"أنه لم يحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmamış
        
    • olmamıştır
        
    • şey olmadı
        
    Hiçbir şey olmamış gibi patronumla konuşacağım. Ve davete döneceğim. Open Subtitles ثم سأتحدث مع رئيسي كما لو أنه لم يحدث شيء وأعود للحفلة
    Hiçbir şey olmamış gibi davranmak çok kolay oldu. Open Subtitles إدعاء أنه لم يحدث شىء خ كان أمرا سهلا للغاية.
    Benim ise kafam karışık değil Ben... bir hata yaptım, ve yoluma devam edip o öpüşme hiç olmamış gibi davranıcam Open Subtitles انا، لست محتاره لقد أخطأت لذا سأترك الموضوع وأتصرف كما لو أنه لم يحدث
    Bütün eski askerlere sorun, atıcılık tarihinde... hiç bu kadar gülünç bir mermi olmamıştır. Open Subtitles أي طبيب بيطري يمكنه أن يقول لكم أنه لم يحدث في تاريخ إطلاق النار أن وجدت رصاصه بهذه المسخرة
    Eminim bir şey olmamıştır. Endişelenme. Open Subtitles أنا متأكد أنه لم يحدث لها شيئ سيء، لاتقلقي كثيراً
    Yani Skipper'la aranda bir şey olmadı mı? Open Subtitles هل تقولين أنه لم يحدث شيئا بينك و بين سكيبر ؟
    Yani Skipper'la aranda bir şey olmadı mı? Open Subtitles هل تقولين أنه لم يحدث شيئا بينك و بين سكيبر ؟
    Eğer bir şey olmamış gibi davranıyorsa, bırak öyle kalsın. Open Subtitles إن كانت تريد أن تقول أنه لم يحدث قط، فبكل بساطة قولي أنه لم يحدث قط.
    Geçmişi olmamış gibi her zaman bir kenara atamazsin. Open Subtitles لا يمكنك رمي بعيدا الماضي كما لو أنه لم يحدث.
    Şerif olayı görmezden gelip olmamış gibi mi davranacak? Open Subtitles ماذا إذًا؟ سيتجاهل هذا العمدة الأمر بمجمله ويتظاهر أنه لم يحدث مطلقًا؟
    Öldürdük,ve sanki hiç bir şey olmamış gibi, onları gömdük. Open Subtitles قتلنا منهم، وبعد ذلك دفنوه وتظاهر أنه لم يحدث أبدا!
    - Neyse, tüm bunlar olmamış gibi davranalım ve buna en baştan başlayalım. Open Subtitles دعنا نفترض أنه لم يحدث شيء من هذا ولنبدأ من جديد
    Muhtemelen hiçbir şey olmamış gibi üçlü yapıyordur şimdi. Open Subtitles رُبما في مُنتصف أمر ثلاثي من نوع ما كما لو أنه لم يحدث شيء
    Hiçbir şey olmamış gibi gelmem için mesaj attın. Open Subtitles تراسلني لتطلب مني أن آتي إليك كما لو أنه لم يحدث شيء
    İnsan hayatının riskliliği hakkında bir sürü melankolik yorumlar yapardı ve bu acıma duyguları iyice ifade edildikten sonra, böyle bir kaza olmamış gibi, işini ve tutkularını sürdürmeye aynı kolaylık ve sükûnetle devam ederdi. TED بإمكانه إصدار إنفعالات حزينة عن رقة الحياة الإنسانية وعندما يُعَبِرتمامًا عن كل هذه المشاعر الإنسانية سيعود إلى عملهِ أو مُتعتِهِ بنفس السهولة وراحة البال كما لو أنه لم يحدث شيء
    Hiç olmamış gibi yapamayız. Open Subtitles لا يمكننا أن ندعي أنه لم يحدث قط.
    - Sen duymadıysan kesin olmamıştır. Open Subtitles لم أسمع عن ذلك. ثم أنا متأكد من أنه لم يحدث قط.
    Tabi ki hayır.neden olsun ki? Hiç bir şey olmadı. Open Subtitles -لا ، بالطبع لا قلت أنه لم يحدث شيء
    - Bir şey olmadı mı yani? Open Subtitles تقول أنه لم يحدث شيء؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more