"تستقيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • istifa
        
    • bırakmıyorsun
        
    • bırakman
        
    • bırakmanı
        
    • bırakmasını
        
    • bırakıp
        
    • etmen
        
    • emekli
        
    • istifanı
        
    • ayrılması
        
    • Bırakıyor
        
    • bırakmalısın
        
    • bırakıyorsun
        
    • bırakamazsın
        
    Madem böyle düşünüyorsun, neden istifa edip yeniden er rütbesiyle en baştan başlamıyorsun? Open Subtitles إذا كنت تشعر هكذا لم لا تستقيل من منصبك و تبدأ من جديد كمجند ؟
    Bu gece teyzene gideceksin, ona artık burada çalışmak istemediğini, istifa edeceğini söyleyeceksin... Open Subtitles لكنالليلةأريدأنتذهب للقاءعمتك" دوري " تخبرها أنك لم تعد تهتم بالعمل هنا وسوف تستقيل
    Mademki işinizden nefret ediyorsunuz neden istifa etmiyorsunuz? Open Subtitles إذا انت تكره العمل كثيراً, لماذا لا تستقيل ؟
    Sorun şu ki... söylediklerine inandığın için işi bırakmıyorsun. Open Subtitles أنت لن تستقيل لأنك تعتقد 000 هذه الأشاء التى تقولها تريد أن تصدقهم
    Yani, biliyorsun ki, eğer bu olursa, bundan kurtulabilmenin tek yolu istifa etmen olacak. Open Subtitles أنت تعرف أننى اذا فعلت هذا فالطريقة الوحيدة للخروج من هذا المأزق أن تستقيل
    Yeniden seçilmeyeceğini bildirir, derhal istifa edersen, bu kaset de kaybolur. Open Subtitles ستسحب طلبك بإعادة الإنتخاب و تستقيل فوراً و لن أعرض هذا الشريط
    Tamam, istifa et ve gel. Ben bekleyeceğim. Open Subtitles حسنا قلتذهب انت و تستقيل الان و انا سانتظرك هنا
    Belki de bu sende kalmalı; istifa ettiğinde senden geri isteyebilirler. Open Subtitles ربما عليك الاحتفاظ بهذا، قد يريدونك أن تسلمه عندما تستقيل
    Başlangıç olarak istifa etmen gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles حسناً, في البداية, أعتقد أنه ينبغي عليك أن تستقيل
    İstifa söylentisi çıkaramazsın o zaman istifa etmen gerekir. Open Subtitles لا يمكنك أن تقول مسألة إستقالة لأنه عندها يجب أن تستقيل
    Bence o bayan istifa etmeli. Open Subtitles أعتقد بأنه يجب على تلك المرأة بأن تستقيل
    Umarım o ihaleyi alır ve sen de öğrenmesine gerek kalmadan diğer işinden istifa edersin. Open Subtitles على أمل أن يحصل على ذاك العقد ووقتها أن تستقيل قبل أن يعرف أي شيء أخبار جيده
    Bir ricam var. Bir sene dolmadan istifa etme ya da kovulma. Yoksa ikramiyemi alamam. Open Subtitles أسدني معروفا , لا تستقيل أو تطرد من عملك لمدة سنة لأني لن أحصل على على أجري إذا فعلت ذلك
    Pekala, hemen istifa etmeye, ve Li'l Sebastian'ı anma töreninde gerçekleşen bütün olayların sorumluluklarını almaya hazırsn. Open Subtitles هل أنت مستعد بأن تستقيل مباشراً ؟ و أنا تأخذ المسولية الكاملة لكل ما حدث ؟
    Pekâlâ, bundan sonra olacakları söyleyeyim. Görevinden istifa edeceksin. Open Subtitles سأخبرك ما سوف يحدث سوف تستقيل من منصبك الآن
    Sorun şu ki söylediklerine inandığın için işi bırakmıyorsun. Open Subtitles مهما يكن. هذه النقطه مجرد أنت لن تستقيل لأنك تعتقد
    Şu an işi bırakman için seni ikna etmemin bir yolu var mı? Open Subtitles هل من وسيلة لأقنعك بها أن تستقيل الآن وإلى الأبد؟
    - Benim yüzümden işini bırakmanı istemiyorum. Open Subtitles سأستقيل من عملي لا أريدك أن تستقيل من عملك
    Ayrıca, kendimi sorumlu hissediyorum çünkü işini bırakmasını ona ben söyledim. Open Subtitles كما أنني أشعر بالمسئولية نحوها لأننا طلبت منها أن تستقيل من عملها
    Hani her şeyi bırakıp New Mexico'ya taşınacağını söylerdi ya? Open Subtitles ـ ـ ـ بأنها سوف تستقيل و تنتقل لنيو مكسيكو؟
    Sersemim, komik ve iyi ve o kadar güzel ki, Bayan Amerika olmalı emekli Open Subtitles أشعر أني مرحة وجيدة وجميلة جداً يمكن لملكة جمال أمريكا أن تستقيل
    Bu ay istifanı vermek istemiyorsan program devam edecek. Open Subtitles أنت،إذا لم ترد أن تستقيل هذا الشهر، تأكد من أن يلتزم بمواعيده
    Bence Mandy'e bunun kötü bir fikir olduğunu söyleyip işten ayrılması gerektiğini söyleyebilirsin. Open Subtitles أظنُّ أنّه من الأفضل أن تخبر ماندي انّها فكرة سيئة و أنّها يجبُ أن تستقيل
    - Bırakıyorum. - Bırakıyor musun? Open Subtitles أنا أستقيل أنت تستقيل
    İşini hemen bırakmalısın sana benim bakmama izin ver. Open Subtitles يجدّر أنّ تستقيل من وظيفتكَ، و تدعني أتولـّى أمركَ.
    İnanmak istiyorsun çünkü işi bırakıyorsun. Open Subtitles لأنك تستقيل
    - İşi bırakamazsın. - Bıraktım bile. Open Subtitles ـ لا يُمكنكَ أن تستقيل ـ لقد فعلت للتو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more