| Her biri 45 kilo altın taşıyan 100 deve olduğu söyleniyor. | TED | قيل أن 100 جمل يحمل كلٌ منها 100 جنيه من الذهب. |
| Çad'dan Timbuktu'ya deve üstünde 59 gün geçirdim. | TED | قضيت 59 يوما على ظهر جمل من تشاد الى تمبكتو. |
| Muhammed i yakalayana yada başını getirene 100 deve hediye edilecek! | Open Subtitles | مكة ستعطى 100 جمل للرجل الذى يعيد محمد أو رأسه |
| Bana da birkaç cümle daha etsek beğenecekmış gibi gelmişti. | Open Subtitles | وانا استطيع ان احسّ انه على بعد جمل فقط للموافقة |
| Birbirinizin cümlelerini bitirmeniz hiç önemli değil. Tanı paket anlaşması olmanıza bel bağlamayın. | Open Subtitles | ،مهما قمتم بإنهاء جمل بعضكم البعض فلا تركنوا إلى كونكم صفقة تشخيصيّة كاملة |
| Bazen kelimeler ya da cümleler yoktu, sadece göz yaşları vardı. | TED | بعض الاحيان لم تكن هناك كلمات, ولا جمل, فقط دموع. |
| Şu cılız heriflerden biri diğerini öldürürse, aşireti, ölenin aşiretine yüz deve borçlanır. | Open Subtitles | إذا قتل رجل صومالي آخر فان عشيرته تدفع إلى عشيرة الرجل الميت مائة جمل |
| Danse öğretmeni buldum. Bir deve bulmak kolay olmuyor. | Open Subtitles | لقد حصلت على مدرس الرقص إنه ليس من السهل الحصول على جمل |
| Bir çadır kurup, sana deve satması için birini bulacağına bahse girerim. | Open Subtitles | اني اراهنك بأنك الان تثبت خيمة وتجد شخص ما لبيعك جمل |
| Çok güzel. Bak, işte bu bir deve! Sen çirkin ve sağırsın. | Open Subtitles | الآن هذا جمل حقيقي يا لك من قبيح وميت أيضا |
| Araba satıcısı maaşımla, deve alacak parayı nereden bulabilirdim? | Open Subtitles | وكيف يمكنني توفير ثمن جمل من راتب بائع سيارات ؟ |
| Takımımı geri istiyorum. Takımım bu havalı, çılgın deve karmaşasını yaptı. | Open Subtitles | أريد أن يعود فريقي ، وفريقي صنع هذه اللوحـة جمل مجنون وفوضوي |
| Mark, bir ay oldu ve onunla üç cümle konuştun. | Open Subtitles | مــارك.. لقد مر شهرا وتبادلت معها الحديث ب 3 جمل |
| Tabi ki Web'te çok fazla kolay cümle var. Çok, çok basit cümleler veriyoruz | TED | يوجد هناك بالطبع الكثير من الجمل البسيطة جدا في مواقع الانترنت نعطيك جمل بسيطة جداً جداً |
| İlkini sadece okuyacağım. Sonuna 3 cümle koydum ve ne demek istediğimi söyledim. | TED | ألأول انتهيت من قراءته للتو. و لقد عبرت عنه مؤخراً في ثلاث جمل وكان علي ان أقول ما أريد قوله. |
| Birbirlerinin cümlelerini tamamladıklarının farkında mı bunlar? | Open Subtitles | هل يعرفان أنّهما يُنهيان جمل بعضهما البعض؟ |
| eğer başlangıç seviyesinde biliyorsanız çok çok basit cümleler veriyoruz. | TED | اذا كنت مبتدئ, نعطيك جمل بسيطة جداً جداً |
| Onunla konuşamayacak kadar Korkak olduğunu kendin söyledin. | Open Subtitles | قلت ذلك بنفسك، كنتم الكثير من جمل من أي وقت مضى |
| Belki deveye filan bineriz, kulübe gideriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا استئجار جمل ونذهب للاحتفال |
| Bak, kırmızılı olan babamın devesi. Siyahlı olan da Prens'in devesi. | Open Subtitles | انظرواً، ذلك بالجهاز الأحمر هو جمل أبي تلك بالجهاز الأحمر هي الأميرة |
| Daha önce deveyle seyehat etmemiştim. Biraz garipti, korktum o yüzden. | Open Subtitles | أنا لم أسافر أبدا على جمل من قبل لا بد أن بي رائحة غريبة بعض الشيء الآن |
| Hoşça kal, Franklin. Evet, bu fazla söz ve cümlelerle bozulmaya mükemmel bir an... | Open Subtitles | أجل إنها أفضل لحظة مرتبة بكلمات أو جمل إضافية |
| devenin üstündeki kısa adamın bile... dizinden köpek ısırdı. | Open Subtitles | بأن حتي الرجل القصير الجالس علي جمل يمكن أن يعض من الكلب |
| Az önceki dört cümleyi de bir kez olsun seğirmeden söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت مايقار ب اربعة جمل بدون ان تتشنج مرة واحدة |
| Benim amım yok! | Open Subtitles | لا لدي جمل! |
| Konuşmuş. Homurdanarak kurduğu cümlelerden mi bahsediyoruz? | Open Subtitles | هل تقصدين جمل كاملة أم بعض التخاريف؟ |