Çok kötü bir adam Jaime ve bu iş seni aşar | Open Subtitles | انه رجل سيء جدا يا جيمي وانت تتجاوزين كثيرا يا جيمي |
Çünkü ne zaman kötü bir adam yakalasak, ortadan kayboluyorsun. | Open Subtitles | لأن كُلّ مرّة نطارد رجل سيء على الأقدام، أنتِ تقودين |
İyi ama neden kötü biri olduğun halde hayal kırıklığına uğrayamıyorum? | Open Subtitles | لمَ أنا لستُ خائبة الظن ؟ بينما أنتَ رجل سيء ؟ |
Ben kötü biri değilim ve umarım bunu sana gösterme şansını bulurum. | Open Subtitles | حقاً أنا لستُ رجل سيء ، وأتمنى أن أحصل على فرصة لأريك ذلك |
O kötü adam onlara bir sürü kötü şey öğretmiş. | Open Subtitles | ان هذا رجل سيء و يقوم بتدريس امور سيئة لغاية |
Benim kötü adam olduğumu düşündüğünüzü biliyorum ve senin için kötü sonuçlanan bazı yanlış kararlar verdiğimi reddedemem. | Open Subtitles | اعرف بأنك تعتقد بأنني رجل سيء وأنا لا أنكر بأنني صنعت بعض القرارت التي تثير الشك ربما لاتكون أفضل إهتماماتك |
Sen kötü bir adamsın, Harley. | Open Subtitles | أنت رجل سيء يا هارلي |
En son kötü bir adam ve tüysüz bir kediyle görüldüler. | Open Subtitles | آخر مرة رأينهم كانوا مع رجل سيء وقطة مخيفة بدون فرو |
Suçlu takibi günlerimden hatırlıyorum onu. Çok kötü bir adam. | Open Subtitles | أجل أعرفه منذ أيامي في جباية المديونية انه رجل سيء |
Sana kötü bir adam olduğunu söylediğime inanamıyorum. Ama eğer yaptıysam, özür dilerim. | Open Subtitles | لا أصدق أني قلت بأنك رجل سيء ولكن إن فعلت ذلك فأنا آسفه |
Sana kötü bir adam olduğunu söylediğime inanamıyorum. Ama eğer yaptıysam, özür dilerim. | Open Subtitles | لا أصدق أني قلت بأنك رجل سيء ولكن إن فعلت ذلك فأنا آسفه |
Belki benim kadar kötü değil, ama o kötü bir adam yine de. | Open Subtitles | ربما ليس سيئا كما لي ، لكنه رجل سيء ... ... بنفس الطريقة. |
Biliyorum bağlılık sorunları yaşıyor ama kötü biri değil. | Open Subtitles | أعرف بأن عنده قضايا الإلتزام لكنه ليس رجل سيء |
Bu paranın peşindeki adam çok kötü biri. | Open Subtitles | لكن الرجل الذي يسعى خلف هذا المال رجل سيء جدّاً. |
Dedektif Bell ve diğerleri seni yedi yıl önce kaçıran adamın kötü biri olduğunu sana zarar verdiğini ve seni taciz ettiğini söylediler. | Open Subtitles | المحقق بيل والآخرين لقد أخبروك إن الرجل ألذي إختطفك قبل سبع سنوات كان رجل سيء بأنّه آذاك، إنتهكَك |
Ciddiyim bak. O kötü biri. Bana inanmak zorundasın. | Open Subtitles | أنا جادة , إنه رجل سيء يجب عليك أن تصدقني |
Sana karşı hile yaparak başka bir şirketten bir şey çaldırdı ve senin dürüst beynin onun kötü adam olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | خدعك عن طريق السرقة من شركة أخرى وفي دماغك الجيد ترى بأنه رجل سيء |
Evet, bu kötü adam Pek çok kötü ve zarar verici şey öğretmiş. | Open Subtitles | حسنا, ان هذا رجل سيء يقوم بتدريس امور سيئة مؤلمة كثيرا |
Altın küpeli, yara izi olan ve sakallı binlerce kötü adam olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّ هناك ألف رجل سيء لديهم أقراط ذهبيّة، لحى، وندوب. |
Yani, sen kötü bir adamsın. | Open Subtitles | إذاً، إنّك رجل سيء. |
Belki kötü adamı öldürdüm belki yapamadım | Open Subtitles | ربما قتلت رجل سيء وربما لا في كلتا الحالتين، حصل على ماقام به |
Haklısın. Ben kötü bir adamım. | Open Subtitles | حسنا , لقد كنتٍ محقة أنا رجل سيء |
Kötü adamım fakat elimde olmadan, 8 uzun yıl aramıza girdi. | Open Subtitles | لقد كنت رجل سيء لكن كان لدي 8 سنوات طويلة |
Sen kötü birisin, ben değilim. | Open Subtitles | أنت رجل سيء وأنا لستُ كذلك |
Ben kötü biriyim... aslında... ben çok kötü biriyim! | Open Subtitles | أنا سيء في الواقع، أنا رجل سيء جداً |