıyor musun?
قد تكون تعرفه أفضل مني لما لاتفكر من هم أعدائك

Olaylara düşmanın gözüyle bakabilmek çok değerlidir.
أن تكون قادرا على الرؤية من خلال عيون أعدائك شىء قيم

Siz kararlı bir yanıt verene kadar, Düşmanlarınız bunu bir beceriksizlik, bir kişisel zayıflık olarak görecek.
إلا إذا كان ردك حاسما أعدائك سوف يستغلون ذلك ويفهمونه كفشل في القيادة و كعلامة على ضعف الشخصية

düşmanlarının ne maldan yapıldıklarını onları neyin güçsüz yaptığını anlamak için yeterli bir zaman.
إنّه مخزونٌ جيد من الوقت، للتعلم حول ما يجعل أعدائك أقوياء، وما يجعلهم ضعفاء

Düşmanlarınla dövüşmende sana yardımcı olamam. Bir kılavuzdan başka bir şey değilim.
لا أستطيع مساعدتك في محاربة أعدائك أنا لست سوى مرشد

Ee? Duyguların olmamasının iyi yanı düşmanlarından korkmaman zaten.
إذًا، ميزة إخماد المشاعر هي عدم خوفك من أعدائك على الجانب الآخر

Sana yanlış davrandıklarını biliyorum ama bunların düşman oldukları demek değildir...
اعرف بأنهم اخطئو معك مرة لكن هذا لا يعني بأنهم أعدائك

Bu en kötü düşmanınız için dahi istemeyeceğiniz bir ün.
وهذه سمعة لا تتمناها لأحد حتى وإن كان ألد أعدائك.

Bozguna uğrattığın düşmanının kanını iç ve önüne bak.
أشــرب دم أعدائك المهزوميـــن و امضي قدمــا

"Dostlarınızı yakında, düşmanlarınızı daha yakında bulundurun." Sun Tzu
كن قريب من اصدقائك.. ولكن كن أقرب من أعدائك

düşmanlarına onlardan korkmadığını göstermek için iyi bir fırsat olur.
حسناً , سيكون من الجيد إذن أن ندع أعدائك يعلمون أنك لست خائفاً منهم

Şu Düşmanını ve dostum dediğin adamı değil mi?
أعدائك وأولئك الذين تدعوهم بالأصدقاء أليس كذلك ؟

Kralımızın desteği ile Düşmanlarınızdan daha kalabalık olursunuz.
بدعم ملكنا، سوف تفوق أعدائك عدداً.

düşmanları yakında tutmanın daha iyi olduğunu duymuştum.
سمعت أنه من الأفضل أن تُبقى أعدائك بالقرب منك