| Adalet, her barış içindeki toplum için belkemiğidir ve gerçek adaletin yerini bulduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | العدالة هي العمود الفقري لكل مجتمع سلمي وأنا أؤمن أن العدالة الحقيقية قد أخذت مجراها |
| Avatar, Şef Unalaq'a karşı olan barış protestolarında bir grup Güney'linin başında yürüyor, | Open Subtitles | الأفتار تقود مجموعة من الجنوبيين , بأحتجاج سلمي ضد الزعيم أونولاك |
| Orville Tootenbacher'a benden selam söylersin. | Open Subtitles | سلمي لي على السيد أوليفير توتين بانتشر |
| Kocana benden selam söyle! | Open Subtitles | سلمي لي على زوجك |
| Kızımı bırak, torunumu teslim et... bende seni bağışlayayım. | Open Subtitles | أطلقي سراح بنتي سلمي الي حفيدتي و سأنقذك |
| Hiç değilse merhaba diyebilirsin. | Open Subtitles | ايفي , انا اخاك علي الاقل سلمي عليّ |
| Körfez'deki kuvvetlerle birlikte barışçıl bir çözüme ulaşmak için tüm çabalarını tüketti. | Open Subtitles | استنفدت كل الجهود المعقولة للتوصل الى حل سلمي |
| Dünyadaki herkese barış dolu bir gelecek sağlamak için de toplandık. | Open Subtitles | وضع الماضي وراءنا ولكن إلى شق طريق جديد نحو مستقبل سلمي للجميع تحت الشمس |
| Chiang Kai-shek barış yoluyla, tatbikattaki komünistlerse zor kullanarak. | Open Subtitles | شيانج كاي-شيك بشكل سلمي و الشيوعيون في الحركات الشيوعية بالقوة |
| Ben barış yanlısı biriyimdir ve vicdanlı retçi statüsü istiyorum. | Open Subtitles | انا سلمي, و أودُّ أن أكون في حالة المستنكف الضميري. مسمّى للأشخاص الذين يرفضون القتال . |
| Unas'ların barış içinde ikna edilmesi için 24 saatin var, yoksa güç kullanılarak ayrılmaları sağlanacak. | Open Subtitles | لديك24ساعه... . لإقناع هؤلاء المخلوقات أن يأتوا شكل سلمي |
| Şimdi de, Shawn birdenbire çıkageliyor ve aniden bütün planlarımı bırakıp, bir barış yemeğine gidiyorum. | Open Subtitles | اذا لقد ظهر " شون " فجأه وفجأه يجب أن أترك كل خططي للذهاب الى عشاء سلمي |
| Annene benden selam söyle. | Open Subtitles | سلمي على والدتك ، من أجلي |
| Dragos'la selam söyle. | Open Subtitles | سلمي لي على دراجوس |
| - Amanda'ya selam söyle. - Söylerim. | Open Subtitles | سلمي على أماندا سأفعل |
| Tatlım, Şimdi Asamı bana teslim et. | Open Subtitles | حبيبتي سلمي الي رمحي الثلاثي الآن |
| Şimdi de telefonunu şoföre teslim et. | Open Subtitles | والآن سلمي الهاتف لسائق السيارة |
| Şimdi telefonunu şoföre teslim et. | Open Subtitles | والآن سلمي هاتفك لسائق السيارة |
| Slam Gordion'a merhaba de, rotacınız. | Open Subtitles | سلمي على جاردن. الملاح. كيف حالك؟ |
| Körfez'deki kuvvetlerle birlikte barışçıl bir çözüme ulaşmak için tüm çabalarını tüketti. | Open Subtitles | استنفدت كل الجهود المعقولة للتوصل الى حل سلمي |
| Çok güzel bir gece ve her şey huzur içinde tek düşüncemiz de aşka kapılmak olmalı. | Open Subtitles | إنها ليلة جميلة وكلّ شيء سلمي و يجب أن نفكّر بالوقوع في الحبّ |
| Çok daha büyük bir anlayışla, bir gün, farklılıklarımızın barışçı bir çözüme ulaşacağına inanmaktan yanayım. | Open Subtitles | اظن انها كذلك, بفهم اكثر يمكننا التوصل لحل سلمي لخلافاتنا |
| huzurlu bir düzen yaratma isteğini takdir ediyorum ama yöntemlerin yanlış. | Open Subtitles | أنا معجب بسعيك من أجل عالم جديد سلمي لكن طرقك خاطئة |