| George ya da Trimbell. Dean bir karar verdi mi? | Open Subtitles | ـ جورج أو تريمبل ـ هل اتخذ عميد الكلية قراره؟ |
| Kaybedecek bir şeyimiz olmadığını düşündüğü için bu kararı verdi. | Open Subtitles | وكان يعتقد بأننا لن نخسر شيئا ان اتخذ هذا القرار |
| Ve babasının ölümünden birkaç ay sonra onun yokluğundaki ilk hamlesini yaptı. | Open Subtitles | و بعد أشهر قليلة من وفاة أبيه اتخذ قراره الأول في غيابه |
| Doğal pozisyonunu al. Tepeye ulaştığında tüm gücünle fırla. | Open Subtitles | اتخذ الوضع الطبيعي أثناء ركوب الصعاب اندفع بقوة وبكامل قواك. |
| Askere gittin, artık karar ver. | Open Subtitles | وهاقد انتهت خدمتك العسكرية, لذا اتخذ قرارك |
| Ordu, gelişebilecek acil durumları karşılamak üzere bütün tedbirleri aldı. | Open Subtitles | الجيش اتخذ كل الاحتياطات لتلبية أي حالة طارئة او قد تتطور. |
| ilk adımı ele alın, dünyada yaşam ortaya çıktıktan hemen sonra. | TED | اتخذ الخطوة الأولى، حالما تظهر الحياة في الأرض |
| Belki Peder Merrin kimsenin izleyemeyeceği bir yol seçti. | Open Subtitles | ربما اتخذ الاب مارين طريق لا يمكن لاحد ان يتبعه |
| - Bitene kadar. - Peki bu emri kim verdi? | Open Subtitles | ـ حتى تغير الوضع ـ ومن اتخذ ذلك القرار ؟ |
| Sanki o kararı kendisi verdi gibi hissettim. | Open Subtitles | أعنني ، لقدبدا و كأنه اتخذ ذلك القرار بمفرده |
| Mac bir sürü yanlış karar verdi. | Open Subtitles | نعم نعم .. ماك اتخذ سلسلة من القرارات السيئة |
| Burada olan o. Bu birey seçimini yaptı | TED | وهذا ما يحدث هنا هذا الشخص قد اتخذ قراراً فردياً |
| Orospu çocuğu küçük kızı kendine kalkan yaptı. | Open Subtitles | أتعرفين انه اتخذ من طفلة درعاً ضد الرصاص؟ |
| Size söylemeli miyim bilmiyorum ama, Kral, Leydi Misseldon'u metresi yaptı. | Open Subtitles | سيدتي, أنا لا أعرف إذا كان لا بد لي من اخبرك ولكن اتخذ الملك من السيدة ميسلدون عشيقة له |
| - Mektubunu al. Gel otur. - Teşekkürler, efendim. | Open Subtitles | ها هي رسالتك , اتخذ مقعدا شكرا سيدي , شكرا جزيلا |
| Ayrı yaşıyor gibiyiz. Kendine metres al. | Open Subtitles | نحن نعيش في الغالب منفصلين - اتخذ عشيقة - |
| CTU'ya git, olanları dinle, sonra kararını ver. | Open Subtitles | اذهب الى الوحدة واستمع اليهم ومن ثم اتخذ قرارك |
| Bir an önce kararını ver çünkü birazdan ararlar. | Open Subtitles | حسناً، اتخذ قرارك بسرعة لأنهم سينادوا رقمي |
| Benim düşünceme göre... bir yerde, birileri ayrıntıları unutturma kararı aldı. | Open Subtitles | على حد علمي، شخصٌ ما ، في مكانٍ ما اتخذ قراراُ باقتطاع جزء من التكلفة |
| Buraya gelerek ve kendini ona ispatlamaya çalışarak büyük bir risk aldı, ve onu kurtarmak için her ne gerekirse yapacaktır. | Open Subtitles | لقد اتخذ مخاطرةً كبيرة بظهوره هنا، وإثبات نفسه لها وهو سيفعل ما يتطلبه الأمر لإنقاذ حياتها |
| Kraliyet varisi olması için bir cariye alın. | Open Subtitles | اتخذ محظية أرجوك، من أجل إنجاب الوريث الملكي. |
| Diğer iblis yanındayken seçebileceği tek şeyi seçti. | Open Subtitles | ونظراً لوجود الشيطان بجانبه، لقد اتخذ الخيار الوحيد لديه |
| İtaatsizlik ettiği için de, kendi değer yargılarını uyguladığı için bir Denizcinin iyiliğini düşünerek bir karar verdiği için bunun da sizin emrinizle bağdaşmadığı için cezalandırıldı, bu doğru mu? | Open Subtitles | و لأنه فعل، لأنه حاول تطبيق قيمه لأنه اتخذ قرار بخصوص رفاهية ضابط تعارض مع أحد أوامرك تمت معاقبته، أهذا صحيح؟ |
| - Siz seçim hakkına sahip olmayacaksınız, ama karar almadan önce | Open Subtitles | لم تتركوا لي اي خيار لكن قبل ان اتخذ اي قرار |
| Çıkana kadar ilişkimizle ilgili karar vermeyeceğimi söylemiştim ama çoktan kararımı verdim. | Open Subtitles | أخبرته أني لن اتخذ قرار حول علاقتنا حتى يخرج لكنّي قد قرّرت |
| Senin gözetiminde oldu senin dedektifinin düğünüydü ve kararları sen verdin. | Open Subtitles | لقد حدث وأنتِ المسئولة ,لقد كان زفاف محققتك وأنتِ من اتخذ الخيارات |