| Bu kapıdan çıkacak ilk kişi... kurşun yağmuruyla karşılaşacak anlaşıldı mı? | Open Subtitles | أول شخص سيخرج من الباب سيصبح سلطة رصاص هل فهتم ؟ |
| Thorpe denen çocuk da 48 ay sonra ıslahevinden çıkacak. | Open Subtitles | وذلك الفتى ثورب سيخرج من سجن الاحداث خلال 48 شهرا |
| Birlikte her şeyi deniyorlar. Manning bu hafta kefaletle çıkıyor. | Open Subtitles | إنهم يقومون بكل الأساليب معاً مانينج سيخرج بكفالة هذا الأسبوع |
| Bu kadını bulmak için elimizden geleni yapacağız, fakat sakin olmamız gerekiyor aksi halde her şey gitgide kontrolden çıkar. | Open Subtitles | نحن نبذل أقصى ما لدينا للعثور عليها ولكن لابد أن نحافظ على هدوئنا وإلا سيخرج كل شيء عن نطاق السيطرة |
| Hangi kişiliğinin ortaya çıkacağını tahmin edemediğim birine Seung Jin'i emanet edemem. | Open Subtitles | لا يُمكننى ترك سيونغ جين لشخص لا أعرفه عندما سيخرج شخصاً آخر |
| Kız kardeşine oynamaya gidecek yani Viv ve ben başbaşa vakit geçireceğiz. | Open Subtitles | سيخرج مع خالته في نزهه وهذا يعني أنا وفيفيان سنكون وحيدان قليلاً |
| Emir verdiğimde başlayacaksınız. Son ayakta kalan o kapıdan çıkacak. | Open Subtitles | نفذ على قيادتي آخر رجل صامد سيخرج من ذلك الباب |
| Ya siz yaparsınız, ya da biz, fakat bir şekilde ortaya çıkacak. | Open Subtitles | ، إما أن تستطيعي فعلها أو سوف نفعلها لكنه سيخرج بطريقةٍ ما |
| Sen de bir derede çömeleceksin ve kedilerin tek gözleriyle izlerken gökkuşağı üzerinde güzel bir yıldız çocuk dışarı çıkacak, çünkü çok doğalsın. | Open Subtitles | و أنتِ ستجلسين القرفصاء في حوض ماء وطفل نجمي سيخرج منك على شعاع من أشعة الشمس أثناء مشاهده كل من قططك لنصف الحدث |
| Polisler onu bulacak ve bulduklarında da her şey ortaya çıkacak. | Open Subtitles | ، وسوف تجدها الشرطة ، وعندما يفعلون ذلك سيخرج ذلك كله |
| 10. aşamada fırında dönüşüm var, çünkü hamur olarak giren şey 11. aşamada ekmek olarak çıkıyor. | TED | اذا ان الذي دخل في المرحلة العاشرة الى الفرن لأن ما دخل إلى الفرن كعجين هو ذاته الذي سيخرج من المرحلة ال11 كخبز |
| İstediğin kişi dışarı çıkıyor. | Open Subtitles | لا داعى لإشعال الحريق الرجل الذى تريده سيخرج |
| Gün bitmek üzere. Bakın kim çıkıyor. | Open Subtitles | العمل يوم نهاية انه الان سيخرج من لنراقب |
| O olmadığını söylediğime göre, sanırım çok geçmeden çıkar değil mi? | Open Subtitles | حيث أنني قلت أنه ليس هو فأفترض أنه سيخرج قريباً ؟ |
| Adams haklıysa, ateşi çıkar, tansiyonu düşer, bunları tedavi edebiliriz. | Open Subtitles | ينخفض ضغط دمه يمكننا معالجة ذلك سيخرج من هنا صحيحا |
| Eğer vazoyu ovalarsak, dışarı çıkar ve ünlü olabilir mi? | Open Subtitles | إذا فركنا الجره هل سيخرج منها ليقوم بتقليد المشاهير ؟ |
| Yarığı şimdi açarsan bütün dünya zarar görebilir. Veya neyin çıkacağını kim bilebilir? | Open Subtitles | لو فتحت الشق الآن فسيعاني العالم بأسره ، ومن يدري ما سيخرج منه ؟ |
| Ve kardeşlerden biri bir önceki gece avlanmaya gidecek, ve kendi kendini öldürecek, çünkü işin bitmesini beklemeden önce beslenmeye kalkacak. | Open Subtitles | .. وأحد الأخوة ..سيخرج ليصطاد أثناء الليل .. وسيقتل |
| Neyse, birazdan gelir. Ben harika fikirler üzerinde çalışacağım şurada. | Open Subtitles | إنه سيخرج بعد لحظة, انا هناك أعمل على هذه الفكرة القاتلة. |
| Birileri bu soğuk havada dışarı çıkıp ketçap alacağa benzer. | Open Subtitles | يبدو أن شخصاً سيخرج بالجو البارد ليجلب المزيد من الكاتشب |
| Öyle olabilir, ama 2000 senesinin başlangıcıyla hayatımdan çıkmış olacak. | Open Subtitles | وإن يكن، ولكنه سيخرج من حياتي بدءاً من العام 2000. |
| Babam bugün taburcu ediliyor. İyileşmesi için bir yere ihtiyacı var. | Open Subtitles | سيخرج أبي اليوم و يجب أن يمكث في المنزل ليستعيد طاقته |
| Orada anahtarlarımızı yerleştireceğiz ve kaynağın bulunduğu şişe serbest kalacak. | Open Subtitles | حيث ندخل مفاتيحنا في الصندوق الذي يحوي الدم المصدر الّذي سيخرج |
| Fakat bir gün bir Autobot gelecek, ...ve Matrix'in gücünü karanlığı aydınlatmak için kullanacak. | Open Subtitles | ولكن يوما ما سيخرج اوتوبوت من رتبتنا ويستخدم قوة الماتريكس لكى ينير ساعتنا المظلمة |