| Birazcık Keşif falan. Asıl senin ne işin var burada? | Open Subtitles | القليل من الاستطلاع ما الذي تفعله انت هنا بحق الجحيم؟ |
| Keşif Destek Takımıyla at arabalarını koruyanların arasında yer alacaksınız. | Open Subtitles | ستكونون بين الفريق الذي يحرس العربات و فريق دعم الاستطلاع |
| Hikâye 50 küsur yıl önce, ABD hükümeti foto Keşif uydularının ilk jenerasyonunun ortaya çıkmasıyla başlıyor. | TED | القصة تبدأ منذ أكثر من 50 عاما مع إطلاق الجيل الأول من أقمار الاستطلاع للولايات المتحدة |
| merak ve Keşif oyun sahnesidir bir parçasıdır. | TED | لكن حب الاستطلاع و الاستكشاف أجزاء من مشهد اللعب. |
| Ama planörler, Keşif süvarilerinin ciplerini beraberlerinde getirecekler ikili Vickers makineli tüfeklere tam olarak uygunlar. | Open Subtitles | معلومات الاستطلاع تنبىء بوجود مجموعة من السيارات الجيب المجهزة خصيصا مع رشاشات فيكرز |
| Tümen, Başçavuş Highway'i Keşif Takımı'na atamış. | Open Subtitles | الفرقه قد الحقت هايواى على كتيبه الاستطلاع خاصتنا |
| En azından şunu söyleyeyim, Keşif Takımı'ndakilerin motivasyonu sıfır. | Open Subtitles | الرجال فى كتيبه الاستطلاع اقل من ان يكونوا على درجه عاليه من الحيويه , واختصارا للقول |
| Komutanım, bu Üstçavuş Highway. Keşif Takımı'na atandı. | Open Subtitles | هذا هو المقاتل سيرجنت هايواى هو قد التحق بكتيبه الاستطلاع |
| Evet! Keşif Takımı usulü bir hoşgeldin ve maalesef güle güle partisi. | Open Subtitles | اجل , انت عارف , اسلوب الترحيب فى وحدات الاستطلاع وبالضروره اسلوبهم فى توديعك |
| Evet Üstçavuş. Binbaşı, Keşif Takımı'nı eğitim amaçlı kullanmak istiyor. | Open Subtitles | اجل , جانى , الميجور يريد ان يستخدم فصيله الاستطلاع كاداه للتدريب |
| Asker, bugün Keşif Takımı'nın kıçını tekmeleyeceğiz. | Open Subtitles | مارينز , اليوم سنقوم بركل مؤخره البعض من فصيله الاستطلاع |
| Jones, 2. Tabur, Keşif Takımı. | Open Subtitles | جونز , سيدى , الكتيبه الثانيه , فصيله الاستطلاع |
| Bu doğru! Bugün sipariş verin ve Keşif Plakçılıktan albümünüzü alın. | Open Subtitles | اطلبه اليوم واحصل على هذا التسجيل : من تسجيلات الاستطلاع . |
| Gidelim Keşif Takımı. Düzen al. | Open Subtitles | حسنا , دعنا نحرك فصيله الاستطلاع الى الخارج انضم الى التشكيل |
| Keşif aracından gelen sinyali çözüyorum. | Open Subtitles | تَرْجَمَنا الإشارةِ مِنْ طائرة الاستطلاع بدون طيّار. |
| Bir çok Keşif uçağı gönderdik ama onları bulamadılar. | Open Subtitles | لقد أرسلنا طائرات الاستطلاع في كل الانحاء وفوق المحيط الهادي لننا لم نجد شيئا يجب أن يكونوا في مكان ما |
| Bir çok Keşif uçağı gönderdik ama onları bulamadılar. | Open Subtitles | لقد أرسلنا طائرات الاستطلاع في كل الانحاء وفوق المحيط الهادي لننا لم نجد شيئا |
| Jonathan Wallace, 7. Hafif Silahlı Keşif Tugayı, 3. | Open Subtitles | جوناثان والاس كتيبة الاستطلاع الخفيفه المدرعه السابعة |
| Anketler yapıldı, bu Anket 10 yıl önce yapılmıştı. | TED | استطلاعات للرأي, هذا الاستطلاع تم عمله قبل عشرة أعوام. |
| Hayır, bir araştırma komitesi oluşturmak için 50 bin dolara ihtiyacımız vardı. | Open Subtitles | لا نحن اردنا الخمسين دولار للإشتراك في لجنة الاستطلاع |
| Deneyler tamamlandığında... bütün denekler bu anketi doldurdu. | Open Subtitles | عندما اكتملت التجارب كل الأشخاص الذي أجريت عليهم التجربة أرسلت إليهم هذا الاستطلاع |