| Tanıştırayım: Parlak geleceği olan estetik cerrah, | Open Subtitles | اسمح لى أن أقدم لك جراح التجميل الشاب العبقرى |
| Archie, Onunla estetik ameliyat hakkında senin konuşmanı istiyorum. | Open Subtitles | ارشى اريدك ان تتكلم معها عن عمليه التجميل |
| Dünyanın en iyi cerrahlarından biriyim... plastik cerrahide ve K.B.B.'de iki diplomam var. | Open Subtitles | أنا جرّاح من الطراز الأول مع شهادتين في التجميل وجراحة الأنف والأذن والحنجرة |
| Bak parmağıma makyaj bile yaptım, boşluğu belli olsun diye. | Open Subtitles | انظر، حتى أنّي رسمت حلقة حول إصبعي باستخدام مساحيق التجميل |
| güzellik uzmanı da maliyet bütçesinin içinde merak etmeyin. Tamam mı. | Open Subtitles | تكاليف خبيرة التجميل من ضمن الـميزانية، لا تقلق، هل هذا جيد؟ |
| İşim insan vücudunun rahatlığına ve güzelliğine adanmış- yatak, şilte, kumaş, giyim, kozmetik. | Open Subtitles | عملي مكرّس لأجل راحة وجمال الجسم البشري الأسرة والفرش والأقمشة .الملابس، ومستحضرات التجميل |
| Archie, onunla estetik ameliyat hakkında konuşmanı istiyorum. | Open Subtitles | ارشى اريدك ان تتكلم معها عن عمليه التجميل |
| estetik cerrahım, burnuma top gelebilecek faaliyetlere katılmamı istemiyor. | Open Subtitles | جرّاح التجميل لا يُريدني أن أقوم بأيّ نشاط قد تتطاير فيه الكرات أمام أنفي |
| Şu çirkin estetik ameliyatından öncesini. Şimdi ise Soupy Sales gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا قبل عملية التجميل الرديئة لها لكنها الآن تشبه مرقات الدجاج |
| Ben estetik cerrahiye inanmıyorum. En azından şimdilik. | Open Subtitles | أنا لا أؤمن بجراحات التجميل حسنآ, ليس بعد |
| Buradaki abimiz, Gangnam'daki en iyi plastik cerrah, meme uzmanı Dr. Kim. | Open Subtitles | هُنا الأخ الأكبر.. طبيب في عيادة جراحة التجميل .ومتخصصٌ في جراحة الصدر |
| plastik cerrahi kusurlarımızı saklayabilir, ama aslını hiçbir zaman saklayamaz. | Open Subtitles | . جراحات التجميل تخفي الأضرار ولكن لا يمكننا الهرب . عن أصل الشر |
| plastik cerrah birkaç test daha yapmak istiyor. | Open Subtitles | جراح التجميل يريد لبذل المزيد من الاختبارات على بلدها. |
| Otel odasında ispermeçet içeren başka makyaj malzemesi var mı? | Open Subtitles | هل يوجد اى من مستحضرات التجميل بغرفتها تحتوى على العنبرية |
| makyaj malzemelerini yere dökmüş ve yerde yuvarlanmış gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدينَ كأنّكِ سكبتِ مستحضراتِ التجميل على الأرض و تمرّغتِ فيها. |
| Biz kostüm ve ışık tasarımcılarıyız ve de kendi dünyamızın makyaj sanatçıları ve kendi dünyanızın set tasarımcısı olarak düşünmenizi istiyorum. | TED | نحنُ مصممو الأزياء والأضواء وفنانو التجميل في حياتنا الخاصة، وأرغبُ أن تفكروا حول كونكم مصممي المشاهد في عالمكم الخاص. |
| Bir bilgisayar dükkanı açtı sonra da güzellik uzmanı olmak için eğitim aldı ve başka bir kurdu. | TED | فتحت متجر لاجهزة الحاسب الاّلي وثم درست لتعمل في التجميل وفتحت نشاطاً اّخر |
| Parlak ve ışık saçan yeşil tonuyla, güzellik ürünleri ve mücevheratta da kullanıldı. | TED | مادة ذات لون أخضرمتوهج ومضئ، كما تم استخدامها في مستحضرات التجميل والمجوهرات. |
| Ne yazık ki bu akşam burada diğer güzellik uzmanlarıyla toplantım var. | Open Subtitles | على اي حال , لدي عزيمة هنا الليلة مع صديقاتي من محل التجميل |
| Annem beni kozmetik okuluna göndermek için her türlü fedakarlıkta bulundu. | Open Subtitles | .. أمي قد ضحت بكل شيء حتى ترسلني إلى مدرسة التجميل |
| - Evet. Sabun, kozmetik, bebek maması gibi ürünleri yapmak için kullanıyorlar. | Open Subtitles | يستعملونه لصنع منتجات مختلفة مثل الصابون و مستحضرات التجميل و أطعمة الأطفال |
| Kozmetoloji okulunda ilk iki haftamı tamamladım. | Open Subtitles | لقد أنهيت للتو أول أسبوعين في مدرسة التجميل |
| Kadın makyajı olup ama kadın makyajı gibi gözükmeyen bir ürününüz var mı? | Open Subtitles | هل لديك بعضا من مستحضرات التجميل هذا , الا يبدو مثل النساء ؟ |
| Başka bir iyi yerde siyah saç deneyen beyaz kızların olduğu kuaförlerdir. | Open Subtitles | ,ومكان اخر رائع صالونات التجميل حيث تحاول البنات البيضاء صبغ شعرهن أسود |
| Sonra, uçmuştum adeta üst kattaki salona çıktım, beşinci kattakine ve masaj ile Yüz bakımı yaptırdım ve faturayı ödemeden sıvıştım. | Open Subtitles | ومن ثم كنت منتشية للغاية لدرجة أني صعدت إلى صالة التجميل بالطابق الخامس وحصلت على تدليك لجسمي ووجهي وتهرّبت من الدفع. |
| Boru bombaları: Neyle yapılır? pudra, ya da bebek pudrası? | Open Subtitles | بماذا تُصنع القنابل الأنبوبية مسحوق التجميل أم مسحوق الأطفال ؟ |
| Okuldan ayrıldın ya bir kez | Open Subtitles | تارك مدرسةِ التجميل |