"الحياة نفسها" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayatın kendisi
        
    • yaşamın kendisi
        
    • hayatın kendisinden
        
    • Yaşamın kendisinden
        
    • hayatın ta kendisi
        
    Hayatta en korkunç şey hayatın kendisi. Çocuklarım için çok endişeleniyorum. Open Subtitles ان أكثر الأشياء اثارة للخوف في الحياة , هي الحياة نفسها
    Ama hayatın kendisi bir mucizedir--insanlar niçin yaşar ve ölürler, niçin başkalarını incitir ya da incinirler--bu hâlâ bir gizem. Open Subtitles لكن معجزة الحياة نفسها , سبب حياة و موت الناس . . سبب ألامهم او تسببهم في الالم مازال غامضاً
    Duygularımdan daha güçlü olan şey ise; benim farkındalığımdır çalkantılı olan sadece cinsiyetler sadece kimlikler değildir hayatın kendisi bir çalkantıdır. TED وأقوى من مشاعري هناك وعيي أنه ليس الجنس فقط، وليست الهوية فقط، إنما الحياة نفسها مضطربة.
    Artık insanların yaşamları hakkında değil de yaşamın kendisi hakkında yazacağım. Open Subtitles بعد الآن، ليس الكتابة عن حياة الناس، بل عن الحياة نفسها
    Yani, senin bu savaşa hayatın kendisinden daha değer vermene. Open Subtitles أعني، هذه المعركة من يدكم يستحق أكثر من الحياة نفسها.
    Kaçamadığın mazinle birlikte burada kalmalısın Yaşamın kendisinden daha çok seni seven ruhlarla. Open Subtitles يجب أن تبقي هنا مع الماضي الذي لا يمكنك الهروب منه مع الأشباح الذين تحبهم أكثر من الحياة نفسها
    Bu hayatın ta kendisi. Hayatı hissetmiyor musun? Open Subtitles هذه هي الحياة نفسها هل لا تستطيع أن تشم الحياة
    Fakat ne yazık ki, hayatın kendisi gizemli bir şekilde bu oyuna sızdı. Open Subtitles ولكن, للأسف, الحياة نفسها بدأت ان تتدخل بشكل غامض فى هذه اللعبة
    hayatın kendisi bile "sebebi olmayan" anlarla doludur. Open Subtitles لأنّ الحياة نفسها مليئة بالعديد مِن بالأمور اللاعقلانية.
    hayatın kendisi bile "sebebi olmayan" anlarla doludur. Open Subtitles لأنّ الحياة نفسها مليئة بالعديد مِن بالأمور اللاعقلانية.
    Zaten hayatın kendisi sadece bir rüya. Open Subtitles الحياة نفسها يمكن أن لا تكون أكثر من حلم
    Hayır, değil. Bu hayatın kendisi: Open Subtitles لا , هو ليس كذلك بل هو الحياة نفسها
    Hayatın yansıması değil, hayatın kendisi. Open Subtitles ليس إنعكاس للحياة، بل الحياة نفسها.
    Uzay, zaman, hayatın kendisi. Open Subtitles الفضاء, و الزمن, و الحياة نفسها.
    Uzay, zaman ve yaşamın kendisi. Open Subtitles الفضاء والزمن وحتى الحياة نفسها
    Ayrıca yaşamın kendisi gibi olanaksız. Open Subtitles لذا، من غير المحتمل، مثل الحياة نفسها.
    Fakat yaşamın kendisi devam edecek. Open Subtitles ولكن الحياة نفسها تبقى.
    Onun kanının damarlarımda dolaşması... hayatın kendisinden daha tatlıydı. Open Subtitles دمائها كنت تجري في شراييني اجمل من الحياة نفسها
    Onun kanının damarlarımda dolaşması... hayatın kendisinden daha tatlıydı. Open Subtitles دمائها كنت تجري في شراييني اجمل من الحياة نفسها
    Yaşamın kendisinden daha çok onun ölümünü izledim. Open Subtitles اكثر من الحياة نفسها ورايتها وهى تموت
    Ama Yaşamın kendisinden daha korkunç değil. Open Subtitles ولكن لا أكثر فظاعة من الحياة نفسها.
    O asla ölemez San. O hayatın ta kendisi. Open Subtitles ابدا انه الحياة نفسها ليست ميته يا سان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more