Bu şekilde kendilerini mühendislik, bilim hatta uzay programı çerçevesindeki görevlerde görebiliyorlar | TED | هذه هي الطريقة التي تمكنهم من رؤية أنفسهن في وظائف الهندسة، في العلوم، وحتى في برنامج الفضاء. |
Peki, uzay programı'nı sabote etmek için bir şekilde buna zarar verilmiş olabileceği şüphesi taşıyor musunuz ? | Open Subtitles | هل لديك أي سبب يجعلك تؤمن بانه تم تعطيلها من أجل تخريب برنامج الفضاء ؟ |
Eğer görevi başaramazlarsa, Meclis, uzay programı'nı durduracak. | Open Subtitles | اذا لم يوصل المركبة الكونجرس سوف يوقف برنامج الفضاء |
- Amerikan uzay programında bir başka ilk daha. Dinle... bazı şeyleri gözden geçiriyordum, | Open Subtitles | هذا شيء آخر يحدث للمرة الاولى في تاريخ برنامج الفضاء الأمريكي |
uzay programında çalışan birçok kadın var. | Open Subtitles | هناك فعلاً عدد قليل من النساء هناك، يعملنَ في برنامج الفضاء. |
Beyler, neden bunun üzerinde Sovyet uzay programının adı var? - Sputnik. | Open Subtitles | يا رفاق ، هل رأى أحدكم من قبل شعار برنامج الفضاء هذا؟ |
Elbette, bir nevi ama uzay programının en büyük yararının bir ülkenin diğerini yenmesiyle ilgisi yoktu. | TED | حسنا، بالتأكيد، نوعا ما، ولكن أكبر الفوائد من برنامج الفضاء ليس له صلة بأن دولة ما تتغلب الأخرى. |
uzay programı başladığından beri bunları astronotlara veririz. | Open Subtitles | لقد اعطينا هذه لرواد الفضاء منذ بداية برنامج الفضاء |
uzay programı bu etkinin üstesinden gelebilirse... kaynakları bir gecede üçe katlanır. | Open Subtitles | إذا تمكن برنامج الفضاء من القضاء على هذا العرض الجانبي فإن مؤسستهم ستتضاعف خلال ليلة وضحاها |
Pekala. Görev iptal edildi. uzay programı bitti. | Open Subtitles | هذه المهمة قد باءت بالفشل لقد تم انهاء برنامج الفضاء |
Ama bana uzay programı ve yerçekimi ve objelerin birbirini nasıl çektiğini anlatacaktın. | Open Subtitles | ولكن سوف تخبرنى عن برنامج الفضاء والجاذبية وكيفية جذب الأشياء لبعضها |
Sadece Başkan Yardımcısı değil ki. Bu uzay programı onun gözbebeği. | Open Subtitles | إنه ليس مجرد نائب الرئيس برنامج الفضاء هو طفله |
uzay programı için gerekli iniş ve kalkışın hesaplamalarını yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحسب الرياضيات الضرورية لتمكين إقلاع وهبوط برنامج الفضاء. |
Ben uzay programında bile değilim. | Open Subtitles | أنا لست حتى في برنامج الفضاء |
Bugün asteroit kuşağında madencilik yapmamamızın nedeni uzay programının buna izin vermemesi masraflarını karşılayamamasıdır. | Open Subtitles | سبب عدم تعديننا لحزام الكويكبات اليوم ونترك برنامج الفضاء يموّل ذاته بسبب التكلفة |
Eski Sovyetler uzay programının hediyesi. | Open Subtitles | برنامج الفضاء للاتحاد السوفيتى السابق |
Cidden domuz suratlı. Tamam. Bulunduğu uzay programının simgesine bak. | Open Subtitles | حسناً، انظرا لشعار برنامج الفضاء |