| Buraya bırakıyorum, belki sonra yersin. | Open Subtitles | أنا سأتركه هنا، ربما تريد أن تأكله لاحقاً |
| En düşük ayarda bırakıyorum böylece biz ilerlerken, anılara erişebilirsin. | Open Subtitles | سأتركه على أقل وضع لذا قد تعملين خلال الذكريان بينما نمضى. |
| Gelecek defa, barda bir adamın yattığını görürsem, onu orada bırakacağım! | Open Subtitles | المرة القادمة التي ارى فيها رجلا مستلقيا في بار سأتركه هناك |
| Radyoyu burada bırakacağım. | Open Subtitles | سأتركه هنا حتى يمكنك أن تبقي على اتصال بالعالم الخارجي |
| Anahtarlarım gerekmeyecek. İyi ve kolay bir yere bırakayım. | Open Subtitles | لن نحتاج إلى مفتاحي سأتركه في مكان جيد ويسهل أيجاده فيه |
| Ben kimyagerim, doktor sizsiniz. Zarar vermeyi size bırakırım. | Open Subtitles | أنا الكيميائى وأنت الطبيب سأتركه لك لتقوم بالضرر |
| Senin yaptığın bir kenara onu bir başkası için terk edeceğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أنني سأتركه لأجل أحد فعل ما فعلته ؟ |
| Evet, muhteşem bir şeyler bulmayı dinamik ikilime bırakıyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا سأتركه لثنائيي الديناميكي للقدوم بالشيء الرائع جدا |
| Onu burada bırakıyorum. Soğutmadan iç. | Open Subtitles | حسنا، سأتركه لك هنا حاول أن تشربه قبل أن يبرد |
| Tamam. Ama şimdi onu bırakıyorum Onu bırakıyorum | Open Subtitles | ـ حسنا لكن الان سأتركه يذهب ـ اتركه يذهب |
| Çok istediğin cam maskeyi, sana bırakıyorum. | Open Subtitles | القناع الزجاجي الذي أردته سأتركه هنا من أجلك |
| Merkezde tutuyoruz. Kriz geçince onu bırakacağım. | Open Subtitles | اننا نحتجزه وعندما نعبر الازمة ، سأتركه يذهب |
| Yemin ederim onu bugün karakola bırakacağım. | Open Subtitles | أقسم لكِ بأنني سأتركه في مركز الشرطة اليوم |
| Yemin ederim onu bugün karakola bırakacağım. | Open Subtitles | أقسم لكِ بأنني سأتركه في مركز الشرطة اليوم |
| Burada bırakacağım. | Open Subtitles | ذلك الولد الصغير حبّ ذلك التمساح. سأتركه هناك. |
| Eğer istersen burada bırakayım. Sonra aşağı gelir alırsın. | Open Subtitles | سأتركه لك هنا إذا أردت ثم يمكنك النزول والحصول عليه |
| Olur da gelmek isterse diye açık bırakayım. | Open Subtitles | سأتركه غير موصد .. في حال أردت |
| O Brandon'u rahat bırakır bırakmaz ben de onu rahat bırakırım | Open Subtitles | عندما يترك براندن في حاله سأتركه أنا أيضاً ألو |
| Hayvan kontrolün arkasındaki çöplüğe bırakırım onu. | Open Subtitles | سأتركه مربوطا في الزبالة خلف شرطة الحيوانات |
| Onu terk edeceğim diye kabuslarına girdi ki senin de istediğin bu. | Open Subtitles | لقد جعلتهُ يُفكر بكوابيسه ،أنني سأتركه .والذي تمامًا ما أردتُهُ أنت |
| Sadece bir gösteri,Eğer haklı çıkarsan ben nefret edip,ayrılacağım | Open Subtitles | انه عرض واحد فقط واذا انت على حق سأتركه |
| Sen polisi çağırmadan önce gidebildiği kadar uzağa gitmesine izin vereceğim. | Open Subtitles | سأتركه يبتعد قدر المستطاع قبل أن تتصل بالشرطة |
| Bana yaptıklarından sonra, yanına bırakacağımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنني سأتركه وشأنه بعد ما فعله لي ؟ |