| Hayır sistem güncellemesi yapınca kızı atıyor öyle değil mi? | Open Subtitles | عندما تجري تحديث بالنظام فهذا يضعها في حالة النوم، صحيح؟ |
| Sebebi de muhtemelen kimsenin iki yıldır yazılım güncellemesi yapmamış olmasıydı. | Open Subtitles | لكن ذلك لأنّه لمْ يتم تحديث أيّ برنامج لما يربو من عامين تقريباً. |
| Bu da bana, annenin yolculuk düzenlemesiyle ilgili güncelleme yapmam gerektiğini hatırlattı. | Open Subtitles | والذى يذكرنى أنا يجب أن أحصل على تحديث عن أخبار رحله والدتك |
| Sayfayı Yenile bakalım. | Open Subtitles | جرّب الضغط على زر "تحديث". مزايدة كلاسيكية. |
| Size bir gelişme daha: Anımsayacaksınız, sizlere Quadra Algılayıcı diye bir cihaz göstermiştim. | TED | تحديث اخر: لعلكم تذكرون عندما عرفتكم على متعقب كوادرو |
| Sana küçük bir bilgi vereyim, dedektif. Hiç bir bok bildiğin yok. | Open Subtitles | اسمحوا لي أن أقدم لكم تحديث صغير , ايهالمخبر. |
| Blogunu güncellemesi yerini bulmamıza yaramaz ya. | Open Subtitles | تحديث المدوّنة لن يفيدنا في العثور على موقعهما |
| Doğru, ama yazılımımın laf kalabalığı güncellemesi için vadesi doldu. | Open Subtitles | نعم، لكن برنامجي متوقع أن يحصل على تحديث وافر |
| Sistem güncellemesi sekizinci ve dokuzuncu seviyede tamirleri tamamladığımız zamanla aynı anda olmalı. | Open Subtitles | ينبغي أن يكون تحديث النظام مكتملاً في نفس وقت الانتهاء من التصليحات في المستويين الثامن والتاسع |
| Çocuklar, kimseyi acele ettirmek istemem ama çözüm önerimle ilgili bir durum güncellemesi, gerçekten çok rahatlatici olurdu. | Open Subtitles | يا رفاق، لا أودّ الضغط على أيّ أحد، ولكن تحديث حالة لحلّي المُقترح سيكون مُطمئناً بالتأكيد. |
| Eldeki tüm ipuçları hakkında beş dakikada bir güncelleme istiyorum. | Open Subtitles | أود تحديث بكافة أدلتنا الحالية بنطاق بحثنا خلال خمس دقائق |
| Sürekli geri dönüş alıyorsunuz. Günlük güncelleme seanslarınız var. | TED | هناك ملاحظات بإستمرار. هناك دورات تحديث يومية. |
| Savcı hırsızlık dosyamla ilgili birkaç güncelleme yapmamı istedi. | Open Subtitles | المدعي العام أراد تحديث عن قضية السرقة خاصتي |
| Eğer Yenile tuşuna her bastığımda bir kişi ölse bu dünyada kimse hayatta kalmaz. | Open Subtitles | أبلغ الذروة, لو توفي أحدهم في كل مرة أضغط فيها زر "تحديث", لما كان هناك حالياً أي شخص على قيد الحياة. |
| Ben doktorlarını bulup bir gelişme varsa öğrenmeye çalışacağım. | Open Subtitles | سوف أذهب لأتحدث مع الدكتور وأنظر ان كنت أستطيع أن أحصل على تحديث لتقرير الحادثه. |
| Bu ticari heyetin yaptıkları hakkında beş dakikada bir bilgi istiyorum. | Open Subtitles | أريد تحديث المعلومات كل خمسة دقائق بشأن بعثـــة التجارة |
| Sanırım birkaç fotoğraf çekmemiz gerekecek dosyalarımızı güncellemek için, tabi eğer sorun olmazsa? | Open Subtitles | أعتقد أننا نحتاج لالتقاط بعض الصور من أجل تحديث ملفاتنا, لو كان هذا ممكنا |
| Denek anketteki son sayfaya ulaştığında; sayfa dinamik olarak yüz tanıma programının bulduğu en iyi eşleşen 10 fotoğrafla güncellendi, ve deneklere bu fotoğraflarda kendilerinin olup olmadıklarını sorduk. | TED | في الوقت الذي وصل فيه المشارك إلى آخر صفحة في الاستبيان، تم تحديث الصفحة بأقرب 10 صور للمشارك قد وجدها المتعرف، و طلبنا من المشاركين إخبارنا إن وجدوا أنفسهم في الصور. |
| Sana bir güncellemem var. HBİ'ne sızdım ve sistem geri yükleme modu buldum. | Open Subtitles | إذن لديّ تحديث ، لقد إقتحمت وصلتك التفاعلية ووجدت نمط إستعادة النظام |
| Komutanım, tabur, brifingin 18:00' den 16:30' a alındığını haber verdi. | Open Subtitles | سيّدي ، تحديث تعليمات الكتيبة بالتحرك من النقطة 1800 إلى النقطة 1630. |
| Doğru, erkekler sayfana bakıyor ve son durum güncellemen: | Open Subtitles | هذا صحيح، فالرجال ينظرون إلى صفحتكِ و آخر تحديث لكِ |
| Dünkü güncellemeyi göndermeden önce düşünmeleri gerekirdi. | Open Subtitles | كان يَجِب أنْ يُفكّروا بذلك قبل تَسليم تحديث أمس |
| Biliyorum sizde önceden kalma, evrak işleriyle ilgili bilgilerim var ama gene de sizin için banka hesap güncellememi bastırdım. | Open Subtitles | نعم ، حسناً ، أعلم أن لديك أوراق عملي من قبل لكن طبعت لك تحديث بيان المصرف |
| Hayır, önemli bir şey değil, Bayan Foster, sigortaladığımız bazı değerli parçaların dosyalarını güncellememiz gerekiyor. | Open Subtitles | لا, ليس شيئا خطيرا يا مدام فوستر نحن فقط نريد تحديث معلوماتنا عن بعض الأشياء الثمينة التي نقوم بالتأمين عليها |
| Ve öğretim materyallerini güncel tutmak için hiçbir uygulama yok gerçekten. | TED | وبالفعل ليس هناك اي تدريب لإبقاء المواد التعليمية في تحديث مستمر. |
| Güncellenmiş adresler ve ulaşım bilgilerini istiyorum. Sağ ol. | Open Subtitles | أنا ستعمل بحاجة إلى تحديث عناوين وبفضل معلومات الاتصال |