| 1985'den beri, hiç karbonhidrata dokunmadım, ama teşekkürler. | Open Subtitles | لم أمسّ أيّ طعام به كربوهيدرات منذ عام 1985، ولكن، شكراً لكِ |
| Sadece onları sildim. Başka birşeye dokunmadım. | Open Subtitles | . ولقد محستها، لكنّي لم أمسّ شيئاً آخر |
| Ben kimseye dokunmadım. Tanıklarım var. | Open Subtitles | لم أمسّ أحد، وهنالك شهود |
| Bize en çok ihtiyaç duyduğu anda gezegeni bırakmayacağız bizden vazgeçmeyeceğim. | Open Subtitles | لن نخذل الأرض وهي في أمسّ الحاجة لنا وأنا لن أخذلنا |
| Liberali ve muhafazakarıyla bu fikirler etrafında toplanarak bize en çok ihtiyaç duyanlara yardım etmek. | TED | ماذا؟ تتمحور حول هذه الأفكار، الليبراليين والمحافظين، لمساعدة الناس الذين هم في أمسّ الحاجة إلينا. |
| Piyanoya değdiği anda sihiri hissedersin. | Open Subtitles | ليس قبل أمسّ البيانو... |
| Yaptığı şeyi kendi postunu kurtarmak için yaptı. D'Hara tahtını reddedecek kadar salaksan bana daha da çok ihtiyacın var demektir. | Open Subtitles | لو كنت أحمق بما يكفى للتخلى عن العرش الدهارى فأنت فى أمسّ الحاجة إليّ. |
| Dedektif Chan bu işe karışmamamızı söyledi. | Open Subtitles | الضابط تشان لن يدعني أمسّ هذه القضية |
| Onun saçının teline bile dokunmadım ben! | Open Subtitles | أنا لم أمسّ شعرة من رأسها! |
| Onun saçının teline bile dokunmadım ben! | Open Subtitles | أنا لم أمسّ شعرة من رأسها! |
| Nik'e çocuğa dokunmayacağımı söyledim. dokunmadım da. | Open Subtitles | وعدت (نيك) بألّا أمسّ الفتى ولم أمسّه |
| Tom'a asla dokunmadım. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}.لمْ أمسّ (توم) قطّ |
| Hata ettim, bana en çok ihtiyaç duyduğun sırada seni terk ettim. | Open Subtitles | لقد أخطأت حين تركتكما وأنتما في أمسّ الحاجة إليّ. |
| Sence bir uyuşturucu tacirinin hak ettiğini bulması mı onun için önemli yoksa sana en çok ihtiyaç duyduğu sırada onun yanında olman mı? | Open Subtitles | أتظنها تكترث أكثر لحصول مروّج المخدر على عقابه؟ أم لوجودك بجوارها لدى أمسّ حاجتها إليك؟ |
| Ne acınası. Bana en çok ihtiyaç duyduğu anda yanında değildim. | Open Subtitles | هذا مثير للشفقة، حين كان في أمسّ الحاجة إليّ، لم أكن موجودًا. |
| Piyanoya değdiği anda sihiri hissedersin. | Open Subtitles | قبل أمسّ البيانو... |
| Ve yardıma ihtiyacın olmadığını düşünmen de yardıma daha da çok ihtiyacın olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | وكونكِ تظنّي أنّكِ لا تحتاجي مساعدة يعني أنّكِ في أمسّ الحاجة إليها |
| Hiçbir telefon çağrısını açma. En çok ihtiyacın olduğu zaman birine ulaşmaya, ulaşamayacaksın bir insan evladına. | Open Subtitles | "إيّاك وإجراء مكالمة هاتفيّة، فعند أمسّ الحاجة ستعجز عن إجراء واحدة" |
| Dedektif Chan bu işe karışmamamızı söyledi. | Open Subtitles | الضابط تشان لن يدعني أمسّ هذه القضية |