"أكثر ملاءمة" - Translation from Arabic to Turkish

• daha uygun

Ve dışarı bir yere çıkacağımız zaman, üstüne daha uygun bir şeyler giymelisin.
و حين نخرج، عليك أن ترتدي شيء أكثر ملاءمة

Bilmiyorum ki, dostum. Sanirim günümüzde daha uygun oluyor.
لا أعرف ، يا رجل أعتقد أنّها أكثر ملاءمة في هذه الأيام

Şimdi, misafirime gelince daha uygun bir yer bulana kadar kalmaya devam edecek.
الآن، أما بالنسبة لضيفتي. هي ستبقى. حتى تجد سكن آخر أكثر ملاءمة.

Bu mantıklıdır çünkü insan ziyaretlerine çok daha uygun olacaktı.
ويبدو هذا منطقيا، لانه أكثر ملاءمة لزيارة الانسان فعليا

Parazit daha uygun bir konakçı bulduğunda gidiyor.
الطفيلي يترك المضيف عندما يجد مضيف أكثر ملاءمة

Bu gece yemeğe çıkmayı düşündüm, ...fakat gün ortası kötü haberler için daha uygun göründü.
فكرت أن أتعشى معه الليلة ولكن منتصف النهار بدا أكثر ملاءمة للأخبار السيئة

Söylemek için kendimi, Bakan'dan daha uygun gördüm.
واحدة أكثر ملاءمة لنفسي من التي عرضها الوزير

Sizin gibi kuvvetli birinin, çatıları yapması daha uygun olurdu.
بالتأكيد رجل قادر جسديا كنفسك سيكون أكثر ملاءمة بالقش سقف أو ما شابه ذلك.

Gözetleme amaçlı düşünülmüştü, ancak ben bunun askeriye için daha uygun olacağını düşündüm.
كان من المفترض للمراقبة، ولكن أنا يعتقد أنه أكثر ملاءمة للجيش.

Çıkar çatışması içinse hakkınızı duruşmada aramanız daha uygun olur.
قضايا تضارب المصالح هي أكثر ملاءمة للمحاكمة، مستشار.

Bu, tasarladığınızdan daha uygun bir armağan, çünkü
بل هو هدية أكثر ملاءمة مما كنت تقصد، لأنه

İstersen, kendi yurdunda farklı işler için daha uygun olduğunu söyleyebiliriz.
إن أرَدْت, نستطيع القول بأنك ستكون أكثر ملاءمة الى أنواع أخرى من العمل هناك في موطنك

Belki tek seferde 3 ev geçmek atletikliğimize daha uygun olur.
حسنا، ربما ثلاثة منازل في وقت واحد أنها أكثر ملاءمة للبراعة الرياضية لدينا.

7 Temmuz, 1'inden daha uygun olacak.
عطلة نهاية الأسبوع في "7" يوليو أكثر ملاءمة من يوم "1" يوليو

Git gel yapmaması için 7'si daha uygun olacakmış.
لتجنب القيادة ذهاباً وإياباً يوم "7" أكثر ملاءمة هذا ما قالته هي

Bu acı sözleriniz kolejdeki topluluk konferanslarına gerçekten daha uygun duruyor.
سخرية الخاصة بك وreaIIy أكثر ملاءمة لمجتمعك محاضرات الكلية.

Neredeyse Hanımefendilerine verecektim ancak bu daha uygun göründü.
أردت أن أعطيه لسيادتها، ولكن يبدو أكثر ملاءمة...

Bu koltuk bile daha uygun işbirlikçi olurdu.
هذا المقعد كان سيصبح مساعدا أكثر ملاءمة

Aynen öyle. Ayrıca Lily'nin sesine daha uygun bir şarkı bulduk.
نحن متأكدان، ووجدنا أغنية أكثر ملاءمة

Ayrıca Lily'nin sesine daha uygun bir şarkı bulduk.
نحن متأكدان، ووجدنا أغنية أكثر ملاءمة