| Peter Pan adından bir oğlan varmış... büyümemeye karar vermiş. | Open Subtitles | كان هناك ولد يسمّى بيتر بان قرّر أن لا يكبر |
| Pan Am 103 olayı var, USS Cole olayı var, | Open Subtitles | ،كَانَ عِنْدَنا بان أمُ 103 كَانَ عِنْدَنا الباخرة الأمريكية كولُ |
| Sağol Ted, ama Pan Am sol koltukta gerçek pilotları istiyor. | Open Subtitles | شكراً تيد ولكن بان آم تريد طيارين حقيقيين في مقعد القيادة |
| - Gregg'in Bergstrom ve Dale'in ölüm emrini verdiğinin kanıtı. | Open Subtitles | إثبات بان جريج هو من دبر بقتل بيرجستورم و دايل. |
| Düşündük ki iki ana problemi bir araya getirmek en önemli önceliğimizdi. | TED | و شعرنا ان الاولوية القصوى هي بان نجمع معا نوعين من المشاكل |
| Tüm diplomatlar, iş adamları veya gibi görünen herkes Pan Am ile uçuyor. | Open Subtitles | معظم الدبلوماسيين و رجال الأعمال ومن يدعِ أنه كذلك يسافرون عبر بان آم |
| Ted bu diyara her gün doğaçlama yaparak giriyordu, biraz Tin Pan Alley tarzında şunun gibi bir doğaçlama. | TED | وقد دخل تيد هذا العالم يوما بعد اخر بالارتجال في نمط مشابه لنمط زقاق تين بان مثل هذا |
| Cross, Washington'dan New York'a uçsaydı Pan Am uçuşunu yakalardı, ama o uçakta rahip falan yoktu. | Open Subtitles | لو ان كروس قد سافر من واشنطن الى نيويورك كان ليسافر على رحله بان ايريكان ولكن لا يوجد كاهنا على متن تلك الرحله |
| Peter Pan çocuklarla uçardi Lois. Masallarda. | Open Subtitles | بيتر بان يطير مع الأطفال يا لويس في قصص الجن |
| En sonunda elimi kesip, timsaha yediren Peter Pan'ı öldüreceğim! | Open Subtitles | وفى النهاية ساقتل بيتر بان هذا الفتى المغرور الذى قطع يدى واطعمها للتمساح |
| Pan'ı getireceğime inanmadın, değil mi? | Open Subtitles | انت تشك فى اننى استطيع ارجاع بان اليس كذلك |
| Peter Pan'in adını duymak istemiyorum! | Open Subtitles | وانا لااريد ان اسمع اسم بيتر بان مرة اخرى |
| İtiraf etmeliyim ki Pemberley'in bu kadar harika bir malikane olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | اعترف بانه لم تكن لدي ادنى فكرة بان بيمبرلي عقار بهذه الروعة |
| Düşündük ki, bu bakterileri sağır ve dilsiz hale getirirsek ne olur? | TED | فكرنا بان نقوم بجعل هذه البكتيريا غير قادره على الكلام او السمع |
| Biliyor musun, bütün bunlar için bir adamın öldürülmüş olduğuna inanmak güç. | Open Subtitles | انت تعرف انه من الصعب التصديق بان رجل قد قتل بسبب هذه |
| Bildiğin gibi bir söz söylemeye hakkı olmayan bir babayım. | Open Subtitles | كما تعلم انا لا املك اي حق بان اكون والدا |
| Paan Singh dokuz tane Gujjar'ı güpegündüz öldürmüş. | Open Subtitles | تعرف , قام (بان سينغ) .. بقتل تسعة من عشيرة . كجر) فى وضوح النهار) |
| Hemşire iğneyi yaptığında acını unutmak için Puccini'nin tüm operalarını ezbere saymıştın. | Open Subtitles | وشتت انتباهك عن اللقاح بان قمت بترديد اسماء اسماء اوبرات بوجيني لنفسك |
| Görünüşe göre, babalar şu çocuk büyütme işinde tam teçhizatlı değiller. | Open Subtitles | على ما يبدو بان الآباء غير كفوئين بصورة جيدة لهذه المسائل |
| Kardeşinize kendim söylersem daha az sarsıcı olur diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد شعرت بان الصدمة ستكون اقل لو جأت واخبرتك بنفسى |
| Ve memnuniyetle söylemek isterim ki inovasyon artık ceset bertarafına da dokundu. | TED | ويسعدني لأقول لكم بان الابتكار قد أثر في عالم التخلص من الجثث. |
| Big Bun'a hoşgeldiniz. Siparişinizi alabilir miyim? | Open Subtitles | اهلا في بيغ بان هل يمكنني معرفة طلبك ؟ |
| Ailemiz Ban'a üye bebeğim Hyun Chul Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban ki Moon'undan sonra en başarılı ikinci kişi. | Open Subtitles | عائلة بــان من حقها ان تفتخر الاتعرفين سكرتير الامم المتحدة بان كي مون ويليه مكانةً هو ابني بان هيون تشول |
| Devon'un Kent'in mezarına gittiğini biliyoruz. Jimmy'e özür dilemek için olduğunu söyledi. | Open Subtitles | نعرف بان ديفون كان ليزور قبر كينت, على حد قول جيمي للاعتذار |
| Ve, endişelendikleri konu bizim güvenliğimiz olduğundan, isteklerine uymayı önermekten başka yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | و قد قررو، بان هذا القلق هو لسلامتنا ، لا يمكنني فعل اي شيء ولكن اشير إلى أن نمتثل. |