| Ben de seni görmeye gelmek üzereydim, ama beni görmek istediğinden emin değildim. | Open Subtitles | كنت على وشك القدوم لرؤيتك لكني لم أكن متأكد إذا كنت تريدين رؤيتي |
| Sabah beni tanıdığından emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد من أنك المعترف بها لي اليوم. |
| emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد ؛ لأنك دائماً تدفعين نقداً. |
| Hangi evde olduğuna emin olamadım o yüzden tek tek hepsini denedim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد أي بيت هو بيتكم .. لذا مررت بجميع البيوت. |
| Onu bırakmayı denedim, ama senin beni geri istediğinden emin olamadım, kelimeler ağzımdan çıkamadı. | Open Subtitles | حاولت الأنفصال عنها لكن لأنني لم أكن متأكد أنكِ تريدينني أن أعود الكلمة لم تخرج من فمي |
| İptal ettiğimi düşündüğünü biliyordum. - Mesajı alacağını sanmıyordum ama-- | Open Subtitles | أعرف أنكِ إعتقدتِ أنني لغيت الحفلة لم أكن متأكد من أنكِ ستقرأين الرسالة |
| Bu şansı tepip tepmeyeceğine tam olarak emin olamamıştım. | Open Subtitles | أنا لم أكن متأكد بأنك سوف تستعمل هذه الفرصة. |
| Seninkilerin ayrıldığını öğrendikten sonra ailen hakkında çok da emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد حول تفرعك من العائلة بعد أن سمعت عن طلاق والديك. |
| Benim için hala hislerin olduğundan emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد أنك ما زلتي تحملين مشاعر لي |
| Eh, manyetik alanı bozan bir yük boşaltıyorlar. Bu haftaya kadar işe yaradığından emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد من الأمر لغاية هذا الأسبوع, الاَن تأكدك من أنها تعمل |
| Vermen gereken zor kararları verebileceğinden emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد من قدرتكَ على إتخاذ القرارات الصعبة |
| Burada. Bunun halen bende olduğundan emin değildim. | Open Subtitles | تفضّل, لم أكن متأكد حتى أنني ما زلت أمتلك هذا |
| Altı yaşında birinin olayı anlayıp anlamayacağından emin değildim. | Open Subtitles | لم أكن متأكد إذا كان ابن 6 سنوات قادر على فهم هذا المفهوم |
| Seni bilgilendirmedim çünkü iyi polisi oynayabileceğinden emin değildim. | Open Subtitles | لم أخبركِ بالأمر لأنني لم أكن متأكد من أنك سوف تلعبين الشرطي الجيد |
| Bana sürekli fikrimi sorup tam tersini yaptığın için davet edildiğimden emin değildim de. | Open Subtitles | لم أكن متأكد حتى أنني مدعو لانك دائماً تسألني عن رأيي ومن ثم تفعل العكس تماماً |
| Siz söyleyene kadar öldüğünden bile emin değildim. | Open Subtitles | أنا لم أكن متأكد أنَّه قد مات حتى قُلت لي |
| Telefon mesajlarımı alıp almadığından emin olamadım. | Open Subtitles | لم أكن متأكد إن كنتِ تتفقدين رسائل هاتفك |
| Dün nasıl bir izlenim edindin emin olamadım. | Open Subtitles | انهي وجبتك أنا فقط لم أكن متأكد من انطباعك عن ليلة أمس |
| Mesajımı aldığından emin olamadım. | Open Subtitles | لم أكن متأكد أنكِ حصلتِ على الرسالة |
| Benimle görüşmek isteyeceğinizi sanmıyordum. | Open Subtitles | لم أكن متأكد بأنك تريد أن تقابلني |
| Geri döneceğini sanmıyordum. | Open Subtitles | لم أكن متأكد من عودتك |