| Biliyorum çünkü sen olağanüstü bir kral olacaksın. | Open Subtitles | وأنا أعلم ذلك، لأنك ستصبح ملكا استثنائيا. |
| Dah önce hiçbir politikacı adayı desteklememiştim, ...ama bu seçimde, bir istisna yapacağım.... ...çünkü belediye başkanlığı için olağanüstü bir adayımız var. | Open Subtitles | لم أؤيد مرشحا سياسيا من قبل ولكن هذه الانتخابات, ساستثنيها لان لدينا مرشحا استثنائيا لمنصب العمدة |
| Son zamanlardaki tutuklama sayıları olağanüstü. | Open Subtitles | دعنا نقول فقط سجلها الاعتقال الأخير كان استثنائيا. |
| Bu olağanüstü zamanlarda olağanüstü bir değişimle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | هذه أوقات استثنائيه ونواجه تحديا استثنائيا |
| Şimdi ona, sıradanlığının sıra dışı olduğunu öğretmek lazım. | Open Subtitles | يجب أن يعلم أن كونه رجلا عاديا هو ما يجعله استثنائيا |
| Siz ve tavşanlarınız, olağanüstü. Affedersiniz. | Open Subtitles | انت وارانبك , استثنائيا , اعذروني |
| Hastalık o kadar dehşet vericiydi ki; Birleşik Devletler Başkanı durdurabilecek bir yol bulmak için olağanüstü bir ulusal çalışma başlattı. | TED | المرض كان كابوسا للأباء إلى درجة أن رئيس الولايات المتحدة أطلق برنامجا وطنيا استثنائيا لإيجاد طريقة للقضاء عليه ! |
| 1945 olağanüstü bir yıldı. | TED | 1945 كان عاما استثنائيا. |
| Çok da olağanüstü değildi. | Open Subtitles | لك اكن حقا استثنائيا جدا |
| olağanüstü bir şey oldu. | Open Subtitles | شيئا استثنائيا قد حدث |
| Fakat yapılan işin olağanüstü olması gerek. | Open Subtitles | يجب أن يكون استثنائيا |
| Limon ye-- bu olağanüstü olurdu. | Open Subtitles | الأخضر الـ... سيكون هذا استثنائيا |
| Ama Marcus Aurelius sıra dışı bir imparatordu. | Open Subtitles | لكن ماركوس اوريليوس كان امبراطورا استثنائيا |
| - Bilirsin, sıra dışı şeyler falan. | Open Subtitles | هذا ليس استثنائيا |