| Buradaki tüm erkekler arasında Tessa doğrudan Stefan'ın yanına gitti. | Open Subtitles | من بين كلّ الرجال الذين هنا، قصدت (تِسا) (ستيفان) مباشرة. |
| Qetsiyah, ya da Tessa ya da bu günlerde kendine ne ad veriyorsa onu korumak istiyor. | Open Subtitles | (كاتسيا) أو (تِسا)، أو أيّما تدعو نفسها هذه الآونة، تريد حمايتها. |
| Tessa bizi zihinsel olarak birbirimize bağladı. Ben psişik güçlerimi kaybettim. | Open Subtitles | تعويذة (تِسا) ربطتنا ذهنيًّا، وقد فقدت قدراتي الذهنيّة. |
| Hepimiz Tessa'nın intikam heveslisi kaltağın teki olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كلّ ما أعلمه أنّ (تِسا) ساقطة انتقاميّة جدًّا. |
| Sonraki kalbe gider. Şimdi acele edin hadi. Tessa'nın beni durdurmaya çalışmasından önce gün batımına kadar vaktimiz var. | Open Subtitles | التالي سينشب القلب، لنُسرع فأمامنا حتّى المغيب قبلما تحاول (تِسا) منعي. |
| Tessa'nın yanındaymış. Neden sürekli ona dönüp duruyor? | Open Subtitles | "إنّه مع (تِسا)، لمَ لا ينفك يعود إليها؟" |
| Gitmeli, cidden. Tessa fena biridir. | Open Subtitles | إنّها حقًّا يجب أن تذهب، فلا أمان لـ (تِسا). |
| Ama cidden Tessa ile yatmanın bir şeyi çözeceğine inanıyor musun? | Open Subtitles | لكن أتحسب حقًّا مطارحة (تِسا) الغرام ستحلّ أيّ شيء؟ |
| Hakkımı ver ya. Tessa'nın aklına girip bu depoyu buldum ya işte. | Open Subtitles | غُصت في ذهن (تِسا) لأجد هذا المستودع بالذات. |
| Tessa o nesneyi, beni 2000 yıl boyunca kilitli kalacağım kabre kapatıp aç bıraktıktan sonra yarattı. | Open Subtitles | (تِسا) صنعتها بعدما حبستني بمقبرة لأتضوّر جوعًا طيلة ألفيّ عامًا. |
| Öyle mi? Tessa derhal olmasını istiyor. İçimden bir ses onun sabır konusunda pek iyi olmadığını söylüyor. | Open Subtitles | أجل، و(تِسا) تودّ التصرّف الآن، أشعر أنّ الصبر ليس شيمتها. |
| Ama eğer Tessa Elena'yı öldürürse Bonnie'nin hoş geldin partisine kim gidebilir bir düşün. | Open Subtitles | لكن إن قامت (تِسا) بقتل (إيلينا)، فمَن سيعدّ حفل الترحاب بعودة (بوني)؟ |
| Tessa deli olabilir ama hakikaten dâhiymiş. | Open Subtitles | لعلّ (تِسا) مخبولة، لكنّها عبقريّة حسنة النيّة. |
| Tessa seni öldürecekti ve ölümü hak edermiş gibi durmuyorsun. | Open Subtitles | (تِسا) كانت ستقتلك، وبدى لي أنّك لا تستحقّين ذلك. |
| Kendi yatağında ilk gecendi. Tessa'nın kanepesi kadar rahat değil, değil mi? | Open Subtitles | أوّل ليلة تعود لمبيتها في سريرك، أليس مريحًا كأريكة (تِسا)؟ |
| Tessa'dan bahsedeceksek o kafeine ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | طالما سنتحدّث عن (تِسا)، فأظنني سأحتاج لهذا الكافين. |
| Nasıl? Tessa akşam buraya geldi ve beynimi kızartan hangi büyüyse onu geri aldı. | Open Subtitles | (تِسا) جائتني هنا ليلة أمس وأبطلت التعويذة التي حرقت بها دماغي. |
| Tessa onu bir kaya parçasına çevirip 2000 sene boyunca bir kutunun içinde tutmuş. | Open Subtitles | -لا أعلم . (تِسا) حوّلتها لكتلة صخر، وتركتها في صندوق طيلة ألفيّ عام. |
| Ne yapıyorsun? Tessa'nın cerrahi olmayan yarığının kanaması bir türlü durmuyor. | Open Subtitles | جرح (تِسا) الغبيّ غير الجراحيّ يأبى التجلُّط. |
| Silas ve Tessa gitti ve sonunda sen geri geldin. | Open Subtitles | (سايلس) و(تِسا) ذهبا لغير رجعة، وإنّك أخيرًا قد عدتِ. |