| Kurbanlar arasında benzerlik olmadığından,.. ...katili durdurmak hemen hemen imkansız. | Open Subtitles | بدون نمط مميز لاختيار الضحايا, من المستحيل عمليا ايقاف القاتل |
| kadın sünnetini durdurmak için mücadeleye yeni başladığında, dışlanmıştı, kovulmuştu, kötülenmişti, tüm toplum ona sırtını dönmüştü. | TED | تناضل من أجل ايقاف ختن الاناث في مجتمعها أصبحت منبوذة، تم نفيها و قذفها و انقلب المجتمع باكمله ضدها. |
| Şimdiye dek hiç olmadığı kadar azimli. Bu bombayı durdurmaya kararlı. | Open Subtitles | ومصمم عليه كما لم ارى من قبل ومصمم على ايقاف القنبلة |
| Bu, saniyede 30 kilometre hızla gelen bütün darbeleri durdurabilir. | Open Subtitles | يمكنها ايقاف أي قذيفة قادمة بسرعة 30 كيلومتر في الثانية |
| son dakikada, avukatı infazın iptal edilmesi için bir girişimde daha bulundu. | Open Subtitles | في اللحظة الأخيرة، محاميه حاول ايقاف تنفيذ حكم الإعدام. |
| Iddia. Alex Kane, Guneybatili nisanciyi tekrar cinayet islemeden durdurabilecek mi? | Open Subtitles | الرهان هل يستطيع كين اليكس ايقاف القناص قبل ان يقتل ثانيا؟ |
| Onun saldırısını durdurmayı mı kastediyorsunuz? | Open Subtitles | توقع خطوتُه التاليه ،انتي تعني ايقاف هجوم ما؟ |
| Treni durdurmak kolay değil, matmazel. | Open Subtitles | ايقاف القطار ليس بالعمل السهل , مدموازيل |
| Bu treni durdurmak için yüzlerce kişi çalıştı. | Open Subtitles | كان هناك ما يقرب من المائه شاركوا فى ايقاف ذلك القطار |
| Hava trafiğini durdurmak için onay istiyorlar. | Open Subtitles | سلطة الطيران تطلب ايقاف جميع رحلاتها ماذا يجب علينا ان نفعل؟ |
| Atları durdurmaya çalıştım. Ama tam da toynaklarının altına düştü. | Open Subtitles | لقد حاولت ايقاف الخيول, لكنه وقع تحت حوافرهن تماما |
| Ve bu gerçekleştiğinde korkularını kullanacağız ve onları projelerini durdurmaya zorlayacağız. | Open Subtitles | و عندما يحدث هذا اننا سوف نستغل خوفهم و نجبرهم على ايقاف التطور العمراني |
| Bence Dünya'ya olan saldırıyı durdurmaya çalışmalıyız önce. | Open Subtitles | أظن انه علينا ايقاف الهجوم على الارض اولا؟ |
| Dünyadaki tüm teknolojiyi durdurabilir. | Open Subtitles | و يمكنه ايقاف كل انواع الاجهزة التكنولوجية على الكوكب |
| Eğer kalkış iptal edilmeseydi, ...mekik, fırlatma rampasında infilak edebilirdi. | Open Subtitles | اذا لم يتم ايقاف تلك الرحلة لكان انفجر المكوك على منصة الاقلاع |
| Ve onu tek durdurabilecek olan bu. | Open Subtitles | و الشئ الوحيد القادر علي ايقاف ذلك هو هذا |
| son bir buçuk saattir doğru duyduysam bana söylediğin tek şey her şeyi bırakıp paranın peşinden gitmem. | Open Subtitles | ساعة ونصف إن كنت أسمعك بشكل صحيح هو ايقاف كل شيء وأذهب خلف المال |
| Elbiseni giymem karşılığında tabii, olanları durdurmayı isteyebileceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | كنت اعتقد انكِ تريدي ايقاف هذا من ان يحدث في مقابل ان البس انا فستانك |
| Ama yeterli bir bütçe ve sağlam bir araştırmayla bu hastalığın ilerleyişini durdurabiliriz. | Open Subtitles | , لكن بالأبحاث المناسبة و التمويل المناسب يمكننا ايقاف هذا الوباء |
| David üzerinde bir zamanlar olan bütün etkini kaybettin, eminim bu bir sorun olacaktır, ama Maureen Kingsley'yi durdurabilirsin. | Open Subtitles | لقد فقدت تأثيرك على "ديفيد" لذا انا متأكده ان هذا سيصبح مشكله كما انى اعرف انك قادر على ايقاف"مورين" |
| - Ben yarım saat içinde yanında olurum. Bir yolunu bulup bu felaketi durdurmamız gerek. | Open Subtitles | ساعود للعمل خلال 20 دقيقه وسنحاول ايقاف هذا الشئ |
| Buraya park etmek yasak. Kısa süre için bile duramazsınız. | Open Subtitles | هذه منطقة محظور الوقوف فيها، لايمكنك ايقاف سيارتك ولـو للحظة |
| Bu nesne herneyse, kalbi anında durdurma yeteneğine sahip. | Open Subtitles | مهما كان هذا الجهاز، لديه القدرة على ايقاف القلب فجأة |
| Bunu durduramazsın. Ben Asturias ve Leon kralıyım. | Open Subtitles | لن تتمكن من ايقاف ذلك الان انا ملك اوسترياس و ليون |
| Sektörlerini yerle bir etmek pahasına da olsa o embesilleri durduracağız. | Open Subtitles | يجب علينا ايقاف هؤلاء المُترهلين حتى وأن أضطررنا لحرق القطاع للأرض |
| Benim yüzümden daha fazla insan ölmeden bunu durdurmalıyız Nathan. | Open Subtitles | علينا ايقاف هذا نايثن قبل ان يموتو ناس اكثر بسببي |