"أن لي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Lee
        
    • Bununla bir
        
    • olduğunu mu
        
    Komisyonun vardığı sonuç... yani Lee Oswald'ın tek katil olduğu gerçektir. Open Subtitles استنتاج اللجنة أن لي اوزوالد كان القاتل الوحيد
    Lee Ray'in gizli kameraları bulduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles أعتقد أن لي راي يريد إخفاء شيء عن الكاميرا
    Lee Jay'in kendine engel olamayan ve bu yüzden öldüren tiplerden olduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرَني أن لي جاي كَانَ واحد من أولئك الأفرادِ المُحَطّمينِ الذي لا يستطيعوا إيقاف أنفسهم ، لذلك هم يجب أن يقتلوا
    Bununla bir ilgim olduğunu mu sanıyorsun? Kitap yazmaya devam etmelisin. Open Subtitles إن كنت تعتقد أن لي علاقة بذلك فعليك التزام تأليف الكتب
    Bununla bir ilgim olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles هؤلاء الأشخاص يعتقدون أن لي علاقة بهذا أعطوني دقيقة , حسنا ؟
    Benim o tabloyla bir ilgim olduğunu mu ima etmeye çalışıyorsunuz? Open Subtitles هل تحاولين التلميح أن لي يداّّ في سرقة تلك اللوحة ؟
    Müdürün oğlu Kimura Shunji Lee Kang To'nun Maskeli olmadığından emin olduğunu söylemişti bana. Open Subtitles شونجي أخبرني بأنه متأكد أن لي كانغ تو ليس قناع العروس
    Bence, hatırlanması gereken tek şey Lee'nin ne kadar profesyonel büyük bir şovmen, hayranlarını çok düşkün biri olduğudur. Open Subtitles أظن أن هذا ما يجب تذكره اليوم أن لي قد كان محترفاً بكل ما لهذه الكلمة من معنى وأنه رجل استعراضات أحب معجبيه
    "Hadi siz de gidin ve onlara sizi "Bebek" Lee"nin yolladığını söyleyin." Open Subtitles إذا ذهبتم إلى هناك فأخبروهم أن "لي بيبي سيمز" أرسلكم!
    Bu kanıtlar bana Lee'nin Kennedy'yi vurduğunu söylüyor. Open Subtitles الحقائق ... تخبرنى أن لي أطلق النار على كينيدي
    Şimdi, Jack, aklında Lee'nin Marwan'la birlikte çalıştığına dair bir şüphe var mı? Open Subtitles الان يا (جاك) هل هناك أي شك في أن (لي) يعمل مع (مروان)؟
    Lee'nin ona sakso çekeceğini ima ederek kabul ettireceğim. Open Subtitles و لكني سأتأكد من أن لي ستقوم بهذا
    Lee'nin oral seks yapacağını ima edeceğim. Open Subtitles و لكني سأتأكد من أن لي ستقوم بهذا
    Lee'nin kasabadan ayrıldığını iddia ediyor ama bence ona bir şey yaptı. Open Subtitles إنها تدعي أن (لي) غادرَ المدينة لكنني اظن انها فعلت شيئاً لهُ
    Sanırım Lee yeni erkek arkadaşı konusunda gerçekten ciddi. Open Subtitles أعتد أن (لي) جادة جداً، حول صديقها الجديد، يبدو لطيفاً جداً
    Bekle, Bununla bir ilgim olduğunu mu sanıyorsun? Open Subtitles إنتظر, أنتما تعتقدان أن لي علاقة بذلك؟
    Benim Bununla bir alakam olduğunu düşünüyorsanız tamamen aklınızı kaçırmışsınız. Open Subtitles إذا كنت تظن أن لي دخل بأيّ ممّا حدث فأنت بلا كشك فى غير وعيك...
    Sence benim Bununla bir alakam mı var? Open Subtitles أتظنين ... أتظنين أن لي علاقة بهذا الأمر؟
    Bununla bir ilgim olduğunu mu düşünüyorsunuz? Open Subtitles أتعتقدون أن لي علاقة بمعرفتهم بقدومكم؟
    Kamyonun soygunuyla bir alakam olduğunu mu ima ediyorsun? Open Subtitles هل تلمح أن لي صلة بحادثة السطو على شاحنتك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more