Kızlara koçluk yaptığımı bilse çok bozulurdu. | Open Subtitles | سيشعر بالخجل من نفسه إذا علم أنّي أدرّب فريقاً للبنات |
Büyükbaban bugün burada olduğunu bilse, seninle gurur duyardı. | Open Subtitles | جدك سيكون فخوراً بك إذا علم أنك بين شعبك |
Eğer birisi bunu buraya getirdiğimi öğrenirse işime mal olur | Open Subtitles | قد أخسر وظيفتي إذا علم أحد بأنني أحضرت هذا لكِ |
Ve sana inandığından emin ol, çünkü insanlar babanı senin öldürdüğünü öğrenirse, karının da sana yardım ettiğini düşünürler. | Open Subtitles | وإحرص على أن تُصدقك لأنه إذا علم الناس أنك قتلت والدك لن يصدقون أبدا أن الملكة لا تعرف ذلك |
Tabii, burada olduğumu bilseydi, kitaplara vurmak yerine, daha zinde olurdu. | Open Subtitles | بالطبع إذا علم بأني كنت هنا بدلاً من الدراسة ستصيبه نوبة |
İhanet ettiğimi Gece Bekçisi olduğumu öğrense bana saldırmakla kalmaz. | Open Subtitles | , إذا علم أنني خنته , إذا علم أنني الحارس الليلي . هو سيقوم بجلدي ، وليس أنا فقط |
Ama biri, neden tam da cesedin olduğu yeri kazsın cesedin yerini biliyorsa | Open Subtitles | لكن لماذا قد يبدأ أحدٌ الحفر مكان دفن جثةٍ ما إلا إذا علم جثة من |
O defterin sende olduğunu öğrenince Vaughn'un kaç adam yollayacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلم كم من الرجال قد يرسلهم إليك فون إذا علم أنك حصلت على ذلك؟ |
Bu keşiş, o mektubu sakladı çünkü biliyordu ki, mektubu okuduğu öğrenilirse kendi de öldürülecekti. | Open Subtitles | قام الراهب بإخفاء ما وجده وكان متأكداً، بأنه إذا علم أي أحد بأنه قد قرأها بأنه سيتم نفيه أيضاً |
Filodakiler bu şeyin stratejik bilgisine ne kadar güvendiğini bir bilse, akılları başlarından giderdi. | Open Subtitles | كما تعلم .. إذا علم الناس بأنك قد أعتمدت على ذلك الشيء بما يسمى بالإستخبارات |
Aslında şu an burada olduğunu bilse seni öldürürdü. | Open Subtitles | فى الحقيقه قد يقتلك إذا علم أنكَ هنا الآن |
Kaydedildiğini bilse benzerdi. | Open Subtitles | يبدو كذلك إذا علم إنه ألتقط من قبل الكاميرا |
Patronum böyle şeylere meraklı olduğunu bilse şirketini almak istemezdi. | Open Subtitles | إذا علم رئيسي ماذا فعلت من الأرجح أنه لن يشتري منك شركتك |
Emmisini cephede yalnız koyduğumu bilse oğlum ne der bana. | Open Subtitles | ماذا سيقول عني إبني إذا علم أنني تركت عمه بين أحضان العدو و عدت بدونه ؟ |
Millet burada ne yaptığınızı bilse sizden bir aspirin bile almaz. | Open Subtitles | أتعلم ، إذا علم الناس ما تفعله هُنا في الواقع لن يثقوا بك لتعطيهم حبة إسبرين لعينة |
İlişkimizi öğrenirse beni işin dışında tutabilir, ki bunu daha önce yapmıştı. | Open Subtitles | إذا علم بأمرنا، قد يقصيني من العمل، وقد فعل هذا من قبل. |
Bazı kişiler tımarhanede olduğumu öğrenirse, hayatım kaç paralık olur, biliyor musun? | Open Subtitles | هل لديكي أدنى فكرة عن ما تساويه حياتي إذا علم أشخاص محددين أني سجلت في أكاديمية للضحك |
Belki de, bunu bilseydi o kadar istekli olmazdı. | Open Subtitles | ربما أنه لن يكون متشوقا جداً إذا علم بشيء عن هذا الوضع |
Beklediğimi bilseydi..gelir miydi sence? | Open Subtitles | إذا علم أنني أنتظره .. هل تعتقد أنه سوف يأتي ؟ |
Beklediğimi bilseydi...gelir miydi sence? | Open Subtitles | إذا علم أنني أنتظره .. هل تعتقد أنه سوف يأتي ؟ |
Baban, dün gece burada yaptıklarını öğrense ne der? | Open Subtitles | ماذا سيقول والدك إذا علم بما كنت تفعله ليلة أمس؟ |
Burada olduğumu biliyorsa buraya gelecektir de. | Open Subtitles | إذا علم بوجودي هنا، فقد يأتي إلى هنا. |
O defterin sende olduğunu öğrenince Vaughn'un kaç adam yollayacağını biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلم كم من الرجال قد يرسلهم إليك فون إذا علم أنك حصلت على ذلك؟ |
Bu keşiş, o mektubu sakladı çünkü biliyordu ki, mektubu okuduğu öğrenilirse kendi de öldürülecekti. | Open Subtitles | قام الراهب بإخفاء ما وجده وكان متأكداً، بأنه إذا علم أي أحد بأنه قد قرأها بأنه سيتم نفيه أيضاً |