"إعتذر" - Translation from Arabic to Turkish

• özür dile
• özür diledi
• Özür mü
• özür mü diledi
• - Özür dile
• özür dileyin
• özür dilerse

Bu gece duyuruyu yap ve gelemediğim için özür dile.
حسنا، أصغِ، قم بالإعلان الليلة و إعتذر عنّي لعدم قدومي

Masadaki affedilmez görgü kuralı ihlalin için de benden özür dile seni sıçan nefesli göt herif.
و الان إعتذر لي على خرق قواعد السلوك على الطاولة الذي لا يغتفر أيها الديك الأبله المريض نفسيا

Onun beynini yiyeceksin. O, bundan vazgeçemez. Şimdi arkadaşından özür dile.
لا يمكنه أن يسحب مباركته الآن, إعتذر لصديقك

Tüm gününü annem ve babam ile geçirdi... Ve annen adına özür diledi.
لقد أمضى اليوم بطولهِ مع أميّ و أبيّ، لقد إعتذر نيابة عن والدتك.

EPA temsilcisine özür dile ve fabrikanın turuna bensiz başlayın.
إعتذر لممثل وزارة الإقتصاد وأبدأوا جولة المصنع من دوني

Bak, sadece özür dile, tamam mı?
أتعلم ماذا فقط إعتذر مني , إعتذر هللا تفعل ذلك

Sadece oraya git ve sinema müdüründen özür dile.
فرصة أخيرة إذهب إلى هناك الأن و إعتذر لمدير الصالة

Sen de kocaman bir el alıp, biz halledene kadar etrafta öylece bıraktığın için özür dile ve ağlamadan yap.
و أنت إعتذر لشرائك يداً عملاقة و تركها حتى توجب علينا التعامل معها و يجب أن تقول ذلك بدون أن تبكي

Uygulamaya şimdi başla. Git ve ondan özür dile.
من الأفضل أن تتدرب الآن إذهب و إعتذر له

Bu insanlardan özür dile. Yaptığın hareketten dolayı sarsılmış olmalılar.
إعتذر لهؤلاء الناس ... فقديكونواقد صدموا

şimdi bir şeyi açıklığa kavuşturalım erkek ve kadın arasında,kimin yanlış ya da kimin doğru olduğunu bilemezsin sadece özür dile ve konuyu kapat her zaman yaptığım da bu bende özür dilemeye hazırım tartışmayı sevmiyorum tartışmak istemiyorum aynı kural bizim içinde geçerli öyle değil mi ?
-الآن ، دعني أوضح شيئا بين الرجل والمرأة ، لا تحاول أن تعرف من هو المخطيء ومن هو على صواب فقط إعتذر و أنهي المسألة

Derhal Başbakan'dan özür dile.
إمضي، إعتذر من المستشار الكبير

Riggs, Murtaugh'dan RJ'in seni aradığını söylemediğin için özür dile.
(ريغز) إعتذر لـ(مورتاغ) لأنك لم تخبره بشأن إتصال (آر جي)

Leydi'den özür dile!
إعتذر إلى السيدة

Beni eve kadar götürdü ve anneme olanları söyledi ve ondan özür diledi.
،لقد أوصلني طوال الطريق للمنزل ولقد أخبرَ أمي بما حدث .ولقد إعتذر لها

Hadi, özür diledi, daha ne yapabilir?
هيا ، لقد إعتذر ، مالذي يمكنه فعله أكثر من هذا؟

Cooper ondan özür diledi ve o da iyi olduğunu söyledi, o sırada sahne arkasında pizza yiyordu.
،كوبر إعتذر لها ، وأخبرته أنها على ما يرام وها هي وراء الستار تأكل البيتزا

Seema'dan Özür mü dileyelim?
إعتذر إلى سيما؟

Lee Özür mü diledi?
لِـي) إعتذر ؟ )

- Bill, kes şunu. - özür dile ondan.
بيل توقف إعتذر لها

Eğer Seema'yı görürseniz, benim adıma ondan özür dileyin.
إعتذر إلى سيما نيابة عني، إذا تمكنت من مقابلتها.

Eğer Chulbul herkesin önünde Makkhanchand'den özür dilerse o zaman bu konuyu burada bitiririm.
(إذا إعتذر (شول بول) من (مّكانشند سوف أُنهي هذا الأمر الآن