| Zorla haneye giriş, hayvanlara kötü muamele, araçla kasten adam öldürme girişimi. | Open Subtitles | الاقتحام و الدخول. وَحْشيَّة حيوانية. محاولَة قتل غير متعمّدَ خاص بالعرباتَ. |
| Eve giriş günüyle ilgili sağlam tanığı var. | Open Subtitles | بالطبع لديها حُجَّة غياب قوية لحادثة الاقتحام |
| Pozisyonunuz koruyun. SWAT ekibi geliyor. Beş dakika içinde oradalar. | Open Subtitles | ابقوا في مواقعكم , قوة الاقتحام بالطريق بعد خمس دقائق |
| Maalesef haneye tecavüz ile ilgili suçlamanın mahkemesi salı gününden önce görülmeyecek. | Open Subtitles | للأسف , استدعائكما بخصوص الاقتحام لن يكون قبل يوم الثلاثاء |
| Hiçbiriniz zorla içeriye girme konusunda bir şey biliyor mu? | Open Subtitles | هل يعرف احدكم الحقيقه حول عمليه الاقتحام |
| Seni temin ederim ki zorla girmeye çalışmıyorum. | Open Subtitles | أؤكد لك أنني لا أحاول الاقتحام |
| Laboratuara giriş hakkı vardı ve dün gece evimiz dağıtıldığında o da oradaydı. | Open Subtitles | دخل إلى المعمل ... و كان في منزلنا ليلة البارحة عندما حدث الاقتحام |
| Biz giriş bulur bulmaz özel kuvvetler hazır olacak. | Open Subtitles | سأجعل فريق الاقتحام على استعداد حالما نتمكن من.الدخول |
| Zorla giriş izine rastlamadık. | Open Subtitles | لم نجد اي دليل على الاقتحام عنوة |
| Zorla giriş izine rastlamadık. | Open Subtitles | لم نجد اي دليل على الاقتحام عنوة |
| Cekete bakıyor. SWAT personelinin kapıda hazır olmasını istiyorum. Sessizce. | Open Subtitles | انها تبحث فى الستره ، اريد كل شخص من فريق الاقتحام عند الباب |
| Kapıdaki SWAT ekibi, geri çekilin. Kapıdan geri çekilin. | Open Subtitles | فريق الاقتحام عند الباب ، تراجعوا ابتعدوا عن الباب |
| haneye tecavüz, soygun gibi suçlardan tutuklananlar için. | Open Subtitles | أي أحد تم اعتقاله بسبب التربص الاقتحام عنوة و السرقة |
| Kovulduğunuzu yüzünüze söylemekle kalmayıp sizi haneye tecavüz, mala zarar verme ve diğeri neydi? | Open Subtitles | ليس فقط يمكنني ان اطركم وجهاً لوجه يمكنني ان اتهمكم بالخلع و الاقتحام , تخريب البضائع و ماذا ايضاً ؟ |
| Eğer onları hayatta tutmak istiyorsanız, terminale girme teşebbüsünde bulunmayın. | Open Subtitles | لو أردتم أن يبقوا أحياء فلا تحاولوا الاقتحام أبدأ كل أذان مصغية |
| Yaklaşık altı aydır. - Gerçekten mi? Çünkü zorla içeri girmeye çalışıyormuşsun gibi gözüküyor da. | Open Subtitles | أجل، منذ ستة أشهر - حقاً، بدى وكأنك تحاول الاقتحام - |
| İçeri zorla girildiğine dair bir şey bulamayacaksınız, çünkü bu tecavüz değil. | Open Subtitles | انك لن تجد اي اثار الاقتحام بالقوة لأنه ما كَانَ إغتصاب أَو سرقة. |
| Meskene tecavüz, her şeye değişik bir tat katıyor. | Open Subtitles | الاقتحام والدخول يجعل كل شئ بطعم .. مختلف |
| Çin Konsolosluğu Güvenlik Müdürünün buraya gelip Saldırı hakkında soruşturma yapmasına izin vermiş. | Open Subtitles | لقد صرح لرئيس أمن القنصلية الصينية أن يأتي إلى هنا لاستجوابنا بشأن الاقتحام |
| Evime girilmesi onu korkutmuş. | Open Subtitles | حسناً، الاقتحام الذي حدث بمنزلي فعلاً أرعبها |
| Son zamanlarda komşularınızda da birkaç hırsızlık olayı oldu. | Open Subtitles | لكن هناك عدد من الاقتحام حصل في الحي مؤخرا |
| Eve girmiş. | Open Subtitles | هى الاقتحام |
| Bayan Girard, izinsiz girdiğimiz için özür dilerim. | Open Subtitles | سيدة جيرارد عذراً على الاقتحام |
| Kaynak her kim ise, Nina'nın başına gelen haneye tecavüzü herkesten önce biliyordu. Bu onu bizim sapığımız yapabilir. | Open Subtitles | أياً كان المصدر فهو كان يعرف بشأن الاقتحام المنزلي من قبل، ربما يكون هو الفاعل |