"رئيسَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • başkanının
        
    • başkan
        
    • Başkanı
        
    • başındaki kişi
        
    Buradayız çünkü kurban, belediye başkanının arkadaşıymış. Open Subtitles نحن هنا لأن الضحيّةَ كَانَ صديق رئيسَ البلدية.
    Eğer cinayet yeterince karmaşık ve yeterince gizemli olursa, belediye başkanının beni göndereceğini biliyordun. Open Subtitles إذا القتلِ كَانَ صعبَ بما فيه الكفاية وغامض بما فيه الكفاية، عَرفتَ رئيسَ البلدية يَجْلبُني في.
    Çünkü ikimiz de biliyoruz ki başkan Spencer'ı ben öldürmedim. Open Subtitles ' يَجْعلُ كلانا نَعْرفَ ذلك أنا لَمْ أَقْتلْ رئيسَ سبينسر.
    #4: "Babamın başkan seçilme şansını yok etme." Open Subtitles فرصة الأَبِّ المنتفخ الوجهِ لكي يُنتَخبَ رئيسَ بلدية.
    Belediye Başkanı'nın masasındaki herkes Kiraz Jübilesi sipariş etti. Open Subtitles منضدة رئيسَ البلدية كُلّ الحاجة يوبيل كرزِ.
    Tek bildiğim, kocam Belediye Başkanı seçilirse, bir daha bu şehirse asla çalışamayacağınız. Open Subtitles بإِنَّني أَعْرفُ إذا زوجِي يُنتَخبُ رئيسَ بلدية، أنت لَنْ تَعْملَ في هذه البلدةِ ثانيةً.
    Belediye başkanının bu tür davalara benim bakmamı istediğini biliyordu. Open Subtitles عَرفَ رئيسَ البلدية في أغلب الأحيان طَلبَ مِنْني النَظْر في الحالاتِ مثل هذه.
    Belediye başkanının yeniden seçim fonuna yaptığımız bağışı hatırlat. Open Subtitles ذكّرْهم بتبرّعِنا إلى صندوقِ إعادةِ إنتخاب رئيسَ البلدية
    Belediye başkanının oğlu olayı soruyor. Open Subtitles يَذْهبُ إبنُ رئيسَ البلدية إلى العربة
    Belediye başkanının foyasını ortaya çıkarmış. Open Subtitles كَسرَ رئيسَ البلدية.
    Belediye başkanının kızı o dostum. Open Subtitles ذلك بنتُ رئيسَ البلدية، رجل.
    Ben belediye başkanının eşiyim. Open Subtitles أَنا زوجةُ رئيسَ البلدية.
    Bir gün başkan olacağından bahsederken bunu, onun da katkı payını düşünüp söylediğimi inkar etmeyeceğim. Open Subtitles عندما ذَكرتُك أنْ يَكُونَ رئيسَ يوماً ما، أنا لا أَستطيعُ كَذِب واقَول بأنّه لَمْ يُحلّلْ إلى ذلك.
    başkan olmanın en kötü yanı bu. Open Subtitles أُقسمُ، ان هذا أسوأ جزء في كونيَ رئيسَ بلدية
    Hayır düşündüğüm şey, birinin en çok oyu alması ama yine de başkan seçilememesinin ne kadar kötü olduğuydu. Open Subtitles لا، كُنْتُ أَفكر في الحقيقة حول كَمْ أن هذا جنون شخص ما يُمْكِنُ أَنْ يَرْبحَ الصوتَ الشعبيَ، وما زالَ لا يَكُونَ رئيسَ مُنتخبَ.
    Ama hanımlar, onayı ancak başkan köprüyü onarmak için belediye imkanlarını kullanırsa alabilirim. Open Subtitles لكن ايتها السيدات، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَحْصلُ على الإيماءةِ إذا تمكنت من اقناع رئيسَ البلدية لإسْتِعْمال أموالِ إعادة التطويرِ لإعادة بناء الجسرِ
    - Ayrıca başkan, arabasına verdiğin hasar için mutlu olmayacaktır. Open Subtitles -أنا لا اعتقد ان رئيسَ البلدية سَيكون سعيدَ حول الضررِ الذي حدث لضوئه الامامي
    Cappie büyük ihtimalle Kappa Tau Başkanı olacak tüm hayatı boyunca. Open Subtitles كابي من المحتمل أن يَكُونُ رئيسَ كابا تو لبقية حياته.
    - Vakit nakittir, Başçavuşum. - Evet ama, bu Belediye Başkanı'nın arabası. Open Subtitles الوقت هو المالُ سيارة رئيسَ البلدية
    Buradasın, çünkü Belediye Başkanı senin suyun üzerinde yüyüyebileceğini sanıyor, ancak sen şu anda bir sivilsin Monk. Open Subtitles أنت هنا لأن رئيسَ البلدية يُفكّرُك يُمْكِنُ أَنْ تَمْشي على الماءِ، لَكنَّك a مدني الآن، Monk.
    Bağlantıların başındaki kişi sensin, değil mi? Open Subtitles أنت رئيسَ العلاقات العامة هَلْ ذلك الصحيحِ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more