| Doktor gittikten sonra, ...uzun süredir saklı tuttuğum bu sır hakkında, ...düşünmeye başladım. | Open Subtitles | بعد رحيل هذه الطبيبه، بدأتُ التفكير بكل هذه الأسرار التي كتمتُها، لهذه المُدة. |
| Kimseler gelmeden masanızda kahvaltınız, herkes gittikten sonra da akşam yemeğiniz hazır oluyor. | Open Subtitles | تتناولين وجبة الفطور في مكتبكِ قبل وصول أي شخص والعشاء بعدَ رحيل الجميع |
| Nigel. Peter gittiğinden beri yeni birini arıyordum. | Open Subtitles | نايجل،منذ رحيل بيتر وانا ابحث عن شخص جديد |
| Her grup diğerinin gitmesini istiyor böylece her şey kendilere kalır. | Open Subtitles | كل عصابة تريد رحيل الأخرى لذا الأخرين يمكنهم الأستحواذ عليه لأنفسهم. |
| Babamın evi terk etmesinden hemen sonra Finansal durumumuz parçalanmıştı. | TED | سوء وضعنا المالي بعد رحيل أبي من حياتنا. |
| Ne zaman ki araba gitti, geri döndüm, Görevim makalemi yazmaktı | TED | بعد رحيل السيارة، كان يجب ان أكتب مقالة، |
| İnsanlar gittikten sonra bile bahçelere bakmaya devam etmişler. | Open Subtitles | واستمرّوا في حراسة المكان حتى بعد رحيل السكان |
| İyiyim. Bir şey yok. Vick gittikten sonra uyuyamadım. | Open Subtitles | جيدة, بخير لا استطيع النوم بعد رحيل فيكي |
| Elswenger Arizona'ya gittikten sonra, sen boş yerleri doldurdun. | Open Subtitles | لقد ملأت الاماكن الفارغة بعد رحيل سوينجر إلى إيريزونا |
| Bana gelince, hamile kız arkadaşım gittiğinden beri ev arkadaşıma biraz daha fazla yapışır olmuştum. | Open Subtitles | وأنا منذ رحيل حبيبتي الحامل أصبحت متعلقاً بزميلتي في الغرفة |
| Belki Lizzy gittiğinden beri zor zamanlar geçiriyorumdur belki de beni dışarı vurguluyordur. | Open Subtitles | ربما انا كنت امر بوقت صعب بسبب رحيل ليزى و ربما ذلك ذلك جعلنى متوترة |
| Hiç şüphesiz ki, bir sürü Amerikalı, özellikle siyası parti idarecileri Hal Philip Walker'ın yok olup gitmesini her zayıfın yok olduğu gibi gitmesini ve daha uygun bir zamanda gelmesini istiyor. | Open Subtitles | لا شك كثير من الأميركيين، خصوصا متشددي لحزب قد تمنوا رحيل هال فيليب وكر يختفي مثل الصقيع الطبيعي. |
| Onlara evde neler olduğunu anlattım, ...kız kardeşinin çekip gitmesini, annenle benim ayrılığımızı. | Open Subtitles | أخبرته بشأن ما يحصل في المنزل بخصوص رحيل أختك افتراقي وأمك لقد وضحت ذلك |
| Ve bu -- yani, o zaman -- ki bu anlattığım 10 sene önce oldu -- Dalai Lama'nın ülkeyi terk edişinden 36 yıl sonraydı. | TED | وهذه هي الصورة .. وقد قمت بالتقاطها منذ 10 سنوات وكان في ذلك الوقت قد مضى 36 عاما على رحيل الدلالي لاما |
| Annen gitti, çünkü sanırım uzun zamandır onu belli bir kişi olmaya zorluyordum. | Open Subtitles | أعتقد أن سبب رحيل أمك لأنه ولوقت طويل حاولت أن أجعلها نوع معين من الناس |
| Beni engelleyen kişi gittiğine göre, artık birazcık eğlenebilirim. | Open Subtitles | بعد رحيل سجاني سأتمكن أخيراً من اللهو في المكتب |
| Buralarda kimseye borçlu olmuyorlar ve toprak sahibi olmaları için birilerinin gitmesi gerekmiyor. | Open Subtitles | هنا لا ينظرون لأحد لا يعيشون على حساب رحيل آخرين |
| Baban ayrıldıktan sonra kendimi uzun bir süre dış dünyaya kapadım. | Open Subtitles | لقد أغلقت على نفسي لفتره طويله بعد رحيل والدك. |
| Ama gardiyanlar gidince kısa bir süre özgürlüğü tattık. | Open Subtitles | لكن مع رحيل الحراس ,شعرنا بشيء من الحرية |
| Annen öldükten sonra, seni yatılı okula göndermeliydim. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أرسلكِ لمدرسة داخليّة بعد رحيل أمكِ، |
| Katie öldüğünden beri çok fazla konuşmadığımızı biliyorum. -Ama sana ihtiyacım var tatlım. | Open Subtitles | أنا أعلم أننا لم نتحدث منذ رحيل كاتي ولكني أحتاجك الآن عزيزتي |
| İmparatorun gittiği haberini çoğu Alman neşeyle karşıladı. | Open Subtitles | أكثر الألمان إبتهجوا بأخبار رحيل القيصر |
| Çok isterim. Şiddet dilin ise oğlunun ayrılması hiç şaşırtıcı değil. | Open Subtitles | إذا كان العنف لغتك الوحيدة فلا عجب من رحيل ابنك .. |
| Daniel DJ'in gidişiyle ilgili bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | هل قال لكِ دانيال اي شيء عن رحيل ديجي؟ |
| Ama Üstad Gar'toc gitmeden önce, bana ve Yüzbaşı Nelson'a bir mağara gösterdi. | Open Subtitles | لكن قبل رحيل معلمنا غارعتوك، اراني انا والكابتن نيلسن كهف. |