| Sırt tüyleri daha güzel diye, Serçeden daha mı değerli karga? | Open Subtitles | ما هو جاي أغلى من قبرة لأن له ريش أكثر جمالا؟ |
| Sana Dövüş Horozu başlığı veririm. Hem de gerçek tüyleri olan. | Open Subtitles | استطيع ان اقدم لك قبعة ديك اللعبة و عليها ريش حقيقي |
| Bu adamın Kool-Aid'inden (bir meşrubat) fazla içmiştim, bana kaz tüyü de ikram edebilirdi, ve ben de bu adam bir dahi, diyebilirdim. | TED | فانا كنت اشرب كحول هذا الرجل كثيرا ويمكن ان يكون ماقدمه لي هو ريش الاوز ولا ادري ذلك الرجل حقا ذكي |
| Yeni tüyler çıkartıyor, bu nedenle vücudunu bir süre hareket ettirmeyecek. | Open Subtitles | ينمو له ريش جديد لذا على جسده ان يتوقف بعض الوقت |
| Fotoğrafı yakınlaştırınca beyaz bir tüy görüyoruz ki bu hindi akbabasının bir özelliği. | TED | إذا قربنا الصورة، سنرى ريش أبيض، وهذا ما يتميز به النسر الرومي. |
| Rich, otlarınla süper nargileni götür. | Open Subtitles | ريش إخرج حشيشك ونرجيلتك من بيتي |
| Rhys olmalısın. | Open Subtitles | أذا , لابد وأنك ريش |
| Rish Loo'nun eski Gungan'ların gizemli gücünü bildiğini söylerler. | Open Subtitles | انهم يقولوا ريش لوو يعرف قوة الجانجان الغامضة القديمة |
| Erkeklerin duyargaları fırça gibi hatta tüylü gibi duruyorlar. | TED | الذكور لديها هوائيات كثيفة جداً، تبدو وكأنها ريش نوعاً ما. |
| tüyleri daha uzundur ve kafalarının üzerinde şu kırmızı şeyden vardır. | Open Subtitles | ريش أطول. لديهم ذلك الشئ الأحمر المطاطي الذي ينمو من رأسهم. |
| Fazlaca heyecanlı bir küratör heykele tavuk tüyleri eklemişti. | TED | فقد قام أمين متحمس للغاية بإضافة ريش دجاج للإله. |
| Kuşların en uzak tüylü akrabalarının tellere benzeyen düz tüyleri vardı. | TED | ذوات الريش من أقارب الطيور الأكثر بعداً كان لديهم ريش مستقيم والذي بدا مثل الأسلاك. |
| Gördüğün gibi, esasında yorgan masrafım Aristo modeli kaz tüyü bir giysi. | Open Subtitles | كما ترى، اللحاف الذي اشتريته هو معطف أرسطو من ريش الأوز. |
| Ah, güzel, almışsın. 100% kaz tüyü mü? - Evet. | Open Subtitles | حسناً, جيد لقد أحضرتِها هل هي مئة بالمئة من ريش الإوز؟ |
| Çoğu dinozor soyunda bu basit tüyler bugünkü kuşlarda gördüğümüz daha karışık formlara evrimleşti. | TED | في العديد من أنساب الديناصورات، هذا الريش البسيط تطور إلى ريش أكثر تعقيداً، بما في ذلك بعض الذي نراه اليوم على الطيور. |
| Aynı zamanda, tüyler dinozorların vücutlarına yayılarak seyrek tüy parçalarından bacaklarına kadar uzanan yoğun tüylere dönüştü | TED | في الوقت نفسه، الريش انتشر عبر جثث الديناصورات، وتحول من بقع متفرقة من زغب إلى ريش كثيف، الذي انتشر وصولاً إلى أرجلهم. |
| Artık biraz eğlenip, tüy dökmenin vakti geldi! | Open Subtitles | حانَ وقتُ المَرَح قليلاً، حرّكنَ ريش ذيولكن |
| Aslında Rich senin bildiğinden daha sık arıyor. | Open Subtitles | في الحقيقه ريش أتصل أكثر مما أنت تدرك |
| Rhys konuşmaları ne? | Open Subtitles | التي اطلقتها على ريش |
| Rish Loo benim benim, yalanla ve yanlış bilgilerle düşüncelerimi değiştirmek. | Open Subtitles | ريش لوو قام بالتلاعب بافكارنا بالكذب و المعلومات المغلوطة |
| Evvela arkalarından yaklaşmalısın, ve sonra göğüs tüylerini bir süngerle ıslatmalısın. | Open Subtitles | أولا يجب أن تقلبهم على ظهورهم و تبلل ريش الصدر بإسفنجة |
| Hadi ama Rach, ikimiz de eninde sonunda beni bırakacağını biliyoruz. | Open Subtitles | ريش كلانا يعرف أنت كُنْتَ سَتَتْركُيني في النهاية على أية حال. |
| aynı zamanda cırcır böceğinden, çimen tohumundan veya tavuskuşu tüyünden eser yok | Open Subtitles | ولا اثر لصارصير الليل بذور حشائش . أو ريش طاووس |
| Tavus kuşu tüyüyle yapılan bir ayin var ve bunu yapmamızı istiyorum. | Open Subtitles | هناك احتفال اريدنا نأخذ واحدة من ريش الطاووس |
| Ya sen, milyar Dolar'ınla, "kukuriku" demeyi sürdür, ta ki tüylerin çıkana dek! | Open Subtitles | و أنت ، بمليار دولار في جيبك ستستمر في صياح الديكة حتى ينمو لك ريش |
| Kol ve bacakları uzun uçuş tüylerine sahip Microraptor açık ara, daha iyi bir kanatlıdır. | Open Subtitles | بامتلاكه أطول ريش الطيران على كلا ذراعية ورجليه فيُتعبر المايكرورابتور أحسن متزلّق |
| Sen yetişkinsin. "Danger of Feathers"'ın ne olduğunu bilmiyor musun? | Open Subtitles | انت رجل بالغ ولا تعلم ماهو ريش طنجة ؟ |