"أنتَ فقط" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sadece sen
        
    • Sen sadece
        
    • tek sen
        
    • sadece seni
        
    Teknik destek falan olmadan Sadece sen ve ben mi? Open Subtitles أذاً ماذا بعد ذلك؟ أنا و أنتَ فقط بدون دعم تكتيكي، لا شيء؟
    - Hadi gidelim, Mark. - Hayır aptal, Sadece sen gidiyorsun. Open Subtitles (لنذهب يا (مارك - لا أيها الغبي ، أنتَ فقط -
    Yani Sadece sen ölmeyeceksin. Open Subtitles و حينها لن تكون أنتَ فقط من سيموت.
    Neden şaşırdığımı anlamadım zaten. Sen sadece kendini düşünürsün! Open Subtitles لا أعلم لماذا كنتُ متفاجئة أنتَ فقط تفكّر بنفسك
    Sen sadece bilime inanıyorsun. Belki de o yüzden hep kaybediyoruz. Open Subtitles أنتَ فقط تؤمن بالعلم ربما لهذا السبب نحنُ لا نفوز
    Lütfen oraya git. Hayaletin karşıya geçmesine yardım etmek için o ritüeli tek sen yapabilirsin. Open Subtitles أنتَ فقط من يُمكنه صُنع الطقوس لإيقاف الأشباح!
    Frontlands'taki tüm çocukları kurtarırım sadece seni değil, oğlum. Open Subtitles ''سأنقذ كلّ أطفال ''فورتلاند، و ليس أنتَ فقط يا بنيّ.
    Sadece sen ve ben. İster inan, ister inanma, Robert Ripley'in üzerine düştün. Open Subtitles أنا و أنتَ فقط فلتصدق أو لا تصدق لقد وقعتَ أرضاً كالممثل الهزلي "روبرت ريبلي"
    Buna Sadece sen cevap verebilirsin ama araştırma yapmanın sebebi ölmüş çocuğunsa dostun olarak bunun deliliğe giden yol olduğu konusunda seni uyarmalıyım. Open Subtitles ...أنتَ فقط من تستطيع الأجابة على هذا , لكن إذا كان الصبي المتوفي هو سبب بحثك وكصديقِ لك , أحذرْك أن هذا ضرباً للجنون
    Buna Sadece sen cevap verebilirsin. Open Subtitles أنتَ فقط مَنْ يمكنه الأجابة عن هذا
    Neden Sadece sen? Open Subtitles لماذا أنتَ فقط ؟
    Sadece sen bunun yaşanmasını engelleyebilirsin. Open Subtitles أنتَ فقط من يمكنه منع حدوثه
    Sadece sen öyle seslenebilirsin bana. Open Subtitles أنتَ فقط يمكنك قولُ هذا...
    Sadece sen. Open Subtitles أنتَ فقط.
    Sadece sen varsın. Open Subtitles أنتَ فقط
    Sen sadece sadık biri olup olmadığımı kontrol ediyordun. Open Subtitles أنتَ فقط أردت معرفة ما إذا كنت مخلصة
    Sen sadece benim peşimden koyun gibi gel. Open Subtitles أنتَ فقط تسير على طريقي مثل الخروف.
    Sen sadece 15 yıl önceki hatanı kabul edemiyorsun! Open Subtitles أنتَ فقط لا تستطيع قبول أخطائك من قبل 15 سنة!
    Hayır, Sen sadece kendini tebrik etmek istedin. Open Subtitles كلا، أنتَ فقط أردت أن تهنّىء نفسك.
    Dairendeyken para bendeydi. Bir tek sen almış olabilirsin. Open Subtitles و أنتَ فقط تستطيع أن تأخذه.
    Uyandığı vakit yanında tek sen olacaksın. Open Subtitles عندما يستيقظ سيراك أنتَ فقط
    Doğum günü hediyesine ihtiyacım yok sadece seni istiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد هدية عيد ميلاد, أريدكَ أنتَ فقط.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more