| Burada şiir okumuyorum Jasper, yapılacaklar listemizi hazırlıyorum. | Open Subtitles | هذا ليس شعرا يا جاسبر أنا أكتب قائمة بما يجب أن نفعله |
| Burada şiir okumuyorum Jasper, yapılacaklar listemizi hazırlıyorum. | Open Subtitles | هذا ليس شعرا يا جاسبر أنا أكتب قائمة بما يجب أن نفعله |
| Şarkı söyleyebilir şiir okuyabilir daha pek çok şey yapabilir. | Open Subtitles | تستطيع أن تغني و تلقي شعرا و المزيد |
| Çıldırdı, çünkü Mark'ın saçları uzun ve ailesi hiç evde olmuyor. | Open Subtitles | كانت مرعوبة بسبب أنه لديه شعرا في جبهته ووالداه لا يتواجدان في المنزل |
| saçları harika ve çenesinde gamze var. Sen ise... | Open Subtitles | هو يملك شعرا جميلا .. ونقرة في الذقن ، وانت |
| Tanıdığım tüm kızlar ya saç rengini açıyor ya da peruk alıyor ama bu siyaha boyuyor. | Open Subtitles | كل فتاة اعرفها اما انها تصبغ شعرها بلون فاتح او تشتري شعرا مستعارا وتقوم هي بصبغ شعرها بلون داكن؟ |
| Evet, sen de etiyle, saçıyla ve göbeğiyle bir insansın! | Open Subtitles | نعم,انت انسان,تملك لحما و شعرا و عظاما |
| Şimdi Carl'ı konuşturmaya başlama. Ne zaman şiir okusam, şikayet ediyorsunuz. | Open Subtitles | كلما أنشأت شعرا يخصني تشتكون وتستاؤون |
| - Balık şiir gibiydi. - Güzel. | Open Subtitles | السمك كان شعرا حسنا |
| sürekli şu kelimeleri söylüyordu, sanki birisi şiir yazarmış gibiydi, | Open Subtitles | " كان يقول هذه الكلمات ويكررها كثيرا .. " "وكأنه ينظم شعرا ... " |
| Bir şiir dinlemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أسمع شعرا |
| "Gerçek şiirler, bizim şiir dediklerimiz... | Open Subtitles | القصائد الحقيقي ، ما نسميه شعرا ، |
| - Julian da onun göbeğine şiir yazıyor. | Open Subtitles | جوليان قد كتب شعرا على معدتها |
| Beşinci sınıftaydım. Bir şiir yazmıştım. | Open Subtitles | بالصف الخامس كتبت شعرا |
| Marjina için bir şiir oku! | Open Subtitles | إقرأْ شعرا لمارجينا |
| Ne güzel. şiir yazdın demek. | Open Subtitles | - نعم, جيد, كتبت لنفسك شعرا. |
| -Celal, O mükemmel saçları var. -O Inci gibi dişleri vardır. | Open Subtitles | جليل ، إنها تملك شعرا مثاليا و لديها أسنانٌ كاللؤلؤ |
| ve birisinin saçları uzun olabilir. | Open Subtitles | واحدا ًمنهم قد يكون لديه شعرا ًطويل |
| Senin gibi tatlı bir çocuğun saçları böyle görünmemeli. | Open Subtitles | إنه يبدو شعرا جميلاً، |
| Gizlenmek için bir kaç gün peruk bile taktım, ama işe yaramadı. | Open Subtitles | حاولت أن ارتدي شعرا مستعارا كي لا يعرفني ، لكن ذلك لم يفلح |
| peruk falan takıyordu. | Open Subtitles | انه احب ان يضع الماكياج عليهن و شعرا مستعارا و ما شابه |
| Evet, sen de etiyle, saçıyla ve göbeğiyle bir insansın! | Open Subtitles | نعم,انت انسان,تملك لحما و شعرا و عظاما |