"التعساء" - Translation from Arabic to Turkish

    • Mutsuz
        
    • sefil
        
    • zavallı
        
    • talihsiz
        
    • zavallılardan
        
    • zavallılara
        
    Bugün SECNAV'ın nerede olacağını bilen, bir sürü Mutsuz iş ortağınız vardı. Open Subtitles العديد من جماعتك التعساء عرفوا بالتحديد أين سيكون وزير البحرية اليوم.
    Birkaç Mutsuz ve üzgün seyyahın buraya gelip ülkenize tutucu mazoşizm mesajını bulaştırmasının sizin suçunuz olmadığını biliyorum. Open Subtitles أعلم أنه ليس خطأكم العديد من الحجاج التعساء والحزينين وصلوا لهنا وأصابوا بلادكم بلوثة التزمت المازوشي
    Ama şirketteki bu sefil insanlardan hiç biri benim kim olduğumu bilmiyor. Open Subtitles لكن . لا احد من هؤلاء التعساء بالشركه . يعرفون من انا
    Ve onları, sefil komşularından ve arkadaşlarından neyin ayırdığını saptamaya çalışıyorlar. Ve ortaya çıkan şu ki, TED ويحاولون تحديد مالذي جعلهم مختلفين عن اصدقائهم وجيرانهم التعساء وأتضح
    Ama ben nöbete kaldığımda boyunlarında delik olan zavallı kanserlilere bakıyorum her yerde tükürük, gargara, iğrenç kokular ve hastalık var. Open Subtitles لكن عندما أعمل بهذه النوبة أجد مرضى السرطان التعساء بفتحات في أعناقهم، يبصقون ويتغرغرون، برائحة نتنة جرّاء المرض والوهن
    Öyle oldu. zavallı insanları sadece gagalamak için oradalar. Open Subtitles ذلك هو حال التعساء الفقراء هم فقط موجودن لكي يشتمهم الغير
    Ne yazık ki görevim olmadık yerlerde mutlu sonları uydurmak değil talihsiz Baudelaire çocuklarının yaşamlarındaki gerçek olayları aktarmak. Open Subtitles ولكن مهمتى ليست كتابة النهايات السعيدة وليس التأليف ولكن كتابة النهايات الحقيقية . فى حياة أطفال بولدير التعساء
    Ben de bir zamanlar, o aşağıda gördüğünüz zavallılardan biriydim. Open Subtitles كنت قبلاً واحد من هؤلاء التعساء التافهون الذين تراهم
    Hayır, aksine bunca Mutsuz çifti görünce ilişkimiz için daha da şükrediyorum. Open Subtitles كلا، كلا، إنه العكس. تواجدي قرب كل أولئك الأزواج التعساء يجعلني أكثر امتنانا لما لدينا.
    Mutsuz azizeler baştan kaybeder. Open Subtitles القديسون التعساء يضيعون منذ البداية.
    Hayır. Sadece her zamanki Mutsuz yatırımcı. Gerçi... Open Subtitles كلا ، فقط المستثمرين التعساء المعتادين على الرغم من...
    sefil günahkar birim, robot cennetine giden yol burada yatar Ulu Kitap 3.0'da. Open Subtitles وحدة الآثمين التعساء. هنا السبيل إلى جنة الروبوت في الكتاب الطيب، 0ر3.
    Yine o sefil görünüşlü insanlar. Open Subtitles إنهم هؤلاء التعساء مرة أخرى
    Şu sefil halinize bir bakın! Open Subtitles و أنظروا لأنفسكم أيها التعساء!
    Bu zavallı aristokratlar evlerini ısıtamıyorlar bile! Open Subtitles هؤلاء الارستقراطيون التعساء يعجزون حتي عن تدفئة منازلهم
    Bu zavallı biçareler Tanrı'nın ellerinde güvende olacak. Open Subtitles هؤلاء التعساء سيكونوا آمنين بين أيادي الرب
    Bunu başka kimse istemezken biz zavallı garibanları kurtarmak istiyordu. Open Subtitles هي أرادت إنقاذّنا نحنُ التعساء المساكين بينما لم يكن أحد يريدنا
    Ne yazık ki görevim olmadık yerlerde mutlu sonları uydurmak değil talihsiz Baudelaire çocuklarının yaşamlarındaki gerçek olayları aktarmak. Open Subtitles و لكن مهمتى ألا أكتب نهايات سعيدة بل أوثق الحقائق التى حدثت مع الأطفال التعساء
    Beyler! Nöbetteki talihsiz ruh kimdi? Open Subtitles المناوبة الثامنة، أيّ منكم أيّها التعساء كان يتولى الرقابة؟
    Nöbetteki talihsiz ruh kimdi? Ben! Open Subtitles المناوبة الثامنة، أيّ منكم أيّها التعساء كان يتولى الرقابة؟
    Bu zavallılardan biri şimdi affedilecek. Open Subtitles احد هولاء التعساء سوف يعفى عنه
    Siz zavallılardan biri kellemi alana kadar Essex'in lideri benim. Open Subtitles ... ولكني ما زلت السامهين لسحرة الايسكس إلى ان يتمكن أحد التعساء القبيحين منكم من قطع رأسي
    Bu nankör zavallılara yardım etmekten bıktım. Open Subtitles لقد اكتفيتُ من محاولاتي لمساعدة هؤلاء التعساء الجاحدين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more