"العالم الآخر" - Translation from Arabic to Turkish

• diğer dünya
• diğer dünyada
• Öbür dünya
• diğer tarafı
• diğer tarafta
• öbür dünyaya
• diğer dünyayı
• diğer evrenden
• öteki dünyaya
• diğer dünyaya
• Diğer taraf
• Öbür tarafa
• diğer tarafa
• öbür dünyada
• Öteki tarafta

Peki, ben sevindim bu diğer dünya bu dışında tamam yaptı.
أنا سعيد أنكن خرجتن من هذا العالم الآخر بخير

Ama, bu diğer dünyada muhtemelen çalışır anlamına gelir bizi istedi, seni eve anlamına gelir.
لكنه أرادنا أن ندخل إلى هذا العالم الآخر و هذا يعني أنها غالياً ستعمل و هذا يعني أن بإمكاننا أن نعيدك إلى ديارك

Ama biliyorsunuz, Bayan Santiago, Öbür dünya hakkında birşey söylemiyor, yani inançlı olmalısınız, Bayan.
ما من إثبات علي وجود العالم الآخر, لذا يجب أن تتحلي بالإيمان.

diğer tarafı buraya kimin getirdiğini?
إذا كنت أنا من سحب هذا المكان إلى العالم الآخر ؟

diğer tarafta onları bekleyen birileri olmalı.
لابد ان احداً ما ينتظرهم في العالم الآخر

Ama az önce filmdeki aşığının seni vurup, öbür dünyaya yollayışını izledim.
ولكنني شاهدت للتو كيف أن عشيقك السينمائي أطلق عليك الرصاص مرتين وأرسلك إلى العالم الآخر

Bu şekilde daha iyi olan diğer dünyayı keşfedebilecekti.
ليتمكن من إكتشاف العالم الآخر والأفضل

diğer evrenden gelen bu nesneler bir parıltı yayar. Özel bir enerji işaretleri vardır.
تصدر الأغراض من العالم الآخر وميضاً، كإشارة طاقية مميزة لها.

Şu an öteki dünyaya ait işlerle uğraşmadığımı yaz kenara.
ربما إنّك تلاحظ إنني لم أعد أتعامل مع العالم الآخر.

diğer dünyaya uygun temiz bir cübbe getir.
أعطه ثوباً جديداً يليق برحلته إلى العالم الآخر

Şu bana anlattığın diğer dünya çizgileri konusunda hâlâ bazı şüphelerim var.
لديّ شكوكٌ حول خطّ العالم الآخر الذي تتكلّم عنه

Sen diğer dünya çizgilerinde benimle uzun zamanlar geçirmiş olabilirsin... bu dünya çizgisinde benim için birer rüyadan ibaretler.
لابدّ أنّك قضيت الكثير من الوقت معي في خطّ العالم الآخر كان كلّ هذا كالحلم

İnsanlarımız, annenin seni diğer dünyada saklamasına yardım etti.
قومنا ساعدوا أمك في أخفائك في العالم الآخر

diğer dünyada ordular atom silahlarını genişletiyor,
الجيوش في العالم الآخر جعلوا قنابلهم الذرية أكبر،

Bir çeşit Öbür dünya mahkemesi. Beni ve kızımı kurtarabilecekleri söyleniyor.
عبارة عن محكمة في العالم الآخر على إفتراض أنهم يستطيعوا إنقاذي انا وطفلي

Evet. Onun diğer tarafı düzeltmek gibi bir niyeti yoktu.
أجل، لم يكن ينوي أبداً أن يصلح العالم الآخر

İki evren ilk etkileşime girdiğinde diğer tarafta cılız bozukluklar yarattı.
حين تفاعل عالمانا أوّل مرّة، تسبب في ظهور نقط ضعيفة في العالم الآخر.

Ve öldüğünde, umarım en kısa zamanda, ...muhtemelen o gücü de beraberinde öbür dünyaya götürecek.
وعندما يموت الذي أتمناه قريبا جدا لربما هو يمكن أن يأخذ تلك القوة معه إلى العالم الآخر

Bu yüzden diğer dünyayı yeniden yaratacağız.
لذلك سوف نعيد إنشاء العالم الآخر

Elimden geldiğince çabuk bir biçimde, onu öteki dünyaya postaladım.
وسرعان ما يمكن، أنا أرسلت لها إلى العالم الآخر.

Baban, sen daha bebekken seni diğer dünyaya götürdü.
أخذكَ والدكَ إلى العالم الآخر حينما كنتَ صغيراً

Bu şey, diğer taraftan, ortada bu taraf ile Diğer taraf arasında bir geçiş aracı.
هذه الأشياء، العالم الآخر إنها منطقة الوسط منطقة الإنتقال بين هنا وهناك

Öbür tarafa geçmeyi kastetmiştim Bak.
قصدي أن تعبر إلى العالم الآخر عالم الأموات

diğer tarafa karşı kendimizi savunabilir hale gelebiliriz.
سنقدر على الدفاع عن أنفسنا ضد العالم الآخر

Kardeşimizi arayarak öbür dünyada geziniyor.
الذي يحوم في العالم الآخر . باحثاً عن شقيقتنا في الضوء

- Öteki tarafta. - Sen neden bahsediyorsun?
العالم الآخر - ما الذي تتحدث عنه؟