"الارتفاع" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yükseklik
        
    • yüksek
        
    • yükseklikte
        
    • yükseğe
        
    • irtifa
        
    • yüksekliği
        
    • yükselmeye
        
    • Gönder
        
    • yükseliyor
        
    • yükseklikten
        
    • yüksekten
        
    • Rakım
        
    • Yüksekliğe
        
    • ayağa kalksın
        
    • yüksekte
        
    Hedef nokta, don bir, 700 metre güney, Yükseklik sıfır- beş- sıfır. Open Subtitles مصدر الهدف , كلب واحد 700 جنوبا . الارتفاع صفر خمسة صفر.
    Ve bunları düşünebiliyorsunuz; Yükseklik, genişlik ve derinlik. TED ويمكنكم التفكير في هذه على انها الارتفاع , العرض والعمق
    yüksek rakımlı bir dağcılık gezisinin ters yönde olanı gibi birşey... farklı yönü iplerlen aşağıya doğru koşuyorsunuz. TED وانه نوعا مثل رحلة تسلق جبال عالية الارتفاع في الاتجاه المعاكس، إلا أن كنت تمرر سلسلة من هذه الأمور الى الاسفل.
    İyi hissediyorsunuz ama doğru yükseklikte değilsiniz. TED إ.ر: ولكنك تشعر بالعظمة، ولكن ليس لديك الارتفاع الصحيح.
    Sorun olmaz, Bayan Mueller. Yangının o kadar yükseğe erişmediğinden eminim. Open Subtitles لا عليكِ، أنا واثق أن النيران لم تصل إلى هذا الارتفاع بعد
    Aletlerim sadece irtifa ölçer ve saat. TED معداتي الوحيدة هي مقياس الوقت و الارتفاع.
    Basınç saati olabilir, indirir, yüksekliği değiştirirsen bu onu harekete geçirebilir. Open Subtitles ممكن ان تكون قنبلة بتوقيت مرتبط بالضغط اذا غيرت الارتفاع أو أي شئ قد يتسبب في تفجيرها يجب ان تجدها
    Bir uçak, siz bu yönde ilerliyorken yükselmeye başlar, böylece havalanır. TED حين تتحرك في هذا الاتجاه فإن الطائرة تبدأ في الارتفاع وبذلك تقلع.
    Uygun Yükseklik ve genişlik nedir? TED إذًا ما هو المعدل الصحيح بين الارتفاع والعرض؟
    Öğrenciler karar vermeli, pekala, Yükseklik önemli mi? Ölçüsü önemli mi? TED أن على الطلاب أن يقرروا، حسنا هل الارتفاع يؤثر؟ هل الحجم يؤثر؟
    Yükseklik, cinsel deneyimdeki zevki arttırır. Open Subtitles أتعلمين بأن الارتفاع العالي يحسن كامل التجربة الجنسية فهو يزيد الشعور النشوة
    2050 hikayesi, küresel gıda fiyatlarının 2008'de tüm zamanların en yüksek değerine ulaşmasıyla evrilmeye başladı. TED ظهر تصور حدوث أزمة للغذاء بحلول عام 2050 بعد الارتفاع غير المسبوق في أسعار الغذاء العالمية عام 2008.
    Benim balonum 500 kat genleşti ve en yüksek seviyedeyken bir balkabağı gibi görünüyordu. TED اما منطادي فسوف يتمدد 500 مرة وهو يشبه اليقطينة .. عندما يصل الى الارتفاع المطلوب
    Bununla birlikte, bu yükseklikte zihinlerimiz dağılacak. Open Subtitles ومع ذلك، في هذا الارتفاع عقولنا سوف تتعفّن
    Bu yükseklikte ve gaz maskem olmasına rağmen gözlerimi zor açık tutuyorum! Open Subtitles حتى ونحن بهذا الارتفاع مع ارتدائنا لأقنعة الغاز بالكاد .يمكنني ابقاء أعيني مفتوحة لأكثر من دقيقة
    yükseğe çıktıkça kabindeki hava basıncı değişir. Open Subtitles تبدأ في الارتفاع وضغط الهواء يتغير في المقصورة
    Bırak onu... İrtifa kaybediyorum. Open Subtitles ضعي هذا بالأسفل أنا غير قادر على الحفاظ على الارتفاع
    Eğer atlayacak olsam yüksekliği dert edeceğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles ان كنت أريد القفز هل عليّ القلق بشأن الارتفاع ؟
    Çocukların öğrenme seviyeleri azalmayı durdurmuş ve yükselmeye başlamış. TED مستويات تعليم الأطفال توقفت عن الانخفاض، و بدأت في الارتفاع.
    Gönder! Open Subtitles الارتفاع
    Arkadaki sıcaklık acayip artıyor. 10 saniye içinde 3,000 derece ve hâlâ da yükseliyor. Open Subtitles الحرارة ترتفع بشدة بالداخل، ارتفعت بمقدار 3000 درجة في 10 ثوان، وتواصل الارتفاع
    Prem abi, normalde bu yükseklikten düşen bir insan ölür. Open Subtitles اخبي بريم,عادة بعد بعد السقوط من هذا الارتفاع الاشخاص يموتون
    O kadar yüksekten düşmek ölümle sonuçlanabilir, ayrıca Guts ok yarası almıştı. Open Subtitles السقوط من هذا الارتفاع يمكن أن يكون قاتلاً وجاتس كان مصاباً بسهم
    Böylece, eğer yörüngemizi değiştirmemiz gerekiyorsa, hayatta ya da balonda, Rakım değiştirmemiz gerektiğini anlarız. TED لذا فنحن عندما نريد ان نغير مسارنا سواء كان ذلك في المنطاد او في الحياة فعلينا ان نغير الارتفاع
    Evet ama havanın azlığından dolayı o Yüksekliğe helikopter çıkaramazlar. Open Subtitles نعم ، لكن لا يمكن للمروحية الارتفاع بسبب شدة الهواء
    Herkes ayağa kalksın. Open Subtitles جميع الارتفاع.
    Daha önce hiç bu kadar yüksekte bulunmamıştım ve buza bu şekilde tırmanmak çok yorucuydu. Open Subtitles لم أكن أبدا في هذا الارتفاع من قبل و ها هو منهك جدا جدا أن تتسلق ثلج كهذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more