| Bu kapının tepesinde, en az beş-altı tane sahipsiz ceset bulursun. | Open Subtitles | على قمة هذه البوابة ستجد على الأقل خمسة أو ستة جثث |
| - Bu doğru. - Bahse girerim, bir çok ceset incelemişsindir. | Open Subtitles | ـ هذا صحيح ـ اعتقد انك شاهدت الكثير من جثث القتلى |
| Üreme tüplerini ve kan örneklerini bulduk, ama hiç ceset bulamadık. | Open Subtitles | لقد وجدنا أنابيب تربية وعينات دم ولكن لم نجد أي جثث |
| Kayıp cesetler, evli adamlar. Ve bunların yarısı çıkmamış bile. | Open Subtitles | فيه جثث مفقودة ورجال متزوجون ولم تصلح نصف هذه الصور |
| Yüzünde sivrisinekler olan çocuklar, ölü hayvanlar gibi içeriği olan fotoğraflar görürsünüz. | TED | ترون صورًا لأطفال يغطي الذباب وجوههم جثث لجيوانات ميتة وما إلى ذلك |
| O ölünce takıntısı yüzünden annesine benzeyen cesetleri çıkarmaya başladı. | Open Subtitles | بعد موتها هوسه أجبره على استخراج جثث نساء يشابهن أمه |
| Bu ceset torbacılığı işi. Başka yolu varsa sen söyle. | Open Subtitles | انها مادة جثث, قل لي اذا كانت هناك طريقة اخري |
| Ama neden burada hiç ceset yok? Kadını öldürmez miydi? | Open Subtitles | لكن لماذا لا يوجد جثث هنا ام قتلها فحسب ؟ |
| Bir cinayet için ihtiyacımız olan şeyler bir ceset ve bir olay yeri. | Open Subtitles | كلّ ما نحتاج إليه من أجل جريمة قتل هو جثث و موقع جريمة |
| İşin doğrusu, elimizde on ceset var ve soruşturulacak bir suç yok ve aileler ölülerini defnetme konusunda endişeliler. | Open Subtitles | الواقع هو أنه لدينا 10 جثث، و لا يوجد جريمة للتحقيق فيها و أسر الضحايا متلهفة لدفن جثث موتاهم. |
| Şunu dinle, üç tane ceset, hepsi de Fisker'ın kadrosunda. | Open Subtitles | استمعي لهذا ، ثلاث جثث كلهم على قائمة رواتب فيسكر |
| Şehir dışında bir köprüde 6 ceset asılı halde bulunmuş. | Open Subtitles | تم العثور على ست جثث معلقة على جسر خارج المدينة. |
| Şişmiş birer ceset olmalarındansa balıklara yem olmaları daha iyidir. | Open Subtitles | أفضل أنْ تتغذى عليها الأسماك من أنْ تصبح جثث منتفخة |
| Bastille Günü'nün arifesinde elimde sokakta yatan 4 ceset var. | Open Subtitles | لدي أربع جثث في الشارع في عشية يوم العيد القومي |
| Bir tarafım, buz kamyonu katilinin gömdüğü cesetler olmasını istiyor. | Open Subtitles | جزء منّي يأمل أن يجدوا مقلب جثث قاتل شاحنة الثلج |
| Sizin sevginize ben ancak etrafı kokutan gömülmemiş cesetler olarak değer veririm. | Open Subtitles | والذين أكره وجودكم كما أكره جثث الرجال غير المدفونة التى تلوث الهواء |
| Zürafa ve çakmak da hatıra olarak alınmışsa başka cesetler de bulunabilir. | Open Subtitles | إن كانت الزرافة والولّاعة غنيمتين أيضًا فقد تكون هنالك جثث أخرى لنجدها |
| Akbabalar ölü bir insanı yiyecektir, aynı yolda ezilmiş hayvanları yediği gibi. | TED | النسور تلتهم جثث الموتى تماماً كما تلتهم أي جيفة على الطريق. |
| Kimliği belirsiz cesetleri 10 derecede tutarsan hiçbir bozulma olmaz. | Open Subtitles | جثث غير متعرف عليها في درجة حرارة 10 تحت الصفر |
| İlk cesedi bulduğumuz yıldan bu yana, 6 tane daha bulduk. | Open Subtitles | خلال سنة، منذ اكتشفنا الجثث الأولى عثرنا على ست جثث أخرى |
| Şimdi ise kimliği henüz belirlenmemiş birkaç cesedin daha bulunduğuna dair haberler alıyoruz. | Open Subtitles | وصلنا تقرير الآن بأن عدة جثث تم أيجادها بالقرب ولم يتم تحديد هويتها |
| Pilotların cesedini alıp stadyuma gideceğiz. | Open Subtitles | سنخرج جثث الطيارين وبعد ذلك نذهب إلى الموقع الآمن |
| cesetlerinin yanında valizler, kutular, her yere saçılmış tuhaf mavi-mor kristaller vardı. | Open Subtitles | جثث متراكمة بحقائب وأمتعة متبعثرة في كل مكان |
| Polisler sandalyelere bağlı altı kanlı vücut buldular. | Open Subtitles | لقد وجدت الشرطة 6 جثث دامية مربوطة إلى المقاعد |
| Dokuz cesetle birlikte bulunan tek yaşayan kişi mutlaka asılır. | Open Subtitles | إن الشخص الوحيد هنا الباقى على قيد الحياة مع تسع جثث سوف يشنق نفسه بالتأكيد |
| Üç aracımız, dört cesedimiz var, canlı kalan yok. | Open Subtitles | لدينا ثلاث سيارات وأربعة جثث لا شيء إلا ساعاتهم |
| Önceki meslektaşımın özensiz kayıtları arasında 7 farklı cesede daha rastladım. | Open Subtitles | في ملفات من سبقني وجدت سجلات لسبع جثث أخرى |
| Hakkıyla ve cesurca benim tarafımda ölen bu bedenler ölüler şehrine gönderilecek. | Open Subtitles | جثث الذين ماتوا بشكل جيد وبشجاعة بجانبى... يجب نقلهم... الى مدينة الموتى. |
| Bunları cesetlerle taşıdığı için kendini dahi sanıyordur, değil mi? | Open Subtitles | أراهن أنه يظن أنه عبقري، ينقل المخدرات في جثث |