| Yarın, cezanız sizi günahlarınızdan arındırdıktan sonra anneniz o bantları size yeniden bağlayacak. | Open Subtitles | غداً، بعد أن يطهركما عقابكما أمكم ستعيد ربط الشريط لكما و سوف ترتديانه |
| Aşk hikayeni yeniden inceler miydin, sadece Alex'e olan aşkını? | Open Subtitles | أكنت ستعيد النظر في قصة حبك؟ قصة حب أليكس الوحيده؟ |
| Sonuçta ise şunu öğrendim: "Kimliğimi yeniden oluşturmaya ve kendi hikayemi yaratmaya ihtiyacım vardı. ["Özgürlüğü Bulmak: Kendi hikayelerimizi oluşturmak ve yaşamlarımızda yeni metinler oluşturmak, | TED | ونتيجة لذلك ، أدركت أنني بحاجة لكتابة قصصي بنفسي حول هذه التجربة، رواية جديدة ﻷستعيد هويتي |
| O parayı bana geri vereceksin eğer vermezsen izini arayıp bulur ve nerde olursan ol onu senden geri alırım. | Open Subtitles | لذا ستعيد لي هذا المال , وإلا سوف أتعقبك أينما كنت وسوف أعيده منك |
| İnsanlarımı derhal geri göndereceksin. Yeterince açık mı? | Open Subtitles | أنت ستعيد رجالى فى الحال ، هل تفهم هذا ؟ |
| Üniformanı iade ederken sana elenme travmasıyla başa çıkma talimatları verilecek. | Open Subtitles | التعليمات بشأن التغلب على صدمة الإقصاء ستعطى لك عندما ستعيد الزي |
| O kadar heyecanlanacak ve heveslenecek ki işimi hemen geri verecek. - İşte bu! | Open Subtitles | ستكون رائعة ومثيرة حتى انها ستعيد الي عملي فورا هذه هي الروح |
| Haydi sana uydum say, peki bavulu geri götürecek misin, sonra? | Open Subtitles | فلنفترض أني وافقت، هل ستعيد هذه الحقيبة اليها؟ |
| Babamı hemen geri getirecek, sonra da ordunu alıp Kuzey'e geri döneceksin. | Open Subtitles | , أنت ستعيد والدي ثم أنت وقواتك ستعودون إلى الشمال |
| Tüm aldatmalar bir ilişkiyi yeniden tanımlayacaktır ve her bir çift aldatmanın mirasının ne olacağını belirler. | TED | كل علاقة غير مشروعة ستعيد تعريف العلاقة الزوجية وكل زوجين سيحددان كيف ستكون تبعات تلك العلاقة |
| Bu yeniden tasarımla insanların kalbini kazanacak mısın? | TED | هل ستعيد كسب تأييد الناس لهذا التصميم ؟ |
| Eğer hesaplarım doğruysa herhangi bir yöndeki en ufak bir dürtme çekirdeğin hareketini yeniden kazanmasına yetebilecek. | Open Subtitles | الانفجار النووي فى لب الارض إذا كانت حساباتي صحيحة فان هزة خفيفة فى اي اتجاه ستعيد لب الارض الى مساره الطبيعي |
| Bayım, şehrimizin çürüyen altyapısını nasıl yeniden onaracaksınız? | Open Subtitles | سيدي ، كيف ستعيد بناء البنية التحتية المتدهورة لمدينتنا؟ |
| O kraliçeye 20 dolar verirsen herkes için yeniden yazar. | Open Subtitles | اوه أعطي تللك الملكة 20 دولار وهي ستعيد كتابة ألأغنية من أجل أي شخص |
| Ağaçlar ve bitki örtüsü geri gelecek ve en sonunda su, geri dönüşüm düzenini yeniden kuracak. | Open Subtitles | الأشجار ستعود، النباتات ستعود وفي النهاية الدورة الهيدرولوجية ستعيد تأسّيس نفسها. |
| Sonuç olarak, bana paramı geri vereceksin yeğenim, her sentini. | Open Subtitles | المختصر، ستعيد لي أموالي يا ابن أخي، كل سنت |
| Bu işi yaparsam dosyalarımı geri vereceksin. | Open Subtitles | إن وضعت جهاز التنصت هذا ستعيد إلي ملفاتي |
| Sadece kaçak ruhları cehenneme geri göndereceksin. Bilirsin, kelle avcısı gibi. | Open Subtitles | ستعيد فحسب الأرواح الفارّة الى الجحيم كصائد جوائز |
| Sadece firar eden ruhları cehenneme geri göndereceksin. | Open Subtitles | ،أنت ستعيد الأرواح الهاربه فحسب .الى الجحيم |
| Benzer haberlerde, Japonya beş antik kitabın Kore'ye iade edileceğini duyurdu. | Open Subtitles | في أخبار مشابهة، أعلنت اليابان بأنها ستعيد الخمسة كتب القديمة إلى كوريا الشماليه نعم |
| Zaman Lordlarının bilgisi Daleklerin üstünlüğünü geri verecek. | Open Subtitles | علوم سادة الزمن ستعيد أمجاد الداليك |
| O motoru bulduğun yere geri götürecek ve onu aldığın kişiden şahsen özür dileyeceksin. | Open Subtitles | ستعيد ذلك المحرّك حيثما وجدته وستعتذر شخصيا للرجل الذي أخذته منه |
| Barış şarkısı şamanımızı geri getirecek. | Open Subtitles | هذه الأغنية المسّالمة ستعيد لنا شامان قبيلتنا |