"بدأت أعتقد" - Translation from Arabic to Turkish

• düşünmeye başlıyorum
• düşünmeye başlamıştım
• düşünüyorum
• inanmaya başladım
• Düşünmeye başlarım
• düşünmeye başladım

en bağlı toplumuz. Ama ben gittikçe düşünmeye başlıyorum ki sahip ya da sahip olduğumuzu düşündüğümüz ilişkiler, insan
ولكنني بدأت أعتقد أن هذه الارتباطات التي نملكها أو التي نعتقد أننا نملكها هي مجرد محاكاة ساخرة للعلاقات الإنسانية.

Beni terk etmedi. Annemin senin hakkında haklı olduğunu düşünmeye başlıyorum.
لم تتخلى عني بدأت أعتقد بأن والدتك ربما كانت محقة بأمرك

Ancak sonra, insanlarla konuştukça, belki de tamamen geriye doğru yaptığımı düşünmeye başlıyorum.
ولكن بعد ذلك، كلما تحدثت أكثر إلى الناس بدأت أعتقد أنني ربما أتراجع إلى الوراء

Bir şeylerin döndüğünü düşünmeye başlamıştım.
كنت بدأت أعتقد أن ربما شيئا ما كان يجري.

Sayın Bölge Savcısı. Bizi unuttuğunuzu düşünmeye başlamıştım.
سيدي النائب العام، لقد كنت بدأت أعتقد أنك قد نسيت أمرنا

Ama şimdi bunun yanlış bir bakış açısı olduğunu düşünüyorum.
ولكني بدأت أعتقد أننا ننظر إلى الأمر من زاوية خاطئة

Buralarda tesadüf diye bir şeyin olmadığına inanmaya başladım.
بدأت أعتقد أنّه لا يوجد شيءٌ يُدعى صُدفةٌ هُنا.

Bir planın olmadığını düşünmeye başlıyorum, eğer varsa bile en ufak bir fikrim yok.
لقد بدأت أعتقد بأنه ليس هناك خطة وإن كانت هناك ، فلن أشك بها أبداً

Evet Peki.Çok kibar olduğumu düşünmeye başlıyorum.
نعم ، حسن ، بدأت أعتقد أنني الأكثر سذاجة

Zayıf noktasını bulabilmek için zaman kazanmaya çalıyordum, ama hiç olmadığını düşünmeye başlıyorum.
إعتقدت بأني يمكن أن أكسب بعض الوقت لإيجاد نقطة ضعفه لكن بدأت أعتقد أنه ليست لديه نقطة ضعف

Dünyanın, babalarımızın kurduğu planlarda, sandığımızdan daha büyük bir rol oynadığını düşünmeye başlıyorum.
بدأت أعتقد أن الأرض قد تلعب دورا أكبر في خطط آبائنا أكثر مما ندرك

Benim uykudaki kripto gücümün, süper iz sürme yeteneği olduğunu düşünmeye başlıyorum.
لقد بدأت أعتقد أن تجسسي الخارق قد تكوني قدرتي الكريبتونايتية الكامنة

İşte bu noktada onların birlik oluşturduklarını düşünmeye başlıyorum.
بهذه المرحلة، بدأت أعتقد أنهم يقيمون مباراة بالدوري

Başkanın bize güvenmediğini düşünmeye başlıyorum.
لقد بدأت أعتقد الآن بأن الرئيس لا يثق بنا

Yavaş yavaş üstüne düşen kısmı yerine getirmediğini düşünmeye başlıyorum.
بدأت أعتقد أنه لم يتمسك بطرفه من الاتفاق

Burada bir tek vanilya veriyorlar diye düşünmeye başlamıştım.
بدأت أعتقد أن النكهة الوحيدة هنا هي الفانيلا

Aramalarımı görmezden geldiğini düşünmeye başlamıştım.
لقد بدأت أعتقد أنك كنتي تتجنبين مكالماتي

Amaçlarınızı desteklemek için gereken şeyden yoksun olduğunuzu düşünmeye başlamıştım.
كنت قد بدأت أعتقد أنك تفتقر الوسائل لدعم طموحاتكم.

O kötü çocukları herkese gösterdiğini düşünmeye başlamıştım.
أنا بدأت أعتقد بأنكِ تظهرين تلك السيئتين على الجميع

Daha önce keşfettiğimiz her şeyden daha tehlikeli olduğunu düşünüyorum.
بدأت أعتقد بإنها أكثر خطورة من أي شيء قد عرفناه

Evet düşündüğümden daha fazlası olduğuna inanmaya başladım.
أجل, بدأت أعتقد أن ربما كان هناك شيئ أكثر مما ظننت

Düşünmeye başlarım...
بدأت أعتقد إنه من الممكن..

İçimde bir şeylerin gerçekten sükûnet için ağladığını düşünmeye başladım, ama elbette ki onu duyamamıştım, çünkü sağa sola çok koşturuyordum.
ولقد بدأت أعتقد أن شيئا في داخلي كان بحاجةٍ حقيقيّه للسكينه، ولكن بالطبع لم أستطع أن أسمع لأني كنت اركض كثيراً.