"سوف يدفع" - Translation from Arabic to Turkish

    • ödeyecek
        
    • verecek
        
    • öder
        
    • verir
        
    • ödüyor
        
    • çekecek
        
    Size 200 dolar ödeyecek. 200 dolar ödeyecek. Open Subtitles إنه سوف يدفع لكم 200 دولار إنه سوف يدفع 200 دولار
    Biraz riske girmenin zararı yoktur... bedelini siz ödeyecek olduğunuz sürece. Open Subtitles لابأسمن التجربة.. طالما انكِ من سوف يدفع
    Biri parayı ödeyecek sanıyorsun! Open Subtitles يجب ان تفترض ايضا ان احدا سوف يدفع هذا المال
    Phoebe biri sana başkalarına ne yapmaları gerektiğini söylediğin için para verecek. Open Subtitles فيبي، شخص ما سوف يدفع لك لنقول للناس غيرها ما يجب القيام به.
    Bahse varım bir geline kucak dansı yaptırmak için epeyce para verecek adamlar vardır. Open Subtitles اراهنك بان بعض الاشخاص سوف يدفع الكثير من المال من اجل رقصة مع العروسة.
    Sence insanlar sonsuza dek sağlıklı ve genç kalmanın iksirine ne kadar öder? Open Subtitles كم تعتقدين سوف يدفع احد ما من اجل ان يبقى شاب وفي صحة جيدة للابد
    Ama bizi eve götürünce, annem babam istediğiniz kadar verir. Open Subtitles و لكن عندما نصل للمنزل سوف يدفع لك والداى ما تريده
    Yol açtığı zararların faturasını kim ödüyor? Open Subtitles مَن سوف يدفع الفواتير للإضرار التي خلفها؟
    Yaptığım son şey bile olsa bundan sorumlu kimse cezasını çekecek. Open Subtitles المسؤل عن هذا سوف يدفع الثمن حتى لوكان هذا آخر عمل لى بالدنيا
    Ama Jedi'ların Dooku'dan farkları yok ve bu, Mandalore'a karşı işledikleri suçların bir kısmını ödeyecek. Open Subtitles لكن الجاداي ليسوا مختلفين عن دوكو وهذا سوف يدفع جزء لاجل جرائمهم ضد ماندلاور
    Durun, bunların parasını kim ödeyecek? Yani Eval'den alacağın ücretle ilgili olarak, yarı yarıya bölüşmek bana adil gibi geliyor. Open Subtitles انتظر , من الذي سوف يدفع لهذه الفوضي؟ اذا حول الاجر من ايفال :
    Size ihanet etti ve bugün, bu ihanetinin bedelini hayatıyla ödeyecek. Open Subtitles لقد خانكم واليوم سوف يدفع ثمن هذه الصنائع الخائنة
    Her iki haftada bir, müşterilerini almak için sana para ödeyecek. Open Subtitles كل أسبوعين، وقال انه سوف يدفع لك لالتقاط عملاء له
    Onu kaçıran hesabını ödeyecek, ama Ed'i geri almadan değil. Open Subtitles من أخذه سوف يدفع الثمن ولكن بمجرد عودة إد
    Oraya vardığınızda diğer yarısını ödeyecek. Open Subtitles سوف يدفع الباقي حينما يصل الي هناك
    Cinsel tacize uğradım, ve o adam bunun hesabını verecek. Open Subtitles لقد تم الاعتداء عليّ جنسياً وذلك الرجل سوف يدفع
    Kasabadan gitmemiz için 15 bin verecek bize. Open Subtitles سوف يدفع لنا 15 ألف دولار لنخرج من المدينة.
    Jimmy, paranı verecek. Open Subtitles جيمي، سوف يدفع لك
    Evli bir adam karısı bunları görmesin diye çok para öder. Open Subtitles رجل متزوج سوف يدفع الكثير لمنع زوجته من رؤية هذه
    - Parasını yiyen öder. Open Subtitles الشخص الذي سيقوم بتناولها هو من سوف يدفع .
    Bana yardım ederseniz, babam size istediğiniz kadar para verir. Sorun şu ki, benim paraya ihtiyacım yok. Open Subtitles والدي سوف يدفع لك إذا ساعدتني - المشكلة أنني لا ارغب بالمال -
    Cumartesi günü Havana'da yapılan çekilişteki kazanan numaraları Ben ödüyor. Open Subtitles بين " سوف يدفع لـ أي شخص يفوز " . في " هافانا " يوم السبت
    Oğlumu öldürmenin cezasını çekecek! Open Subtitles لاكن دين إبني , سوف يدفع الثمن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more