| Daha bir teshis koymadan, uzerinde deney mi yapmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتريد التجريب فيه؟ قبل أن نستقر على تشخيص؟ | 
| ...deney yapmasından dolayı suçlu olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | في التجربة على على أشياء لا يجدر به التجريب عليها | 
| Bu motoru yeni aldım. Bir deneme modeli bu. | Open Subtitles | لقد إشتريت هذا الزورق الآلي حديثاً إنه نموذج قيد التجريب | 
| Böylece bir deneme yanılma arayışı içinde oldum. | Open Subtitles | لذلك فقد مررت بفترة من التجريب والبحث العميق | 
| Her gece deneyler yapabilmem için gerçekten, laboratuvarın anahtarını verdiler. | TED | مباشرةً أعطوني مفتاح المخبر، لأتمكن من التجريب طوال الليل، كل ليلة. | 
| Bilimde deneyler yoluyla öğreniriz değil mi? | Open Subtitles | حسنا,في العلم نحن نتعلم من التجريب,صحيح؟ | 
| Genç olduğunu ve deney yaptığını biliyorduk. | Open Subtitles | نعرف انك كنت يافعا و أردت التجريب | 
| 18. yüzyıl deney çağıydı. | Open Subtitles | كان القرن الثامن عشر هو عصر التجريب | 
| Evet, sadece deney yapmak... | Open Subtitles | أجل، إنها فقط .. قيد التجريب ... و | 
| Yakıtlarla deney yapmak istedim. Victor miyoptu. | Open Subtitles | أردت التجريب مع الوقود | 
| Yapmayın! Keşif deney gerektirir. | Open Subtitles | الاكتشاف يتطلب التجريب. | 
| Keşif deney gerektirir. | Open Subtitles | الاكتشاف يتطلب التجريب. | 
| deneme amacıyla işe aldık. Elbette sizin onayınızı bekliyor. | Open Subtitles | كان تحت التجريب لفترة من الوقت وبانتظار موافقتك بالطبع. | 
| Değerlendirme başka bir mevzu, son dönemde bunun hakkında edebiyatta, eğitim dünyasında birçok şey duyuyoruz, ama değerlendirme geri bildirime tekabül ediyor, deneme ve yanılma şansı veriyor. | TED | التقييم هو شيء واحد فقط. سمعتم الكثير حول التقييم في الأدبيات التربوية في هذه الأيام، لكن التقييم يرجع في الحقيقة للمراجعة والفرصة في التجريب والخطأ. | 
| Bu üç haftalık bir deneme süresi. Müdür daha sonra karar verecek. | Open Subtitles | فترة التجريب ستكون لثلاثة أسابيع وبعد ذلك سيقرر المدير . | 
| Klinik deneme safhasında olan çeşitli ürünlerimiz var. | Open Subtitles | لدينا منتجات مختلفة في مرحلة التجريب | 
| Tamam, açıkcası kendi üzerinde yapılan deneyler konusunda hastanenin politikasını yeniden ifade etmem gerekecek. | Open Subtitles | حسنا, يظهر لي وجوب تجديد سياسة المستشفى مجددا نحو التجريب على الذات | 
| Onların jenerasyonu, seksi deneyler yapmayı sever. | Open Subtitles | هذا الجيل هو كل شيء عن التجريب الجنسي. | 
| Seks konusunda deneyler yapmak gayet normal. | Open Subtitles | من الطبيعي تماما التجريب بالجنس | 
| Bence her evlilik için deneyler sağlıklıdır. | Open Subtitles | و أعتقد أن التجريب صحي لأي زواج |