"إلى مدرسة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir okula
        
    • okul
        
    • Lisesi'
        
    • okulu
        
    • bir okulda
        
    • okula mı
        
    • okuluna mı
        
    • yatılı okula
        
    • Fakültesi'ne
        
    • okula gönderdi
        
    • okulana
        
    Ve bugün, Haryana'daki bir okula gittiğinizde, her şey farklı görünüyor. TED إذًا اليوم، عندما تذهب إلى مدرسة في هاريانا، تبدو الأمور مختلفة.
    Gergin olduğunu biliyorum, yeni bir okula gitmek, yeni arkadaşlar edinmek-- Open Subtitles أعلم بأنك متوتر، لأنك ستذهب إلى مدرسة جديدة وتكون صداقات جديدة
    Onu okulda attırabilirim, ...ikinci sınıf bir okula gitmesini sağlayabilirim, ...sonra da yeteneksiz zenginlerin son kalesi olan USC'ye. Open Subtitles يمكنني أن أتسبب في طردها إرسالها إلى مدرسة داخلية من الدرجة االثانية ثم إلى المعقل الأخير للأغنياء غير الكفؤ
    - Eczacı teyze yardım etti. - Kimsenin bana sataşmayacağı bir okul. Open Subtitles العمّة الصيدلانية ساعدتني، لذا يمكنني الذهاب إلى مدرسة ليس بها متنمّرين
    Plan şuydu; Anester Zafer Kız Lisesi'ne gidebilmemiz için para biriktirmişti. TED كانت الخطة أنها وفرت لنا بعض المال للسفر لنتمكن من الذهاب إلى مدرسة آنستر فيكتوري الثانوية للفتيات.
    Ivy League okulu'na erken kabul edileyim ve lütfen Harvard olsun. Open Subtitles ' مبكرا قبول إلى مدرسة إتحاد آيفي ورجاء إتركه يكون هارفارد.
    Onu başka bir okula göndermek istedim ama sınıf arkadaşlarını bırakmak istemedi. Open Subtitles أردت إرسالها إلى مدرسة بعيدة، إلا أنها لم تشأ أن تترك رفقائها.
    Annen ile ben seni askeri bir okula göndermeye karar verdik. Open Subtitles أمك وأنا قد قررت أننا يرسل لك إلى مدرسة داخلية عسكرية.
    Bir gün, takımımızdan biri bir okula gitmiş ve bir öğretmenin okulun bahçesinden taş ve sopalar alıp sınıfa götürdüğünü ve onları öğrencilere verdiğini görmüş. TED في أحد الأيام، ذهب أحد أعضاء فريقنا إلى مدرسة ورأى مُعلما يلتقط العصي والحجارة من حديقة في الخارج ويأخذها إلى داخل الفصول الدراسية ويعطيها للطلاب.
    Eğer bir okula gideceksem muhtemelen liberal kültürlü bir okula giderim. TED لو سأنني سأذهب إلى المدرسة، فعلى الأرجح أنني سأذهب إلى مدرسة بثقافة ليبرالية.
    Hatırlıyorum da bizimkiler neden beni ucuz bir okula yollamaz diye düşünürdüm. TED وأتذكر انني كنت أفكر ، أعني ، لماذا لا يأخذني هؤلاء الناس إلى مدرسة رخيصة التكاليف؟
    Ayrılmak zorundaysan başka bir okula git. Open Subtitles إذا كان لا بد من رحيلك فاذهب إلى مدرسة أخرى
    Yeni bir okula gelmek hiç bir zaman kolay değildir. Open Subtitles ليس الأمر سهلاً عندما تنتقل إلى مدرسة جديدة.
    Lastik kaplamayı öğreneceği özel bir okula gitmeyecek. Open Subtitles سيأخذ فرصته كالآخرين لن يذهب إلى مدرسة خاصة كي يتعلم من البداية
    Medlock seni yatılı okul gibi bir yere göndermemi istiyor. Open Subtitles ميدلوكو تريدني أن أرسلكِ إلى مدرسة داخلية لا
    Bu yüzden annenle ben, senin Cliffside Erkek Lisesi'ne gitmeye hazır olduğuna karar verdik. Open Subtitles أنك علي استعداد لتذهب إلى مدرسة كليف سايد للأولاد
    Büyük ödül NHRA Pomona Yarış okulu'nda tam burs, orada herkes... Open Subtitles الجائزة الكبرى عبارة عن منحة دراسية للذهاب إلى مدرسة سباق بومونا.
    Gittiğim bir okulda öğretmenler sınıfın ve tuvaletin inşaatını denetliyorlardı. TED ذهبت إلى مدرسة حيث كان المعلمين يشيدون بناء الصفوف ويشرفون على المرحاض
    Öğretmenleriyle çocukları özel okula mı göndermeni önerdi? Open Subtitles يتحدث عن الأطفال. المدرسين واقترح أن تنقل إلى مدرسة خاصة؟
    Yaz kampına mı, görgü okuluna mı yolladım seni? Open Subtitles ماذا فعلت.. أرسلتك إلى معسكرأو أرسلتك إلى مدرسة ؟
    yatılı okula ve üniversiteye gittim bunlar ilk başta beni çok rahatsız hissettirdi ama benim yeni dünyalara kapı açmama vesile oldular. Open Subtitles و ذهبت إلى مدرسة داخليه و إلى الجامعه تلك الأمور كانت غير مريحه في البداية و لكنها ساعدتني لفتح أبواب لعوالم جديدة
    - Hukuk Fakültesi'ne beraber gitmişler. - Evet, bugün öğle yemeği yedik. Open Subtitles لقد ذهبا إلى مدرسة القانون سوياً نعم ، تناولنا طعام الغداء اليوم
    Babam devreye girdi ve beni yatılı okula gönderdi. TED حينها تدخل أبي وقرر إرسالي إلى مدرسة داخلية.
    Ve çocuğu kaçıranlar beni St. Paul okulana çağırdı. Open Subtitles انهم كانوا المختطفين الذين دعوني إلى مدرسة القديس بول.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more