| Onu bulamazsak, sabaha bir ceset daha olacak. | Open Subtitles | .. إذا لم نجدها فستكون هناك جُثة أخري صباح اليوم |
| Bana da kafası kesilmiş bir ceset ve Jamaika polisine hoş bir ziyaret kaldı. | Open Subtitles | حصلتُ على جُثة مقطوعةِ الرّأس والزيارة . اللطيفة إلى مديرية الشرطة الجامايكية |
| Bir grup kız çocuğu buraya bir ceset mi getirdi yani? | Open Subtitles | مجموعة من الفتيات الصغيرات جلبن جُثة إلى هُنا؟ |
| Tanrım. 'Ambulans kontrol o bölgede bir kadın cesedi çağrısı aldı.' | Open Subtitles | وحدة الـإسعاف تلقت مـا يُفيد بوجود جُثة لـأُنثي بذلك الموقع. |
| Özellikle de bir cesedi atıyor olsaydın. | Open Subtitles | خاصةً إن كُنتَ تتخلَّص من جُثة ميت |
| İki tane dağ azmanı geldi kardeşlerinin cesedini görmek istiyorlar. | Open Subtitles | لدي شخصان هُنا يطالبون برؤية جُثة شقِيقُهُم |
| Kitapçıda bu sabah olanları gördün ve sahilde bir ceset daha buldum. | Open Subtitles | . إصغي , رأيت ما حدث لمتجر الكُتب هذا الصباح . و وجدت جُثة بالشاطئ |
| Seni yakaladıklarında bir odaya götürdüklerini ve o odada bir ceset olduğunu söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت أنهم حينما أسروك وضعوك في غرفه بها جُثة |
| Ama ceset içindeyse varili götürmemiz gerek. | Open Subtitles | لكن إن كانت جُثة مونا هناك يجب علينا إخراجها |
| Eğer hastaysa elbette kalabalıktan uzak tutulmalı lâkin ben kendisinin ceset hâlini de gördüm. | Open Subtitles | إذا كانتَ مريضة، فبالطبع، يجب أن تبتعد عن الضوضاء، ولكنني رأيتها وهي جُثة. أجل. |
| Hayır. Siz kızınızın önüne asla bir ceset atmazsınız. | Open Subtitles | لا، لم تكن أبداً لتقومَ بإسقاط جُثة فوق ابنتك. |
| Davamla alakası yoktu ama DC'de bir ceset taşınmasıyla ilgili bir hikayesi vardı. | Open Subtitles | لم تكُن لديها علاقة بقضيتي ، لكنها تملك قصة أخرى غريبة بشأن جُثة كان يتم نقلها إلى العاصمة |
| Nate, Bay Breeze Huzur Evi'nden bir ceset alman gerek. | Open Subtitles | (نيت)، أريدُك أن تنقل جُثة من دار التمريض (بي بريس). |
| Çok isterim ama arabamda bir ceset var. | Open Subtitles | أودّ ذلك، لكن بحوزتي جُثة بالسيارة معي. |
| Onlara eşlik eden Tabip Subay, Yüzbaşı Cross'a geriye bir ceset götürmek istemiyorlarsa adamlarını durdurmasını söyledi. | Open Subtitles | الضابط الطبي الذي يرافقهم "صرخ فى النّقيب "كروس أن يدعوا رجاله للتوقف إلا إذا أراد إستعادة جُثة |
| Dışarıda bir ceset var. Bu bazı şeyleri kanıtlar. | Open Subtitles | ،هناك جُثة بالخارج ذلك دليل على شىء ما |
| Parkta bulunan bi cesedi tanımlamanız gerekiyor | Open Subtitles | -أنا آسفة لأننا وجدنا جُثة تُماثل زوجتك في مُنتزه" ترينجل " |
| Neden bana zaten görmüş olduğum bir cesedi göstermek istiyorsunuz? | Open Subtitles | -لم تُريدين ان تُريني جُثة قد رأيتها قبلاً ؟ |
| Gece yarısı bir cesedi mezardan çıkarırken yakalanmışlar burada. | Open Subtitles | تم القبض عليهم بمنتصف الليل ينبشون جُثة |
| Frederica Gomez'in cesedini bulduğunuz yere... - ...en yakın yerde. | Open Subtitles | اقرب مستشفى من مكان ايجاد جُثة "فريدريكو غوميز". |
| Bir anlaşma umuduyla FBI'a gitti, seni Brice Tibbets'in cesedini atarken gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | لِذا يذهبُ إلى (الإف بي أي) آملاً الحصول على صفقةٍ ما و يقولُ أنهُ رآكَ تتخلَّص من جُثة (برايس تيبيتز) |