| Gittiği yeri tahmin edebilmemizi sağlayacak olağan dışı herhangi bir şey. | Open Subtitles | أيّ شيء خارج المألوف قد يعطينا تصوّراً عن المكان الذي ذهب إليه |
| Onlarla yakınlığınız göz önüe alındığında, ...olağan dışı bir şeyler duydunuz mu? | Open Subtitles | وبما أنك تعمل قريبًا منهما ..أحدث أن سمعت شيئًا خارج المألوف |
| olağan dışı bir şey görmedim. | Open Subtitles | . لم أرَ أيّ شيءٍ خارج المألوف |
| O yüzden senden de sıra dışı bir şey yapmanı bekliyorum. | Open Subtitles | تجري به لذلك احتاج منكي فعل أمر خارج المألوف ايضا |
| Muhasebeciler, terapistler, sıra dışı bir şey yok. | Open Subtitles | المحاسبين، الأطباء النفسانيين لا شيء خارج المألوف |
| Ani bir artış, düşüş, alışılmışın dışında herhangi bir şey. | Open Subtitles | طفرات ، انخفاضات ، أي شيء خارج المألوف |
| sıra dışı düşünelim. | Open Subtitles | أتعلمون، لنفكر خارج المألوف. |
| Sanırım "alışılmışın dışında" derken kastettiğinize göre değişir. | Open Subtitles | أعتقد بأنه يعتمد على ما تقصدين بـ "خارج المألوف" |
| Bana kalırsa alışılmışın dışında fikirlere ihtiyacımızın olduğu çok açık. Farklı, yeni fikirlere... Bugün beni TED'e getiren şey de bu. Sizden bir ricada bulunacağım. | TED | يتضح لي أننا بحاجة إلى أفكار خارج المألوف عن عادات الحكم من صفحة أخرى أو فضاء آخر -- وهذا ما جلبني اليوم إلى TED وأود أن أطلب شيئا. |