| Yaz tatili daha sona ermedi... ..ama bir kaç gün içinde diğer yatılılarla da tanışacaksın. | Open Subtitles | إجازة الصيف لم تنقضي بعد, لكن في غضون أيّام قليلة ستلتقي بزملائك. |
| Bak bir gün gerçekten seni deli divane edecek bir erkekle tanışacaksın. | Open Subtitles | في يوم من الايام ستلتقي بشخص سيجعلك تريدين ان تصبحي غبية كلياً من اجلة |
| Sağırla nerede buluşacaksın ki? | Open Subtitles | لكن أين ستلتقي بكماء؟ |
| sonra da saat 7:00! de bir gazeteciyle görüşeceksin | Open Subtitles | ومن ثم الساعة السابعة ستلتقي مع صحفي |
| Meksika Federal Polisi sizinle sınırda buluşacak ve burada bulunan adliyeye kadar size eşlik edecek. | Open Subtitles | الشرطة الفيدرالية المكسيكية ستلتقي بكم عند الحدود و ستسير معكم الى غاية مبنى المحكمة، الواقع هنا. |
| Onu arka girişte bıraktım. Bir çocukla buluşup gösteri için çalışacakmış. | Open Subtitles | لقد أوصلتها عند المدخل الخلفيّ، ستلتقي بولد ما لتتدرّب على مسرحيّتها الإنجيليّة |
| Başbakan Nuuk'a indi, burada Grönland Başbakanı'yla tartışmalı Thule resimleri konusunu görüşecek. | Open Subtitles | بيرغيت نيبورغ وصلت نووك... ...حيث ستلتقي البرلمان وجينز اينوك... ...في غرينلاند حيث ستطلعهم عن مستجدات حادثة ثولة |
| Burada belki birileri ile tanışırsın. | Open Subtitles | ربما ستلتقي باحداهن هنا |
| O zaman neden bir daha buluşuyorsun? | Open Subtitles | لماذا ستلتقي بها مجدداً إذن؟ |
| Onunla tanışacaksın, her ne kadar çoğu zaman üzgünse de çok güzeldir. | Open Subtitles | ستلتقي بها، إنها فائقة الجمال حتى إذا كان ينتابها الحزن أحيانا لأيام على حدة |
| Güzel ve düşük standartları olan bir kızla tanışacaksın. Başka seçeneğin veya koku alma duygun kalmayacak. | Open Subtitles | ستلتقي بفتاة لطيفة بمقاييس صغيرة بدون خيارات حقيقية وبدون حاسة الشم |
| Ama şimdi, benim yazdığım şey sayesinde Amerika Birleşik Devletleri Başkanı'yla tanışacaksın. | Open Subtitles | لكن الآن ستلتقي برئيس الولايات المتحدة بسبب ما كتبت |
| Havaalanında güzel bir kız ile tanışacaksın yanında oturacak o senin kaderin, rüyalarının prensesi. | Open Subtitles | . ستلتقي بفتاة في المطار . سوف تجلس بجوارك . إنها فتاة أحلامك . يا له من حظ رائـع |
| Bir noktada babanla kendi evinize taşınacaksınız ve okuldaki kızlardan bazılarıyla tanışacaksın. | Open Subtitles | في مرحلة ما سيتحتّم عليكَ أنْ تنتقل للسكن مع والدكَ و ستلتقي ببعض الفتيات الجدد في الإعدادية |
| Bebeğinle tanışacaksın ama buna inancın olmalı. | Open Subtitles | ستلتقي بإبنك، لكن عليك أن تحظى بالإيمان. |
| İstanbul'un neresinde buluşacaksın? | Open Subtitles | وأين ستلتقي بها في "إسطنبول" ؟ |
| Liam'la ne zaman buluşacaksın? | Open Subtitles | متى ستلتقي بليام ؟ |
| Her hafta bir psikologla görüşeceksin. | Open Subtitles | ستلتقي بأخصائي نفسي مرة في الأسبوع |
| - Onunla ne zaman görüşeceksin? | Open Subtitles | -متى ستلتقي بها؟ |
| Meksika Federal Polisi sizinle sınırda buluşacak ve burada bulunan adliyeye kadar size eşlik edecek. | Open Subtitles | الشرطة الفيدرالية المكسيكية ستلتقي بكم عند الحدود و ستسير معكم الى غاية مبنى المحكمة، الواقع هنا. |
| Yarın akşam arenada buluşup takip aracından seni izleyeceğiz. | Open Subtitles | ليلة غد ستلتقي بنا في الحلبة وسنصلك بشاحنة المراقبة |
| O polis kadınla görüşecek misin? | Open Subtitles | هل ستلتقي بتلك الشرطية؟ |
| Ekiple yarın tanışırsın. | Open Subtitles | ستلتقي مع الفريق غدا |
| Tamam, neden Suraj Maan Singh'la buluşuyorsun? | Open Subtitles | حسنا ، لماذا ستلتقي -بسوراج مان سينج ؟ |
| - Belediye başkanı ile ne zaman görüşeceksiniz? | Open Subtitles | متى ستلتقي المحافظ ؟ |