| Her zaman kirpik olur çünkü yanaşmadan önce kendiminkini koparırım. | Open Subtitles | دائما هناك رمش لإنني التقطت احد رموشي قبل ان ابدأ |
| Affedersin ama yanağındaki kirpik asabımı bozuyor. | Open Subtitles | أنا آسفة، لكن هذا يثير جنوني لديك رمش على وجهك |
| Bütün geri kalan bir kirpik ve üç deri parçası. | Open Subtitles | وكل ماتركه رمش وثلاثة رقائق من جلده |
| Gözünü kırptı, gözünü kırptı. Kız da gözünü kırptı. | Open Subtitles | هو رمش وهي رمشت انظر الي هذا |
| Henüz değil, ama daha yeni göz kırptı. | Open Subtitles | ليس بعد،لكنّه فقط رمش. |
| Bir Kirpiğin yüzde biri kadar. | Open Subtitles | تعادل واحد جزء من المئة من كتلة رمش العين |
| Ciddiyim, bu hayatımda gördüğüm en kalın kirpik. | Open Subtitles | بلا مزاح، هذا أسمك رمش رأيته في حياتي |
| Peki kirpik yoksa? | Open Subtitles | حسنا ماذا لو لم يكن هناك رمش ؟ |
| Burnunda kirpik var. | Open Subtitles | وهناك رمش على أنفك |
| Çok uzun, tatlı, sarı bir kirpik. | Open Subtitles | طويل جدا رمش أشقر جميل |
| kirpik ya da öyle bir şey. | Open Subtitles | أنه مثل رمش أو شيء ما. |
| Gözüme bir şey kaçtı. kirpik kaçmış. | Open Subtitles | هنالك شيء بعيني انه رمش |
| "kirpik mi? | Open Subtitles | رمش استمري يا فتاة |
| Sanırım tam şuranda kirpik var. | Open Subtitles | اعتقد لديك رمش هنا |
| - Güzel kirpik. Senin mi? | Open Subtitles | - رمش لطيف، لك؟ |
| Az önce göz kırptı. | Open Subtitles | لقد رمش بعينيه. |
| Bana göz kırptı. | Open Subtitles | لقد رمش عينه لي |
| Gözünü iki kere falan mı kırptı? | Open Subtitles | هل رمش مرتين أو شيئًا كهذا؟ |
| - Yüzüme göz kırptı. | Open Subtitles | -لقد رمش في وجهي |
| Gözlerini kırptı! | Open Subtitles | لقد رمش |
| Kirpiğin düşmüş. | Open Subtitles | اوه, هناك رمش في عينك |
| Kız arkadaşlarım yılbaşı partisinde biri kocalarına göz bile kırpsa kıskançlık krizine tutuluyor. | Open Subtitles | -أصدقائى يغيروا -إذا رمش أحد إلى أزواجهم فى ليلة عيد ميلادة |